‘‘Entellektüel’’ ‘‘sofistike’’ ve ‘‘rafine’’ kelimelerinin Türkçe karşılıkları yoktur. Osmanlıca'da ise ‘‘münevver’’, ‘‘arif’’ ve ‘‘zarif’’ kelimelerini karşılık olarak nispeten kullanabiliriz.
Ama gene de tam içerik anlamını taşıyıp taşımadıklarından emin değilim. Daha doğrusu Türkçe'de bazı kelimeler bulunmakla beraber tam anlamlarını vermezler. Ben, burada kendime göre bir entellektüelin nasıl olması gerektiğini anlatmaya çalışacağım. Dolayısıyla bu yazıda bu yabancı kelimeleri bol bol kullanacağım için okuyucularımdan şimdiden özür dilerim.
Entellektüel bir insanın, evvel emirde kendi kendisine saygısı ve güveni olması gerekmektedir. Çok geniş bir bilgiye sahip olup bu bilgileri hazmetmeli ve dolayısıyla çok geniş bir bakış açısıyla olaylara bakabilmelidir. Bir insanın dünyadaki bütün bilgilere sahip olması imkánsızdır ama geniş malumat sahibi olmak mümkündür. Zaten entellektüellerin kendilerine ait konuları vardır. Bu konuya derinlemesine vakıflardır ve fakat dünya kültürüne de sahiplerdir. Bu arada kendi konularını da kültürleriyle değerlendirmelidirler. Anlayacağınız, her şeye değişik açılardan bakabilmelidirler.
Hakiki bir entellektüelin iyi bir estetik bilgisi olmalıdır. Güzelliği ve kaliteyi anında görebilmeli ve değerlendirebilmelidir. Bir yaşam stili olmalıdır. Bu stili elde etmek paraya bakmaz, parasız bir insanın da stili olabilir. Stilini evine, terbiyesine ve giyimine de yansıtılmalıdır. Tarih ve siyaset bilgisi kuvvetli olmalıdır. Müthiş bir yemek kültürü, müzik kültürü de bu listede yer alır. İşte burada ‘‘sofistike’’ ve ‘‘rafine’’ kelimeleri devreye girer. Sofistike olması kaliteli olduğunu göstermektedir, rafine olması ise nezaketini, inceliğini ve zarafetini yansıtır. Temiz ve derli toplu olması da kendisine ayrı bir önem kazandırır. Zaten iyi bir entellektüel, yaptığı işi iyi yapıyor demektir ve dolayısıyla ortaya çıkan bu işten iyi para kazandığını da varsaymaktayım. Yaptığı işin yanında derinlemesine merak sardığı başka uğraşları da bulunmalıdır. Kendi lisanını iyi konuşabildiği gibi başka bir lisanın elenikasını bilmelidir ve daha bir başka lisana da vakıf olmalıdır. Bu arada nadir de olsa, bir işadamı da iyi bir entellektüel olabilir.
Entellektüeller aşkı derinlemesine yaşamalıdır ama hiçbir zaman evlenmemelidirler, zira evlilik hayatı bazı kısıtlamalar yaratıp entellektüelliğin yaşanmasına kısmen mani olabilmektedir. İyi bir entellektüel daima egoisttir. Böyle olması da doğaldır. Zira onların bazı aptallıklarla geçirecek vakitleri yoktur veya tahammül göstermesi de gereksizdir. Ayrıca çok değişik dünyalardan akıllı ve bilgili insanlarla temasta olup başkalarının düşünce tarzını ve değişik dünyalardan gelen hoş sesleri de dinlemelidir. İyi bir entellektüel yeniliklere çok açık olmalı ve teknolojiyi hemen benimsemelidir.
Bence Amerika'da bilgili insan çoktur ama entellektüel yoktur. Hakiki entellektüeller Avrupa'da yaşarlar. Doğu'da da entellektüeller vardır. Zira Doğu'nun derin mistik dünyası insanı entellektüel olmaya yönlendirir.
Türkiye'de hakiki entellektüel iki elimin parmakları kadar ya vardır veyahut yoktur diyebilirim. Üstelik Türkiye, Doğu'nun ve Batı'nın tam ortasında olduğu için hem Doğu kültüründen, hem de Batı kültüründen feyiz alınması gerekmektedir. Bu da entellektüel olmayı daha zengin ve fakat daha da zorlaştırmaktadır.
Bizdeki entellektüel geçinenlere gelince: Bunlar ya solcudurlar, sadece Batı'ya bakarlar, veyahut sağcıdırlar, sadece Doğu'ya bakarak Batı'dan bihaberdirler. Ya meyhanededirler yahut camide. Bir de Türk diline vakıf olup sadece Türklüğün var olduğunu sanan kafalar vardır. İçlerinde her tarafa birden bakıp olayları değerlendiren bir kula rastlayamamaktayım. Hep tek yönlü olup, her daim bildiklerini satmaya kalkarlar.
Osmanlıca'da her ne kadar karşılıkları varsa da Türkçe'de ‘‘entellektüel’’, ‘‘sofistike’’ ve ‘‘rafine’’ kelimelerinin tam anlamını verecek sözler yoktur.
Zaten ülkemizde entellektüel, sofistike ve rafine insan da çok yoktur. Son zamanlarda dilimize bazı garip kelimeler yerleşti. Bence bunlardan biri, ‘‘entel’’ kelimesidir, cuk oturmuştur, zira bu harika kelime bence ‘‘entellektüel’’ kelimesinin anlamının nasıl yarım kaldığını pek hoş anlatmaktadır.
Bunlar sadece benim gözlemlerimdir, ‘‘sürç-i lisan ettik ise affola!..’’
İyi bir entellektüel daima egoisttir. Böyle olması da doğaldır. Zira onların bazı aptallıklarla geçirecek vakitleri yoktur veya tahammül göstermesi de gereksizdir.