Sevil Erdoğan

Onur Özaydın “Dans Ederek Dert Yanmak Müthiş Bir Şey” Diyor

16 Eylül 2021
Kendisini oyunculuğuyla tanıdığımız Onur Özaydın yayınladığı teklilerle müzik dünyasında da güzel işler yapacağının sinyalini verdi. Sadece yakınları tarafından bilinen müzisyenliğini artık herkesle paylaşmaya karar veren Onur Özaydın şarkılarında dinleyiciye romantik, masalsı bir atmosfer sunuyor. Oyunculuk ve müzisyenlik birbirinden rol çalıyor mu soruma “Şu an kardeş kardeş takılıyorlar. Birbirlerinden rol çalmaları mümkündür ama kavga etmelerine asla müsaade etmem” diyen sevgili Onur şu sıralar Yargı dizisinde oynuyor. Kendisi ‘Naz Faslı’ teklisi vesilesi ile sorularımı yanıtladı.

Sevgili Onur Özaydın oyunculuk eğitimi aldın ve biz seni Hayat Sevince Güzel, Kalbim Ege’de Kaldı, Racon, Babam Sınıfta Kaldı, Uçurum ve Öyle Bir Geçer Zaman Ki gibi birçok sevilen dizide izledik. Şimdilerde de senin yaptığın şarkıları dinliyoruz. Müzikle bağın ne zaman başladı ve artık müzikle ilgili bir şeyler yapmalıyım dediğin an ne zamandır?

Çocukken etrafımdaki her şeyi elime alıp ritim tutarak kendimce bazı melodiler söylermişim. İlkokul yıllarında abimle çaldığımız orgu saymazsak, ciddi anlamda enstrüman çalmaya başlamam lise yıllarıma dayanıyor. Liseden beri yaptığım şarkıları artık insanlarla paylaşmayı istediğimi 2020 yılında fark ettim ve ilk teklimi çıkardım.

Sözü ve müziği sana ait ilk teklin ‘Tüm Şehir Emrinde’den sonra yine söz ve müziği sana ait ‘Naz Faslı’ ile üretim ve paylaşımların devam ediyor. Bundan sonraki şarkın ne zaman gelecek ve dinleyiciyi nasıl bir şarkı bekliyor?

Birkaç ay içinde yeni bir şarkı daha yayınlamak istiyorum. Üzerinde çalıştığım şarkılar var, prodüktörüm Serdar Öztop’la da bir araya gelip en içimize sinen şarkıyı seçip yola koyulacağız.

İkinci teklin ‘Naz Faslı’ ile dinleyiciyi masalsı, renkli eğlenceli bir dünyaya davet ediyorsun. Hatta teklinin kapağında uçan renkli balonlar masmavi bir gökyüzü ve gülümseyen bir sen varsın. Hem şarkının hem de şarkı kapağının hikayesini dinleyiciyle paylaşır mısın?

Şarkıyı yaparken, insanların duydukları ritme kendilerini kaptıracakları ama bir yandan da bu ritimsel hareketin içinde sitem ettikleri kişiye eğlenceli bir gönderme yapmalarını istemiştim. Gelen tepkilerle o yüzden çok mutlu oldum. Dans ederek dert yanmak müthiş bir şey.

Yazının Devamını Oku

Selen Erkmen ‘Efendilik Bitti’ İle 90’lar Rüzgarı Estiriyor

9 Eylül 2021
Selen Erkmen, sözleri Sezen Aksu, müziği Aydın Karabulut, düzenlemesi ise Erhan Bayrak imzası taşıyan ‘Efendilik Bitti’ şarkısını yayınladı. 90’lı yıllarda yazılmış ve yıllardır dinleyiciyle buluşmayı bekleyen şarkının klip yönetmenliğini ise oyuncu Sarp Levendoğlu yapıyor. Selen Erkmen, 90’lar kokan kıpır kıpır bu şarkıya çektiği enerjik kliple de dikkatleri çekiyor. Sevgili Selen’le ‘Efendilik Bitti’ vesilesi ile müzik ve 90’lar hakkında konuştuk.

Sevgili Selen yeni teklin ‘Efendilik Bitti’ kıpır kıpır enerjik bir şarkı. 90’lı yıllarda yazılmış ve bunca zamandır bekleyen ‘Efendilik Bitti’ ile senin buluşman nasıl gerçekleşti?

Aslında ‘Efendilik Bitti’ yıllardır demo olarak duruyor. Sözleri Sezen Aksu, müziği Aydın Karabulut tarafından yazılmış bu şarkı, yaklaşık 7-8 yıl önce bana demo olarak söyletilmişti. Kısmet olmadı ve şarkının tek gitar hali o şekilde yıllardır duruyordu. Tüm yakın arkadaşlarım olmak üzere hepsi arabalarında yıllardır bu şarkıyı dinler, “Neden bunu çıkartmıyorsun yahu?” diye sorup duruyorlardı. Kısmet bu güneymiş! Pandemide çok hızlı bir karar ile prodüktörüm Pınar Çakı’nın harekete geçmesiyle şarkımızın izinlerini aldık. Şarkımı hayata en güzel Erhan Bayrak geçirir dedik ve kliplendirip piyasaya sürdük. Karşınıza da bu güzel eğlenceli şarkıyla çıkmış oldum böylelikle.

90’lı yıllarda yazılmış bir şarkı ‘Efendilik Bitti’ dolayısıyla o dönemin ruhunu taşıyor 90’lar senin için ne ifade ediyor?

Ben tam bir 90’lar çocuğuyum. Bildiğiniz üzere 90’lar gerçekten pop müziğinin en zirvesinin yaşandığı dönemler ve ben o zaman bile küçücük bir çocuk olarak, tüm klipleri takip eder, her çıkan kaseti koşa koşa gidip alır, kartonetleri okuyup isimleri araştırırdım. Seneler sonra piyasaya girip o çocukken isimlerini okuduğum insanlarla çalışmak gerçekten çok büyük bir şükrü hak ediyor!

Şarkının enerjisine uygun ve oyuncu Sarp Levendoğlu tarafından çekilen bir de klibin yayınlandı. Sarp Levendoğlu ile klip çekimi için yollarınız nasıl kesişti? Bir oyuncunun gözüyle klip çekmek senin klipteki performansını nasıl etkiledi?

Bir kere Sarp oyuncu olarak tanınıyor olsa da aslında kendisi yönetmenlik okumuş. Prodüktörüm Pınar Çakı’nın çok yakın arkadaşıdır kendisi yıllardır, biz de çok uzun zamandır tanışıyoruz. Kendisini arayıp Sezen Aksu imzalı şarkının klibini onun çekmesini istediğimizi söylediğimizde saniye düşünmeden “Tabii ki!” dedi. Zaten halihazırda yıllardır setlerde hem kamera önü hem kamera arkasını deneyimlemiş biri olarak Sarp’ın çok planlı ve işini çok iyi bilen biri olduğunu söyleyebilirim. Ekranda ne görmek istediğini ve onu nasıl ortaya çıkarabileceğini o kadar iyi biliyor ki, işimiz çok hızlı ve keyifli ilerledi.

Yazının Devamını Oku

Yasak Helva Memleket Hasretiyle Avare Yaşamış Bir Müzisyenin Hikayesini Anlatıyor

2 Eylül 2021
Alternatif ve folk müzik sahnesinin sevilen grubu Yasak Helva’nın yeni teklisi ‘To Dervisaki’, 100 yıllık bir İzmir şarkısı. “100 yıl öncesinin memleket hasreti, 100 yıl sonrasında, büyümüş ve karmakarışık olmuş bir dünyanın tınısında olsun istedik” diyor grup. Şarkıda memleket hasretiyle avare bir şekilde yaşayıp giden bir müzisyenin hikayesi anlatılıyor. Yasak Helva; birbirinden farklı müzikal geçmişlere sahip olan üç müzisyen Salih Korkut Peker, Onur Ertem ve Hakan Görkem Bıyık tarafından kuruluyor. Grup, tarzını ‘electric folk’, ‘progressive folk’ olarak nitelendiriyor. “Çok farklı müzik türleri ile hayatlarını geçirip, en sonunda İzmir’de birbirini bulmuş 3 kişilik, bol kalorili bir yolculuk türü diyebiliriz.” Bir araya geliş hikayelerini bu cümlelerle anlatan Yasak Helva’nın ‘1 Mumdur 2 Mumdur’ ve ‘Silifke Zeybeği’ cover’larını da mutlaka dinlemelisiniz. Yasak Helva, yeni teklileri ve müzikleri hakkındaki sorularımı yanıtladı.

Sevgili Yasak Helva yeni çalışmanız ‘To Dervisaki’ vesilesi ile bu röportajı yapıyoruz. Haliyle ilk soru da bu şarkıyla ilgili. Şarkı 100 yıllık bir İzmir şarkısı. Bize hem şarkının hikayesini hem de sizin şarkıyı dinleyiciyle buluşturma hikayenizi öğrenebilir miyiz?

‘To Dervisaki’, İzmirli müzisyen Evangelos Papazoglou’nun, yoğun İzmir hasretiyle yazdığı, rebetikonun ilk dönem örnekleri arasında sayabileceğimiz bir şarkı. Sonraki yıllarda, yine İzmirli olup, ABD’ye göç etmiş olan şarkıcı Marko Melkon Alemşeryan tarafından iyice meşhur bir şarkı haline gelmiş. Bizler de çok farklı zamanlarda, aileleri Balkanlar’dan ve Girit’ten Anadolu’ya göç etmiş ailelerin çocukları olarak, bu tutkulu memleket hasretini, kendi müziğimizle birleştirmek istedik. Şarkıyı prova ederken hep bir reggae ritminin içine sürükleniyorduk ve konserlerde de böyle çalmaya başladık. Single sürecinde de düzenlemeyi yapan basçımız Hakan Görkem Bıyık’ın bir süredir kafasında olan, ‘canlı çalınmış elektronik ritimler’ ile yola çıktık. 100 yıl öncesinin memleket hasreti, 100 yıl sonrasında, büyümüş ve karmakarışık olmuş bir dünyanın tınısında olsun istedik. ‘To Dervisaki’yi (Yunanca’da derviş kelimesi sıklıkla, avare ve serkeş yaşayanlar için kullanılır) her çaldığımızda, memleket kelimesinin din, dil, ırk demeden her insanın içinde büyüyen bir tutku olduğunu tekrar tekrar fark ediyoruz.

Bugüne dek yaptığınız çalışmalardan ve bulunduğunuz platformlardan bahseder misiniz?

2017 yılında bir araya geldik ve tek derdimiz, sadece canımızın çektiği şekilde çalmaktı. Bu derdimizin yanına herhangi bir ‘sektörel’ kaygı koymadan aynen devam ediyoruz. Bu sayede yaptığımız kayıtlar ve videolarla, daha albümümüz çıkmadan Tunus Caz Festivali’nden, dünyanın en önemli müzik organizasyonlarından biri olan Macaristan’daki Sziget Festivali’ne kadar uzandık. İlk kaydımız ‘Silifke Zeybeği’, farklı ülkelerde de satışa çıkmış, Ironhand Records’un Saz Power saykodelik toplama albümünde yayınlandı. Ekim 2019’da ise ilk albümümüz Rektefe’yi dijital platformlarda yayınladık. 2020 sonbaharında da Tuva Türkleri’nin gırtlak vokal tekniğinin başarılı icracısı Akdeniz Erbaş ile bir Tuva ezgisi olan Eki Attar (İyi Atlar)’ı yorumladık. Ülkemizde de, başta İstanbul Caz Festivali olmak üzere, birçok festival ve mekanda müziğimizi insanlarla paylaştık.

2019’da yayınlamış olduğunuz Rektefe’de ‘1 Mumdur 2 Mumdur’ benim en sevdiğim yorumlardan biri oldu? Yakın gelecekte sizden yine böyle coverlar dinleyecek miyiz?

Çok teşekkür ederiz. ‘1 Mumdur 2 Mumdur’, sanırım bizim müzikal yelpazemizi en net anlattığımız yorumlarımızdan biri olabilir. Funk’tan black metal’e uzanan bir yelpazeyi, halayın içine katmak çok keyifli bir tecrübeydi bizim için. Yakın gelecekte, cover’lar Rektefe albümündeki kadar ağırlıkta olmayacak. Özellikle yeni albümümüzün hemen hemen tamamı Yasak Helva parçalarından oluşacak.

Sizi hiç dinlememiş dinleyiciler için ne tür bir müzik yaptığınızı anlatır mısınız?

Yazının Devamını Oku

Can Baydar’dan Yine Yine Yine Dinlemek İsteyeceğiniz Bir Şarkı ‘Yine’

25 Ağustos 2021
Can Baydar’ın yeni şarkısı ‘Yine’ pozitifliğiyle dinleyiciye yaz enerjisi yaşatıyor. Geçtiğimiz aylarda yayınladığı ‘Ateş’ ile müzik listelerinde yer alan sanatçı yeni çalışmasında da söz ve müziğin altına imzasını atıyor. ‘Yine’ hakkında “Kariyerimde uzun zamandır paylaşmadığım kadar pozitif güzel bir yaz enerjisi var şarkının” diyen Sevgili Can Baydar’la yüz yüze yaptığımız bu röportajda kendimizi müziğin ve sohbetin akışına bıraktık.

Sevgili Can yaklaşık iki yıldır bir pandemi sürecinden geçiyoruz sen bir müzisyen olarak bu süreci nasıl geçirdin? Neler yaptın?

Ben evci biriyimdir. Bir de müzisyen olduğumdan dolayı sabah dokuzda evden çıkıp akşam altıda dönmedim, öyle bir hayatım olmadı. O yüzden insanların aksine pandemide ben o kadar da zorlanmadım. Zaten halihazırda evde vakit geçirmeyi ve kapalı devre yaşamayı seviyordum. Sadece kendime şunu koydum hemen çalışmaya başlayıp bir şeyler üretmem gerekiyor yoksa bu boşluk bana iyi hissettirmeyecek dedim. Kilyos’ta benim gitaristimin bir home stüdyosu var oraya gidip gelmeye başladım haftanın dört beş günü. Günde on saat kadar stüdyoda kayıt, müzik yaparak geçirdim pandeminin ilk bir yılını.

Sen de bu süreci üreterek geçirenlerdensin o halde?

Evet, hem de evde vakit geçirmek ilk bir sene o kadar yormadı yıpratmadı. Beni yeni yeni zorlamaya başladı. Biraz sosyal hayatımızın eskisine dönmesini istiyorum. Sinemaya gitmeyi rahat rahat konser vermeyi, konser izlemeyi, ya da bir yere oturduğum zaman onun paranoyasını yaşamadan sosyalleşebilmeyi özledim. Beni son dört beş aydır biraz basıyor bu pandemi. Onun öncesinde iyi idare ettiğimi düşünüyorum.

Geçen bu dönemde konserler pek yapılamadı ama üretim açısından verimli bir dönem oldu gibi gözlemledim müzisyenler açısından?

Türkiye’deki müzisyenler olarak bağışıklık sistemimiz kuvvetli bence felaketlere aksiliklere. Genelde kriz anları üretmek için çok iyi fırsat olur. Biraz zamanın dışına kendinizi çıkartıp işe güce odaklanmak böyle zamanları çok daha rahat atlatmanızı sağlıyor bence. Ben de öyle yaptım.

Şimdi gelelim 30 Temmuz’da yayınladığın yeni parçan ‘Yine’ye. Biraz da ‘Yine’yi konuşalım bize bu parçanın hikayesini anlatır mısın?

Yazının Devamını Oku

Kendinizi Müziğe Bırakın

20 Ağustos 2021
Bu yazıda da yine birbirinden güzel çalışmalardan bahsedeceğim. Bu hafta öne çıkan çalışmalardan Can Bonomo ve Demet Evgar’ın birlikte söylediği ‘Rüyamda Buluttum’ dinleyiciye mutluluk veren şarkılardan olmuş. Bakalım bu haftaki yazımızda başka kimler var.

Can Bonomo ve Demet Evgar’dan Düet ‘Rüyamda Buluttum’

Can Bonomo ve Demet Evgar’ın beraber söylediği ‘Rüyamda Buluttum’ insanı mutlu eden bir şarkı olmuş. Şarkı ayrı klip ayrı tatlı. Bu ikiliyi dinlemek de izlemek de pek keyifli. Can Bonomo ve Demet Evgar, Bonomo’nun ‘Rüyamda Buluttum’ isimli yeni şarkısı için bir araya geldi. 13 Ağustos tarihinde dinleyicilerle buluşan bu tatlı düet parçası ‘Rüyamda Buluttum’un klibinde de ikili birlikte oynuyor.

Can Bonomo, Evgar ile düeti hakkında “Rüyamda Buluttum, yaklaşık beş sene kadar önce yazdığım, bir türlü kaydetmeye fırsat bulamadığım, çok sevdiğim şarkılarımdan biri. İyi ki beş sene önce kaydetmemişiz. Öyle olsaydı belki de çok değerli arkadaşım Demet Evgar ile beraber söyleme fırsatını bulamayacaktım. Demet, dokunduğu her şeye muazzam bir derinlik katabilen muazzam bir yetenek’’ dedi.

Demet Evgar ise ‘’Kıymetli arkadaşım Can’ın masalsı, şiirsel dünyasına beni davet etmesiyle eski arkadaşlığımıza unutulmaz bir anı kattık. ‘Rüyamda Buluttum’ şarkısı ilk dinlediğimde eşlik etme arzusu uyandırdı. Sevgili Ece, Can Saban ve Bonomo ile unutulmaz bir gün daha geçirdik hem de eski unutulmaz günlerimizi anarak. Çok mutlu ve heyecanlıyım. Dinleyicilerle birlikte söyleyeceğimiz günü iple çekiyorum.’’ dedi.

Deniz Sav’dan ‘Aşk Bitti mi?’

İşte ihtiyacımız olan enerji Deniz Sav’ın ‘Aşk Bitti mi?’ şarkısıyla geliyor. Klibi izlerken hem Deniz’e hem de şarkıya kendimizi öyle bir kaptırıyoruz ki ‘Aşk Bitti mi’ diyor ya Deniz Sav biz de dinleyici olarak “Aman aşk biterse bitsin yeter ki şarkı bitmesin” diyoruz. Enerjik tavrı ve sıra dışı haliyle Deniz Sav, alternatif pop müzik kulvarında ilk teklisi ile farklı bir ses olarak dinleyiciyle buluşuyor. Sözü müziği Deniz Sav’a düzenlemesi Fırat Haznederoğlu’na ait ‘Aşk Bitti mi?’ tüm dijital platformlarda yerini aldı. Video klibi İstanbul’un iki farklı bölgesinde terkedilmiş bir hangarda çekilen şarkıda Deniz Sav’a 5 dansçı eşlik ediyor.

Yazının Devamını Oku

Yaz Günleri Kadar Güzel Şarkılar

12 Ağustos 2021
Yeni şarkılar, projeler ve de konserler hız kesmiyor. Sıcak ve uzun yaz günlerini daha da güzelleştiren yeni çalışmalardan bahsedeceğim. Bazıları yollarda iyi gidiyor bazıları da evde tek başınayken. İşte size eşlik etmesinden mutlu olacağınız o çalışmalardan bazıları bu yazıda...

DKTT Live Session

Dolu Kadehi Ters Tut’un Live Session serisi tüm dijital platformlarda yerini aldı. Bu yıl konser açılışını DKTT ile yaptım. Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde izlediğim en eğlenceli konserlerden biri olan bu konser sonrası artık DKTT konserlerini kaçırmam dedim. ‘DKTT Live Session’ ‘Sevdirmeden Gidemezsin’, ‘Islansın’, ‘Yangın’ ve ‘#26’dan oluşuyor. ‘Yangın’ duyduğum ilk andan itibaren çok sevdiğim ve dinlemeye başlayınca üst üste en az beş kere dinlemeden bırakmadığım şarkılardan. Yerli sahnenin popüler bağımsız ekibi Dolu Kadehi Ters Tut, ‘DKTT’ adlı albümünü Mart ayında dinleyicileriyle buluşturmuştu. Stüdyoda Uğurhan Özay ve Mürsel Oğulcan Ava ikilisine bas gitarda Alp Alptekin; piyano, trompet ve geri vokalde Dilan Balkay; geri vokalde Billur Battal; davulda Yağız Nevzat İpek ve gitarda Bahadır Kartal eşlik etti. Yeni bir düet üzerine çalışan ikili, Ağustos ayı içinde bu parçayı dinleyicileriyle buluşturmayı planlıyor.

Gripin’den Yeni Single ‘Belki Çok Da Şey Yapmamak Lazım’

Rock müzik dünyasının başarılı gruplarından Gripin, yeni şarkısı ‘Belki Çok da Şey Yapmamak Lazım’ ile dinleyicisiyle buluştu. Yaza hareketli bir giriş Yapan Gripin’in yeni şarkısı çeşitli platformlarda sık sık karşımıza çıkıyor. ‘Belki Çok da Şey Yapmamak Lazım’ şarkısının sözleri

Birol Namoğlu, müziği Murat Başdoğan, düzenlemesi ise Gripin grubunun imzasını taşıyor.

Yazının Devamını Oku

Kaset ‘Yeniden Başlarım’la Bizi Dans Pistlerine Çağırıyor

7 Ağustos 2021
Umut ve motivasyon isteğiyle ortaya çıkan ‘Yeniden Başlarım’ dans pistlerinin tozunu attırmak isteyenlerin şarkısı oldu. “Bizim hislerimiz de insanlarınkiyle paralel olduğu için tünelin ucunda görünen ışığa beraber gidelim istedik” diyen Kaset, enerjisi yüksek yeni şarkıları ‘Yeniden Başlarım’ vesilesi ile sorularımı yanıtladı.

Sevgili Kaset, 16 Temmuz’da yayınladığınız ‘Yeniden Başlarım’ şarkınız dinleyicinin enerjisini yükselten bir sound ve sözlere sahip ve dinleyeni dans ettirmeden bırakmıyor. Zor günleri aşmasını bilen cesur insanların motivasyon şarkısı olabilir. ‘Yeniden Başlarım’ın hikayesini anlatır mısınız?

Kaset: Tam da bahsettiğiniz umut ve pozitif motivasyon isteğiyle ortaya çıkan bir şarkı oldu. Bizim hislerimiz de insanlarınkiyle paralel olduğu için tünelin ucunda görünen ışığa beraber gidelim istedik. Sözlerle müziğin aynı enerjiyi yansıtması için çalıştık ve ortaya bizi tatmin eden bir çalışma çıktı diye düşünüyoruz. Zor günleri aşabilmeleri için insanları biraz da olsa motive edebildiysek ne mutlu bize.

Yeniden başlamak konusunda sizin yaklaşımınız nasıldır? Özellikle müzik yapmak konusunda motivasyonunuzu her zaman canlı tutabiliyor musunuz?

Erdem: Yeniden başlamak konusunda hiçbir zaman tereddüt eden bir insan olmadım aslına bakarsanız. Mevcut koşullar zaman zaman insanı yeniden başlamaya mecbur bıraksa da yapmak istediklerinizi yapmak için o motivasyonu içinizde bulmak zorunda olduğunuzu düşünüyorum. Haliyle, ben canlı olduğum sürece motivasyonum da canlı olacaktır.

‘Sevmek Güzel’, ‘Hatıra’, ‘Bu Kız Deli’ şarkılarınızdan sonra çıkardığınız yeni şarkınız ‘Yeniden Başlarım’da bir makas değişikliği hissediliyor. Bir dans parçası ve şarkı elektronik tınılarıyla, ritmiyle, enerjisiyle, sözleriyle dinleyiciyi hemen avucunun içine alıyor. Böyle enerjisi yüksek, dans ettiren şarkılarla Kaset’i dinlemek bana çok keyif verdi. Bundan sonra nasıl şarkılar geliyor?

Tarık: Hislerinizde kesinlikle haklısınız. Sound olarak daha elektronik bir şarkı oldu. Biz Kaset olarak hislerimiz bizi nereye götürüyorsa oradan devam etmek istiyoruz. Belirli kalıplardan ziyade hikayenin bizi yönlendirmesine izin veriyoruz, böylece hem söz hem sound olarak geldiğimiz yer bizim için bile şaşırtıcı olabiliyor. O yüzden bundan sonra nasıl şarkılar geleceği sizin için olduğu kadar bizim için de sürpriz diyebilirim.

Yazının Devamını Oku

Evrencan Gündüz: Anadolu Şifasını İnsanlara Yaymak İstedim

28 Temmuz 2021
Evrencan Gündüz, yeni albümü Anadolu Funk Vol 1 ile dinleyiciyi hem yerel hem modern ve biraz da nostaljik bir yolculuğa çıkarıyor. Evrencan Gündüz albümle ilgili söylediği şu sözlerle de albümün ruhu hakkında fikir veriyor: “Sürekli acı ve kederin olduğu bir yerde acı ve kederden beslenerek para kazanılan eserlerin üretildiği plastik dünyamıza eski usül dantelli, traktörlü, koyunlu bir girizgah yapmak, Anadolu şifasını insanlara yaymak istedim kendi tarzımda.” Sahnedeki enerjisini çok sevdiğim Sevgili Evrencan Gündüz Anadolu Funk Vol 1 hakkındaki sorularımı yanıtladı.

Sevgili Evrencan, 5 yıldan beri bu albümü kurguluyorsun ve “Önceki işlerimde yaptığım hataların hepsini not aldım. Böylece o hataları bu albümde yapmadım. 17 yaşımdan beri bu albüme koymak için beklettiğim şarkılarım vardı” diyorsun. Belli ki Anadolu Funk Vol 1 senin için tüm işlerinin içinde özel bir yere sahip. Bu proje nasıl çıktı ortaya bizimle paylaşır mısın?

17 yaşımdan beri bu albümümü bütün saf ve iyi niyetlerimi içine koyacak şekilde tasarladım. Eskiden tam zamanlı bir sokak müzisyeniydim. Sokakların adamı olunca halkı tanıma ayrıcalığına eriştim. Ve aslında bu işin olmazsa olmazlarını, kültürün müziğe etkisini ve temel müzikal yapı taşlarımızı öğrendim. Bu öğretilerim doğrultusunda, eskilerin bize sanat aracılığıyla yol ve yön verdiği dönemlerin ve milletimizin tarihine ne kadar etki ettiğinin de farkına vardım. Onların şarkılarını çaldığımda herkesin bir araya geldiğini gördüm. İşte o zaman anladım. İhtiyacımız olan şey müzik ile bir araya gelmekti tekrar. İşte burdan doğdu ‘ANADOLU FUNK.’

Anadolu Funk Vol 1’i yapma motivasyonun hakkında şöyle diyorsun: “Türk insanının kendini bir aile gibi hissettiği o zamanları hatırlatmak istiyorum. Aslında sahip olduğumuz en büyük güçlerden biri olan birlik ve beraberlik çok şeyi olumlu şekilde değiştirebilir.” Bugün yaşadığın hangi duygular sana bunları hissettirdi ve bu sayede bugün Anadolu Funk Vol 1’i dinliyoruz?

Her gün kadına şiddet, taciz, küçük çocuklara istismar, hayvanlara yapılan zulümlerin, arka sayfalara saklandığı bir ülkenin çocuğu olarak. Ana haberleri izlemeden bile, her köşede bunlara denk gelmek, beni sanatçı olarak daha büyük bir görev üstlenmeye itti. Her canın içinde diğer canın da parçası olduğu bir boyuttayız. Yani herkes birbirini bir ayna gibi yansıtıyor. Yaşanan şeylere verebileceğim en iyi ilaç müziktir. Ve artık acı ve kederi anlatan müziklerle yürek dağlamanın acımızı dindirmeyeceğini anlamalı insanlar. Sürekli acı ve kederin olduğu bir yerde acı ve kederden beslenerek para kazanılan eserlerin üretildiği plastik dünyamıza eski usül dantelli, traktörlü, koyunlu bir girizgah yapmak, Anadolu şifasını insanlara yaymak istedim kendi tarzımda.

Anadolu Funk Vol 1’den yola çıkarak soruyorum Vol 2 de gelecek mi? Böyle bir seri yayınlayacakmışsın gibi, öyle mi?

Anadolu Funk Vol2 kesinlikle çıkar. Çıkmalı da. Aklımızda bir albüm vardı ama pandemiden dolayı 2’ye bölmek zorunda kaldık. Aralıkta 2’nci bölümü hazırlamak için çalışmalara başladım.

Anadolu Funk Vol 1’den benim en sevdiğim şarkı ‘Banane’ oldu. Kemençe ve tulumun funk’la daha özel bir yakınlığı/bağı/akrabalığı olabilir mi? Bu enstrümanların bu projedeki kullanımı ayrı bir güzel olmuş. Sen neler söylemek istersin?

Yazının Devamını Oku