Madame X ile tanıştınız mı?

Lizbon’da geçen zaman , yeni tanışılan müzisyenler , keşfedilen farklı türler bir potada eriyip Madame X albümünün bütününü oluşturmuş. Madonna’nın  yeni albüm tanıtımı sebebiyle verdiği röportajlarda gözümden kaçmayan şey  yüzündeki içine sinen bir iş yapmanın verdiği mutluluk oldu. Son yıllarda müzik adına yaptığı işlerde şarkı yazım aşamasında diğer müzisyenler ile yaşadığı sıkıntılardan dem vuran ve eski usul çalışma sistemine sadık olduğunu söyleyen Madonna , bu albümde kontrolü elden bırakmayıp kendi istediği müziği yapmanın haklı gururuyla huzurlu bir şekilde karşımıza çıkıyor.

Yeni dönemin popüler isimlerini albümüne konuk alırken geleneksel Madonna çizgisine bu isimleri ustalıkla yerleştirip ortaya güzel harmanlar çıkaran şarkıcı, Güney Amerika pazarına sağlam bir giriş yapıyor. Maluma ve Anitta’nın bu atakta payı gayet tabi çok büyük. Kişisel dünyasına gönderme yapan şarkıların yanı sıra canını sıkan politik meselelere ve dünya sorunlarına girmekten çekinmeyen Madonna , uzun yol arkadaşı Mirwais ile birlikte müzikal alt yapılarda gönüllerinden geçen matematikle hareket etmişler.

Fotoğraflardan çekilen video kliplere her işi sıkı tutan kraliçe bu albüm ile birlikte çıkacağı turne için samimi , seyirci ile iç içe olacağı tiyatro sahnelerini tercih etmiş. Bu fikrin iyi bir karar olup olmadığını Eylül ayında New York’taki ilk gösterisiyle öğrenmiş olacağız.

Madame X gerek dijital gerekse fiziki satışlarda ilk haftasında kraliçenin yüzünü güldürdü. Albüm için yapılan yorumlar genelde hep iyi yönde. Tüm şarkıların güzelliği bir yana ‘God Control’un güzelliği bambaşka bir yana. Bu şarkının büyük olay yaratacağını düşündüğüm klip çalışması yakın zamanda yayınlanacak.

ALLAHTAN KORK

Sessiz sedasız kana karışan şarkıların ömrü bir tık daha uzun oluyor sanki. Aşkın Nur Yengi ile Mehmet Erdem’in yeni düet çalışması ‘Allahtan Kork’ buna çok güzel bir örnek diyebiliriz. Geçen gün televizyonda video klip çalışmasına denk gelip izlerken şarkıya baştan sona eşlik ettiğimi fark ettim. Bu iki ismi kim akıl edip bir araya getirdiyse tebrik etmek lazım. Kimya gayet güzel tutmuş. Şarkıyı dinlerken hiç yabancılık çekmiyorsunuz. Malum bazen düet çalışmalar insana ‘ Bu ikili ne alaka? Bu ne uyumsuzluk? ‘ dedirtebiliyor.

Aşkın Nur Yengi ve Mehmet Erdem ismini yan yana getirdiğinizde ilk tepkiniz ne olur bilinmez ama beraber söyledikleri şarkıyı dinlediğinizde aralarındaki uyuma şapka çıkartıyorsunuz. Bu birliktelik sahneye taşınacak ve bol bol Aşkın ile Mehmet düeti dinleyeceğiz gibi gözüküyor. Bu arada Aşkın Nur Yengi’nin Sezen Aksu komutanlığında hazırlanan albümünün çıkış tarihini heyecanla bekliyorum. İnce elenip sık dokunan bu çalışmanın uzun yıllar sonra yeni bir ‘Sevgiliye’ albümü etkisi yaratmasını çok istiyorum.

ZEYNEP BASTIK FIRTINASI

Sessiz sedasız hayatımıza girip sevdiğimiz şarkılar kadar şarkıcılar da mevcut. Son zamanlarda ismini sıkça duyduğumuz Zeynep Bastık bu isimlerin açık ara öne çıkanı. Zeynep uzun bir zamandır sahne tozu yutan , müzik dünyasının içinde faaliyet gösteren bir isim.

Hedefleri doğrultusunda durmaksızın çalışan şarkıcının ilk ses getiren işi o dönem vokalistliğini yaptığı Murat Dalkılıç ile birlikte seslendirdiği ‘ Lüzumsuz Savaş’ şarkısı ile oldu. Devamında sahne çalışmalarına devam eden Bastık’ın ünü kulaktan kulağa fısıltı gazetesi ile yayılınca sahne programı  en çok merak edilen isimlerden biri oldu.

Gece dışarı çıkıp canlı müzik dinlemek isteyenlerin sık tercih ettiği bir isim haline gelen Zeynep , Youtube kanalında söylediği cover şarkılar ile kısa sürede dinleyici kitlesini genişletti. Çalışma takviminde boş olmayan Zeynep, tam tekmil bir sahne insanı olmak istiyor. Hem şarkı , hem dans hem de oyunculuk yeteneklerini harmanladığı bir müzikal hayali olduğunu duyduğum bu genç ismin önümüzdeki zamanlarda daha çok adını duyacağımıza eminim.

Sahnedeki samimiyetini , röportajlardaki filtresiz doğal söylemlerini ve görsellerindeki sadeliği değiştirmediği müddetçe onu daha çok insan sevecek ve dinleyecek gibi gözüküyor. Değişmeden bu yolda başarı ile ilerlemesi dileğiyle.

RAKAMLARDAN ŞİŞMEDİNİZ Mİ?

İlk hafta 1 milyon izlendik, dinlendik, tıklandık ... Benzer başlıkları çoğaltmak mümkün. Yeni dünya müzik aleminde bu söylemler olmazsa olmazlarımız oldu artık. Ha peki bunun şarkıya faydası ne? Dinleyici övgüleri art arda duyunca şarkıyı bir anda coşkuyla bağrına mı basıyor? Hepsine toptan cevap olarak kocaman bir hayır diyorum. Bunun böyle olmadığını bile bile bu düzeni bu şekilde sürdürenlere ise akıl sır erdirmek mümkün değil. Üzücü olan bu algı operasyonunun değişmeyip katlanarak çoğalıyor olması.

Ne önden gelen basın bültenindeki rakamlar ne de tıklamalar yaprak kımıldatmıyor gerçek müzik dinleyicisinin cephesinde. Şarkı güzelse güzeldir. Ne çok dinlenmesi iyi olduğunun kanıtıdır ne de az dinlenmesi kötü olduğunun bir göstergesi. Bu duruma ayan insanlar yok değil ama bir o kadar kafayı bu rakamlarla bozmuş kesimde mevcut. Etmeyin eğlemeyin diye çığlık atası geliyor insanın.