‘Eğitimde Fırsat Eşitliği’ için ‘Sesim Resim’de buluştular

Dünyada ilk kez sesi, resmi, hikâyeyi ve dijitali bir araya getiren ‘Sesim Resim’ projesini; Sanatçı Cenk Yüksel, ana sponsor ECE Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü Özge Karatay, TEGV İş Geliştirme Müdürü İpek Uralcan ve organizasyonu gerçekleştiren DB Positive Genel Müdürü Derya Babuç anlattı.
Cenk Bey sizden ‘Sesim Resim’ projesinin içeriğini ve TEGV ile buluşma hikayesini dinleyebilir miyiz?
Cenk Yüksel (Sanatçı): Sesim Resim; dünyada ilk kez sesi, resmi, hikâyeyi ve dijitali bir araya getirerek katılımcılara interaktif ve benzersiz bir deneyim yaşatan bir proje. Bildiğiniz gibi ilk olarak kadına yönelik şiddet ve toplumsal cinsiyet eşitliği teması ile Mor Salkım Kadın Dayanışma Derneği yararına gündeme gelmişti. Büyük ilgi ve beğeni gören sergimi gerçekleştirdikten sonra DB Positive ve ECE Türkiye yöneticileri, ‘Bu projeyi ‘Eğitimde Fırsat Eşitliği’ temasıyla TEGV çocukları için yapmak ister misiniz?’ diye sordular. Bu kıymetli teklifi kabul ederek, bu kez Türkiye’de eğitim konusunda eşit haklara sahip olunması anlayışı ile kurulan derneğin bugüne değin dokunduğu; dünün çocukları bugünün doktor, mühendis, öğretmen, sporcu, avukat ve sanatçılarının, bu mucizenin bir parçası olan gönüllülerin hikayelerini yine kendi duygu dünyamdan tuvale aktardım.

EĞİTİM DESTEĞİ ÇIĞ GİBİ

Hikayeleri dinlediğinizde hangi duygular size ilham verdi? Neler hissettiniz?
Cenk Y.: TEGV çocuklarının hikayelerini okurken, hayal dünyamda TEGV’in başardığı şeyin, bir tırtıl halinde kendilerine gelen çocukları kelebeğe dönüştürerek özgürce uçmalarını sağlamak olduğunu düşündüm. Ve devamında özgürce uçanların çoğunun yuvaya geri dönerek diğerlerine de uçmayı öğrettiklerine; bu eğitim desteğinin çığ gibi büyüdüğüne tanık oldum. Bu sezon sergimi tek kelime ile nasıl tanımlayacağımı sorsanız, cevabım ‘uçmak’ olur. Sergiyi ziyaret edenler ise tüm bu hikayelerin duygu yüklü dünyasına, resmin yanına eklenen QR kodları ile ünlü isimler; Arif Pişkin, Cem Davran, Ceyda Düvenci, Eda Erdem, Emre Kınay, Sunay Akın, Umut Oğuz, Yetkin Dikinciler, Zeyno Eracar ve Ziynet Sali’nin sesinden yolculuk ediyorlar. Tüm sanatçılarımıza da bir kez daha bu anlamlı katkıları için teşekkür ederiz.

SADECE BİR SERGİ DEĞİL!

Bu projenin ve dolayısıyla sanatınızın yarattığı sosyal fayda konusunda neler söylemek istersiniz?
Cenk Y.: Sesim Resim, hikâyelerin gücü sayesinde sadece resimlerin yer aldığı bir sergi değil; bir duyarlılık ve farkındalık halini de ifade ediyor aynı zamanda. TEGV, misyon olarak zaten çeşitli nedenlerle hayata zor koşullarda başlayan çocuklara gelecek için umut, güç ve ilham vermek; hayatta mucizelerin de olabileceğine onları inandırmayı amaçlıyor. Proje ile de bu misyonu sanatın farkındalık oluşturma gücünden faydalanarak daha geniş kitlelere ulaştırmaktan mutluluk duyuyor ve tüm vatandaşlarımızı toplumsal konulara duyarlı olmaya davet ediyorum. Çünkü eğitim hepimiz için, ortak geleceğimiz için hayati önemi olan bir konu.

KENDİMİ KEŞFETTİM

Gamze Hanım ‘Sesim Resim’ projesinde ilham veren hikayelerden biri de sizin. Öncelikle TEGV ile tanışma hikayenizi kısaca dinleyebilir miyiz?
Gamze Pamuk Ateşli (Avukat) : İlkokul ve ortaokul dönemlerimde başarılı bir çocuk olduğumu söyleyem mümkün değil. O dönemlerde öğretmenlerim veli toplantısında benden bahsederken ‘Çok saygılı bir öğrenci ama...’ diye başlayan cümlelerini ‘Derse hiç katılmıyor. Teneffüse bile çıkmıyor’ diyerek tamamlarlardı. Aslında o yaşımda başarılı ve sosyal olma ihtimalimin olduğunu hiç düşünmemiştim. Başarısızlığı kabullendiğimi hatırlıyorum. TEGV ile yollarımın kesiştiği dönem; okulumu ve evimizi değiştirecek olmanın duygusuyla git gide asosyal olduğum yaz tatiline denk gelmişti. Dedem elimden tutup TEGV’e götürmüş ve kaydımı yaptırmıştı. İlk defa orada aldığım etkinlikleri, yurt dışından gelen yabancı birilerini görmenin şaşkınlığını o günün akşamında uzunca anlatmıştım evdekilere.

KENDİ DOĞRULARIMI SÖYLEDİM

Aldığınız eğitim desteğinin bugünkü kariyerinize, sosyal ve kültürel yaşamınıza nasıl katkıları oldu?
Gamze P. A. : TEGV’de geçirdiğim eğitim sürecinde şunu farketmiştim; okuldaki gibi not kaygım olmadığından yanlış da olsa cevap verebiliyor, kendimi özgürce ifade edebiliyor ve kendi doğrularımı söylüyordum. Kendimi ifade edebildikçe öğrendim ki hata yapsam da yanlış cevaplar versem de bunlar doğruları bulmama engel değildi. Kendimi keşfettiğim ve umut dolduğum yaz sonrası, o yaşıma kadar çalışkan bir öğrenci olarak anılmayan ben, yeni okulumda başarılı olup okulumu birincilikle bitirmiştim.

GEÇ KALAN MEKTUBUMU YAZDIM

Peki yıllar sonra hikayenizin bir tabloya dönüşmesi ve daha geniş kitlelere ulaşmış olması karşısında neler hissediyorsunuz?
Gamze P. A. : Öncelikle benim için anlamı çok özel bir proje, büyük bir heyecan duydum. Bu projeyi hayata geçiren ve duyarlılık gösteren Cenk Yüksel’e emekleri için ne kadar teşekkür etsem az. Hikayemin Yetkin Dikinciler sesi ile hayat bulması ise hayatımda unutamayacağım bir sürpriz oldu. Çocukların nitelikli eğitimi ve fırsat eşitliği için yapılan projeye destek veren herkese dünün TEGV’li çocuğu bugünün de eğitim gönüllüsü olarak minnet duyuyorum.
Benim için bir diğer özel anlamı ise konu olan hikayemde de yazdığım gibi; yaz döneminin son etkinliğinde Dilek ablamız 10 sene sonrasına bir mektup yazmamızı istemişti. O yaşımda 10 sene sonrasını hayal edemediğim için teslim edememiştim. Onunla yollarımız kesişmedi hiç ama TEGV’de geleceğe yazamadığım mektubumu bu proje vesilesiyle yazmış olmanın rahatlığı var artık üzerimde. Mektubumda çokça da teşekkür ettim, biri de drama derslerinde daha fazla aktif olmam için çabalayan Neslihan ablamaydı. Onun gibi ben de avukat oldum. Üniversiteyi bitirip Bursa’ya staj yapmak için döndüğümde yollarımız yeniden kesişti. Asıl teşekkürüm ise TEGV’e ve çocukların nitelikli eğitim alabilmesi için canla başla çalışan eğitim gönüllülerine. İyi ki yolum TEGV’den geçmiş.

MOTİVASYON KAYNAĞIMIZ GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRMEK

Derya Hanım, hem projenin organizasyonunu gerçekleştiren hem eğitim sektöründe yer alan bir firma olarak, sosyal sorumluluk projelerinde hangi kazanımlara dikkat çekmek istersiniz?
Derya Babuç Aydın (DB Positive Genel Müdürü): ’Pozitif düşün, etkile, etkilen’ sözünü benimsemiş bir şirket olarak, gerçekleştirdiğimiz tüm projelerde sosyal sorumluluk bakış açısı ile ilerlemek bizim de temel amaçlarımızdan bir tanesi. Eğitim sektöründe yer alan bir firma iseniz, motivasyon kaynağınız da anlam ifade etmek, geleceği şekillendirmek oluyor. Burada konfor alanımız kaynağı olan şirketler ile çeşitli çalışmalar yapmak iken son beş yıldır ön plana çıkan bir diğer markamız İVK-İlham Veren Konuşmalar aracılığı ile çalıştığımız girişimci kadınlar, başarılı sporcular, sanatçılar, hikayesi olan isimler ile aslında fark ettik ki imkân olsa yaratılması gereken birçok farkındalık, desteklenmesi gereken pek çok alan, ulaşılması gereken pek çok insan var. İşte bu noktada sosyal sorumluluk projeleri; sosyal fayda, değer ve performans yaratmak adına içinde olmaktan büyük onur ve mutluluk duyduğumuz çalışmalar olarak bize aracı oldu. Şu sıralar sıklıkla tekrarladığım bir cümle var. Bir sergi ziyareti sırasında sanatçı ile yaptığımız söyleşide kendisi şöyle demişti; “Belki de Tanrı bizi, yaptığımız iyi ya da kötü şeyler ile değil, yapmadığımız şeyler ile yargılayacak.” Bu yüzden fırsatımız varken neleri yapmadığımızı hep beraber bir düşünelim, düşündürtelim istiyoruz. “Senin için ne yapabilirim?” sorusu bizim için çok kıymetli. Bu vesileyle bir çocuğun bilgi, beceri ve yetkinlik gelişimine katkıda bulunma, farkındalık yaratma, sergi aracılığı ile bu projeden haberdar olan insanlara ilham verme fırsatını bize veren herkese çok teşekkür ediyoruz.

TABLOLARIN GELİRİ ÇOCUKLARA DÖNECEK

İpek Hanım, TEGV’in gönüllü ve çocuklarının sayısını düşündüğümüzde projedeki 10 tablo için seçilen hikayelerde zorlanmış olmalısınız?
İpek Uralcan (TEGV İş Geliştirme Müdürü): TEGV kurulduğu günden bu yana “Bir çocuk değişir, Türkiye gelişir” diyerek, ilköğretim çağındaki çocuklara altı ana dalda; fen, matematik, sanat, okuma, bilişim ve İngilizce olmak üzere kendi eğitim programlarımız tarafından hazırlanmış içeriklerle okul dışı nitelikli eğitim desteği veriyor. Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) ile olan iş birliği protokolü kapsamında Türkiye genelinde, 24 ilde kendisine ait 8 Eğitim Parkı, 29 Öğrenim Birimi ve 18 Ateşböceği Öğrenim Birimi’yle 27 yılda, 95 bin gönüllünün desteğiyle 3 milyonun üzerinde çocuğa nitelikli eğitim desteği sağladık. Sesim Resim projesi için hikayeleri seçerken gerçekten zorlandık. Resimlerden bir tanesi kurucularımızdan Sayın Cengiz Solakoğlunun anlattığı TEGV’in kuruluş hikayesi. Diğer hikayeleri ise resme aktarılabilecek hikayelerden seçtik ve Cenk Bey ona en çok ilham verenleri seçti. Tabloların satışından elde edilen gelirin de bir kısmı TEGV’e aktarılarak yine eğitime desteğine dönüşecek ve çok daha fazla çocuğumuza ulaşma imkânı bulacağız. Bu anlamlı projeyi hayata geçirdikleri için herkese tüm TEGV çocukları adına teşekkür ediyorum.

EN ÖNEMLİ YATIRIM EĞİTİM

Özge Hanım kurum olarak projeye verdiğiniz destekle hangi noktalarda farkındalık yaratmak istediniz?
Özge Karatay (ECE Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü): Alışveriş merkezi sektöründe Avrupa lideri olan Alman ECE Marketplaces’e bağlı bir şirket ECE Türkiye. Hali hazırda yönetim portföyümüzde 13 AVM var. Kuruluşumuzdan bu yana gerçekleştirdiğimiz tüm etkinliklerle toplumdan aldığımızı topluma geri verme ilkesi ile sanat, spor ve eğitim başta olmak üzere toplumu geliştirecek ve önünü açacak projeleri hayata geçiriyoruz. Sesim Resim projesi de bizi bu anlamda çok heyecanlandırdı ve projeyi TEGV yararına gerçekleştirmek istedik; çünkü eğitimin bireylerin ve toplumun gelişimi için yapılan en önemli yatırım olduğuna inanıyoruz. Projenin başlangıcından bu yana geçen 7 ayda, sergi portföyümüzdeki altı alışveriş merkezinde binlerce kişiyle buluştu! Aralık ayında da kapanışımızı İstanbul’da Marmara Park AVM’de yapacağız. Sanatın dönüştürücü, iyileştirici, ilerletici gücü sayesinde, bir kişide bile farkındalık yaratılmasına katkımız olduysa ne mutlu bize!

HAYATTA MUCİZELER OLUR

Projenin başlangıcında dedik ki “Hayatta mucizeler olur!” Çoğumuz günlük koşuşturma, yaşanılan bireysel ya da toplumsal sorunlar içinde aslında eğitim gibi, sanat gibi, çevre bilinci ve insan hakları gibi çok önemli noktaları kaçırabiliyoruz; kimi zaman da kolaya kaçarak görmezden geliyoruz. Biz istedik ki sevgili Cenk Bey’in yorumlayarak tuvale döktüğü bu hikayeler, insanlara çocukları, eğitimin önemini ve aydınlık bir geleceğin hepimizin ufacık katkılarıyla mümkün olabileceğini hatırlatsın! Zira TEGV de yüz bine yakın gönüllü ordusuyla yıllardır bunu yapıyor. Resimlerin, daha doğrusu, bu güzel insanların ve çocukların hikayeleri bize gösteriyor ki hayatta gerçekten mucizeler oluyor. Ufak bir adım atmak insanların hayatında ve bununla bağlantılı olarak toplumların geleceğinde büyük farklar yaratabiliyor.