Paylaş
Sayılan kurallar arasında bir metre sosyal mesafe bırakılması, birer koltuk boşluğun yer alması, konser mekanlarında olabildiğince fazla giriş ve çıkış kapısı olması, online bilet uygulaması bulunuyordu.
Özellikle de açık hava konserlerine ayakta seyirci alınmayacak oluşu da sosyal mesafenin korunması adına alınmış bir karardı. Hatta sırasıyla bu yaz yapılması beklenen birkaç festival de ileri tarihe ertelendi, bu haberin ardından.
Aynı gün Amerika’da Stephen Colbert’ın “A Late Show” isimli programında The Flaming Lips grubu en sevilen şarkılarından “Race For the Prize”ı plastik balonlar içinde seslendiriyordu.
Diyeceksiniz ki, “Grubun sahne şovunda da kullandığı bu plastik balonlar bizi neden ilgilendiriyor!”
Grup bu kez oyunun kuralını değiştirerek, sosyal mesafeyi sağlamak amacıyla izleyicilerini de plastik balonların içine koymuştu.
Zorunlu olarak sosyal mesafeye uyan seyircilere sahnede grup elamanları katıldı. Sadece solist Wayne Coyne değil tüm ekip de aynı plastik balonlar içinde maske ve eldivenlerini takarak müziğini yaptı. Hatırlayanlar olacaktır, Coyne bir balon içinde evlenmeyi seçmişti.
Grubun sahne performansına eşlik eden plastik balonlar, bu kez sağlık nedeniyle kullanılmış oldu.
Baloncuklar içindeki seyirci rahat sahneyi gördü mü, grup keyif aldı mı gibi sorular tabii ki benim de aklıma takıldı.
Bu balonlar festivallerin yapılması için yeterli gelir mi, bilmem!
Bu çözüm bazılarına klostrofobik görünse de genel olarak fena bir yaklaşım değilmiş gibi, siz ne dersiniz?
Darkwave sevenler
“Softa” ve “Apartmanlar” grubundan tanıdığımız Furkan Güleray, Çağla Güleray ile Ductape adıyla yeni bir oluşuma imza attı. Dark wave grubu olan Ductape, tüm karanlığıyla geçen hafta ilk EP’sini yayınladı. “Little Monsters” adını taşıyan üç şarkılık EP, darkwave, post punk sevenleri mest edecek gibi.
R&B ve rap
Cartel’den tanıdığımız Erci E, Xavier Naidoo ile hazırladığı “Tek Dünya”yı bu hafta yayınladı. Naidoo’nun Türkçe söylediği R&B ve rap’in bir arada olduğu şarkı, dünya meselelerinin altını çizerken barış mesajı da vermesi önem taşıyor.
Vokal ön planda
Mert Nadir, yeni EP’siyle bu hafta bizlerle. Nadir’in “Adım Adım”, “Gitme” ve “Ne Var” adını taşıyan üç şarkısında vokaller ön planda ve ‘urban’ diyebileceğimiz bir türdeler. Dans edip hüzünlendiren bu üç şarkıdan favorim ise “Gitme” oldu.
Neşelenmek isteyenlere
Haberlerini her aldığımda yüzümde bir gülümseme oluşturan Hayvansaray’dan yeni albüm “At Gibiyim” yarın yayınlanıyor. Hayvansaray, 2013 yılından bu yana sessizliğini koruyordu ve geçtiğimiz günlerde ise “Antika Kayıtlar” adında eski kayıtlarını yayınladı. Hayvansaray bu albümde, vahşi doğa belgeseli kıvamında anlatımları ve muhteşem düzenlemeleriyle hem neşelendiriyor hem de düşündürüyor.
Ne dinledim?
· Nomad-Senin Neyine
· Mert Nadir-Gitme
· Hayvansaray-Sincap Geri Döndü
· Glasxs-Seni Kimler Aldı
· Neptün’de-Cehalet Gemisi
· Şirin Soysal, Frode Haltli-Yağmurun Sesine Bak
· Sezgin Alkan, Mercan Dede-Uzak
· Erci E, Xavier Naidoo-Tek Dünya
· Kaan Aydın-Şehirsiz Anarşi
· Cansel-Muamma
· Nemf-Güneş Gibi
· Sertab Erener-Farzet
· Jan Soykök-Kazanma Şansım (Hala var mıdır?)
· Khontkar, uur-Kavga
· Netam-Kurabiye
· Yasemin Mori-Beni Bana Bırak
· Yiğit Seferoğlu, Ahmet Üstüner-Hiç Alınma
· Deniz Taşar, Sertaç Özgümüş-The Unfold
· Nilgün Özer-Today Is…Ok
· Congulus-Karakura
Radar: Kaan Aydın
Tam bir yaz EP’siyle yeni bir ismi tanıştırmak isterim siz: Kaan Aydın. Aydın’ın 4 şarkılık “Ha!” isimli EP’si blues tınıları olan bir indie albüm. EP’deki tüm söz ve müzik sanatçıya ait. “Fazla Uzatmadan” ve “Şehirsiz Anarşi” öne çıkan iki şarkısı.
Türkiye’de olacak mı
Konser sektörünün tam anlamıyla çalışmaya başlamasının 2020 sonbaharı ile 2021 baharı arasında olacağının öngörüldüğünü daha önce yazmıştım.
Geçtiğimiz haftalarda Instagram, Facebook ve YouTube üzerinden canlı yayınlar için özel lisanslama ve telif ücreti hazırlandığı bilgisini de belirtmiştim. Bu konuda ilk adım Kanada ve Fransa’dan geldi.
Kanada eser sahipleri meslek birliği SOCAN, üyeleri için yeni bir yöntem bularak “Encore” adlı yeni lisanslama programıyla üyelerinin canlı yayınlarından ayrı bir ücretlendirmeye gitti.
Lisanslama ödemesi için gereken şartlar ise şunlar oldu:
· Her yayın en az 30 dakika olmalı
· En az 10 şarkı çalınmalı
· En az 100 kişi tarafından izlenmeli
SOCAN’ın ardından Fransız eser sahipleri birliği SACEM de kolları sıvadı. Onlar ise şunları şart sundu:
· Yayın tarihi belirtilmeli
· Eser listesi önceden ulaştırılmalı
· Yayın linki paylaşılmalı
· Yayın süresi önceden belirtilmeli
İki meslek birliği de bu geçici çözüm ile üyelerin yayınlarından daha fazla para kazanmasını hedeflemiş durumda. Mart ve haziran ayları arasında yapılan yayınları da kapsayacak olan bu özel çalışmayla müzisyenlere destek olunacak. Umarım geçmiş dönemlere dair Türkiye’de meslek birliklerinden de özel bir hamle gelir.
Akılda kalıyor
Şubat ayında son şarkıları “Uzunlar”ı iki versiyon halinde çıkaran Evdeki Saat, bu hafta birçok yeni dinleyicinin gündeminde yer aldı.
Bartu Küçükçağlayan ve Melikşah Altuntaş’ın “Mücbir Sebepler” programına başlarken grubun, şarkısını çaldı ve bir anda dinlenme sayısı artmaya başladı. Grubu önceden bilenler “Popüler oluyorlar yahu” diye üzülse de bu onlar için muazzam bir reklam oldu.
Eren Alıcı, uzun süredir tek başına yürüttüğü Evdeki Saat’den “Uzunlar”ın iki versiyonunu yayınlamıştı.
Benim favorim “Uzunlar V1”.
Paylaş