Paylaş
Almanya’da doğdu. İşçi bir ailenin çocuğuydu. Türk olduğu için olumsuzluklar yaşadı. Dışlandı. Ailesi yaşanan durumun üzerinde etki yarattığını görünce Türkiye’ye dönme kararı aldı. Ancak bu defa da ‘Alamancı’ muamelesi gördü. Burada da kendisine yer bulmakta zorlandı. İki kültürün arasında sıkıştı. İçine kapandı. Arkadaş edinemedi. Kendisini geliştirmeye yöneldi.
Her iki ülkede de polis uygulamalarında aksaklıklarla karşılaşmıştı. Yaşadığı bazı olaylardan polisin taraf tuttuğunu düşündü. Objektif olması gerektiğini savundu. Yaşadıklarına karşı polis olmaya karar verdi. 19 yaşında yaptığı başvurular ve sınavların ardından başarılı oldu.
Almanya’da doğmasından dolayı avantajlıydı. Yabancı bir dile sahipti. Yabancılar şubede çalıştı. Ekip otosuyla talihsiz bir kaza geçirdiği için sürgün yedi. Konya ve Muş’ta terörle mücadelede 3 sene çalıştı. Ardından Uludağ Üniversitesi Seracılık Bölümü’nü kazanarak, Bursa’ya tayin oldu.
Bursa’da basın protokolde çalıştı. Özgürlüğüne düşkündü. Kapalı odalarda çalışmak istemiyordu. Zorda olan insanlara yardım etmeyi ve araştırmayı seviyordu. 2004 yılında sokak timleri kuruldu. Amirlerinin ‘Seni sokak timlerine alalım’ demesi üzerine bu birimde çalışmaya başladı.
YASALLIK ÇABASI VERDİ
2010 yılında 3-4 ay asayiş ekipler amirliğinde çalıştı. Ardından foto filme geçti. Kafasında kurduğu mesleki yaşamı bulamayınca o süreçten sonra emeklilik tarihine gözünü dikti.
Emeklilikte yaşa takılanlar arasındaydı. Yasa ile 2015’te emekli olabilecekken, 2021 yılında emekliliğe hak kazandığını öğrendi. Emekli olduktan sonra hayatını nasıl idame ettirebileceğini düşünmeye başladı. ‘Fotoğraf çekimi ile ilgili nasıl ticari çalışmalar yapabilirim?’ diye araştırmaya başladı. ‘Freelance’ fotoğrafçılık yaptı. Akabinde kurslar, eğitimler aldı. 2017’de bireysel olarak Hollanda’ya gidip workshopa katıldı.
İşçi emeklisi olan babası aracılığıyla adına bir şahıs firması kurdu. Reklam işleri yapacaktı. O süreye kadar fotoğraf ve İnsansız Hava Aracı (İHA) üzerine çalışmalarını belli bir seviyeye getirdi. Şirketi açtıktan sonra ‘Drone’ aldı. Yasal mevzuatları yerine getirmek adına İHA lisansı almak istedi.
Bir firmanın düzenlediği sertifika eğitim sürecine kaydını yaptırdı. 12 saatlik bir eğitim olması gerekiyordu ancak eğitim öğle yemeğinden önce 1-2 saat muhabbet şeklinde geçti. Ardından yemeğe geçildi. Sonrasında lisanslar dağıtıldı. Uygulama ve herhangi bir çalışma yapılmadı. Bunun üzerine İHA uygulamasını işaret ederek, ‘Mevzuatı, kuralı yok mu?’ diye sordu. Aldığı yanıt ise ‘Herkes bu şekilde 3-4 kat bedel ödüyor. Sen bulmuşsun, bunuyorsun. Sana mı kaldı?’ şeklinde oldu. ‘Peki ne yapacağız? İnternetten öğreneceksek, bu eğitime ne gerek vardı?’ dedi. Bunun üzerine ‘Tamam sana tüyo veriyorum. Senden kurs parası da almayacağım. Polis gelirse çorba parası, asker gelirse yumurta parası ver. İstediğin yerde uçarsın’ karşılığını aldı. Polis olduğunu söylememişti. Kendisini bu şekilde tanıtmayı sevmiyordu. Lisansı kabul etmedi ve oradan ayrıldı.
Bu gelişmeler üzerine tekrar yurt dışına gitti. Sivil havacılık regülasyonları ile ilgili araştırmalar yaptı. Türkiye’deki pilotlarla görüştü. Pandemi öncesinde Dubai’ye gitti. Teknik kısmının yanı sıra hukuksal boyutu, uluslararası kapsamda bu işin nasıl yürütülmesi gerektiği, havacılık sektöründe bu işin güvenli ve yasal olarak nasıl yapılması gerektiği konularını irdeledi. 2019’dan itibaren bir kuruluşla görüşüp, ‘İHA Pilot Eğitmenliği’ yapmaya başladı.
İHA ÜZERİNE ÇALIŞMALAR
Eğitmenlik yaptığı bir işletmedeki uygulamalar hoşuna gitmeyince yine babasının üzerine 2020 yılında Zafer Güder Havacılık Uzay Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ni kurdu. Çamlıca’da kapalı bir garaj kiraladı. Tuvaleti, lavabosu yoktu. Karşıda halı saha vardı. Açılırsa tuvalet ihtiyacını orada görüyordu. Yoksa iki kilometre ötedeki camiye gitmesi gerekiyordu. Çalışan sayısı artınca Beşevler’de ofis kiraladı. İki sene kadar burada faaliyet gösterdi. Limited şirketi kurduktan sonra yavaş yavaş büyüme başladı. Sanayi Bakanlığı’na başvurarak, Sanayi Üretici Belgesi aldı. Teknolojik araştırmalar ile yerli üretilebilecek İHA üzerine çalışmaya başladı. Bu dönemde İHA pilotu yetiştirmeye başlayacaktı ki dünyada pandemi ortaya çıktı.
12 İLDE TEMSİLCİLİK AÇTI
Haziran ayına kadar ciddi bir kapanma süreci oldu. 3 aylık süreç içerisinde temsilcilikler açtı. Samsun, Elazığ, Malatya, Muğla, İzmir, Kütahya, Balıkesir, Kocaeli, Yalova, İstanbul, Ankara… Yerel bağlantılarla eğitmen kadrosunu ve ofisleri oluşturdu. Eğitmenlerin tamamı İHA konusunda uzman veya havayolları şirketlerinde çalışan pilotlardı.
EĞİTİMLER OLDU
Pandemi kısıtlamasının ardından Haziran ayında ilk eğitimlerine Marmaris’te başladı. Cumhurbaşkanlığı Koruma Görevlileri, Marmaris İlçe Emniyet Müdürlüğü ve tatil yöresindeki ajanslar ilk kursiyerleri oldu. Bir ay boyunca her hafta eğitimler verdi. Gaziantep, Samsun, Elazığ, Malatya, Kocaeli, İstanbul, Ankara, Muğla ve Bilecik’te eğitimler oldu.
AR-GE ŞUBESİNİ AÇTI
Dumlupınar Üniversitesi ile eğitim protokolü yaptı. Teknokent’te Ar-Ge Şubesi’ni açtı. Ardından Kütahya’da eğitimler yapmaya başladı. Gerçek eğitmenlerin bu konuda eğitim vermesini amaçlıyordu. Hala yapılan protokol nezdinde çalışmaları sürüyor.
SERİ ÜRETİME GEÇECEĞİZ
Kütahya ve merkez Bursa olmak üzere iki yerde faaliyet gösterdiklerini açıklayan Zafer Güder Havacılık Uzay Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi Sahibi Zafer Güder, “Kütahya’da İHA üretim projemizi başlattık. 7 kişilik mühendis ekibimiz var. Bursa’da İHA’nın ESC kartının üretimi ile ilgili çalışmalar yapıyoruz. Bu kart, her motorda olmak zorunda. Ancak bu alanda maalesef Türk kartı olarak üretilemiyor. ESC kartından sonra uçuş kontrol kartı motoruna geçeceğiz. Amacımız İHA’yı maksimum seviyede Türk Malı olarak üretebilmek. Türk Markası olarak piyasaya sunabilmek. Bununla alakalı da yakın bir noktadayız. Testlerine başladık. Testi bitirdikten sonra seri üretime geçeceğiz” dedi.
KENDİMİZ ÜRETEBİLİRİZ
İHA üretimi ile ilgili birçok yere başvurduklarını ancak bir destek alamadıklarını belirten Güder, “Zirai veya savunma sanayisi droneları üzerinde yerli, milli dedikleri sistemin parçalarını yurtdışından getiriyorlar. Ben buna karşıyım. Kendimiz üretebiliriz. Sadece fırsat ve bir omuz verilmesi gerekiyor. Tek sıkıntımız global ekonomik şartlar düşünüldüğünde Türkiye’deki pahalılık gün yüzüne çıkıyor. Bu konuya bizim tamamen odaklanmamızın sebebi dışa bağımlılıktan kurtulalım” diye konuştu.
FARKLI ALANLARDA HİZMET
Bünyelerinde pilotlar yetiştirdiklerini de dile getiren Güder, 2021 yılı Ocak ayında Shaman Havacılık A.Ş.’yi kurduğunu hatırlatarak, “Bununla birlikte zirai ilaçlama hizmeti veriyoruz. Üst seviyede yüksek çözünürlüklü termal İHA’larla rüzgar tirbünlerinin fiziksel ve malzeme kalitesinin denetimlerini, gerçekleştiriyoruz. GES panellerini denetimliyoruz. Enerji, kayıp-kaçak tespitleri yapıyoruz. Üretim üzerine faaliyet gösteren fabrikalarda, binalarda meydana gelen enerji kayıp-kaçaklarına bakıyoruz. Çatı yalıtımlarını, binalarda yıpranmış bölümleri veya eklentilerde bulunan ısının kaybedildiği noktaları tespit ediyoruz. Enerji nakil hatlarının denetimlerini gerçekleştiriyoruz. Doğalgaz boru hatlarının denetimlerini yapıyoruz. Gaz kaçağının olup olmadığına bakıyoruz” şeklinde konuştu.
AVANTAJLAR SUNUYORUZ
Kendi çalışmalarının klasik yöntemler gibi olmadığına işaret eden Güder, bu konuda önemli avantajlar sunduklarını belirterek, “Bir tirbünün denetimi, insanın tırmanma metodu ile yaptığı zaman önce insan unsurunu riske sokuyor ve en az 3 gün denetim sürüyor. Biz, bu denetimleri 45 dakika içinde tamamlayabiliyoruz. Burada sağlamış olduğumuz avantaj aslında şu: Hem tirbün duruş süresini, hem de insan üzerindeki riski düşürüyoruz” dedi.
KISA ZAMANDA TAMAMLIYORUZ
GES panellerinde her panelin üzerinde küçük panelcikler bulunduğunu söyleyen Güder, “Bir paneldeki ölmüş hücre veya diyot hatası o panelin enerji verimliliğini düşürür. Biz, bu enerji verimliliğini düşüren faktörleri, termal kameralar ve dronelarla çok kısa zamanda tamamlayabiliyoruz. Bir megavatlık tesis, ortalama 20 dekar alan olarak değerlendirirsek, GES’te iki gün içinde ince detayına kadar denetleyebiliyoruz. Tesis kurulumu açısından yapılan hataları çevresel faktörleri, meteorolojik kaynaklı yerinden oynamış panellerin bağlantılarda meydana gelmiş sorunlarını tamamen hepsini ortaya çıkaran dökümü hazırlayabiliyoruz” diye konuştu.
MADENLERDE DE ÇALIŞIYORUZ
Ayrıca 3 boyutlu hassas koordinatlı haritalama ve fotogrametrik çekimler yaptıklarını da ekleyen Güder, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Proje yapacaksınız tesisinizi size ait araziyi görüyorsunuz. Özellikle güneş enerji panel şirketlerinin çatılara kurulum yapacakları zaman binanın 3 boyutlu çekimlerini yapıp, o panelleri birebir ölçekli oraya yerleştirip, müşterilerine sunmalarını sağlıyor. Maden sahalarının her yıl Ocak ve Şubat aylarında yıllık çalışma limitlerini raporlarını ortaya dökmek için kübaj hesabı yaparlar. Bunları biz İHA ile yapıyoruz. 2019 Ocak-2020 Ocak ayında ne kadarlık maden çalışması yapılmış? Hedefe ulaşmış mı, ulaşmamış mı? Tanınan projeye göre hareket edebilmiş mi? Ne kadar toprak açılmış, bölgede çalışılmış? Bunları yapabiliyoruz.”
Paylaş