Paylaş
Ben Ebru Yaşar’ın bu şarkıyı yeniden yorumlayacağını duyduğumda sonucun ne olacağını merak etmiştim. Beklentilerim Yaşar’ın bu şarkıyı gayet güzel kotaracağı yönündeydi. Şarkıyı dinlediğimde tam beklediğim gibi olduğunu gördüm. Mustafa Ceceli aranjesi ile Ebru Yaşar’ın yorumu birleşince ortaya dinlemesi gayet keyifli bir iş çıkmış. Cover şarkı yapmak tehlikeli ve ince sınırlarda seyreden bir girişimdir. Yaşar bunların hepsini üstlenip , doyurucu yorumu ile şarkıyı bambaşka bir lezzette sunmuş. Şarkının yürüyüşünden uzaklaşmadan üzerine serptiği kendi sosu ile servis ettiği bu şarkı eleştirenlerin yanında ben dahil bir çok kişinin hoşuna gitti.
Ebru Yaşar’ın en sevdiğim yanı kendini belli kalıplar içinde hapsetmemesi. Sevdiği ve yapmak istediği diğer müzik türlerini kendi müzikalitesi ile yoğurup sunmaktan çekinmeyen cesur bir şarkıcı. Cover konusunda aşırı tutucu olanların hep orijinali gibi tınlayan yorumları beklemeleri bana çok absürt geliyor. Feridun Düzağaç’ın zamanında yorumladığı ve kendine has vokal tarzı ile özdeşleşen bir şarkının cover çalışmasında Ebru Yaşar’dan benzer bir performans beklemek olmazdı.
Ebru Yaşar’ın güçlü vokali yanında şarkının aranjesine imza atan Mustafa Ceceli’nin imzası projeye başka bir lezzet katıyor. Bu ikilinin yeni işlerde bir araya gelmesinden enteresan şarkılar çıkacağını düşünüyorum.
Uzun lafın kısası Ebru Yaşar’ın ‘ Alev alev’ coverına önce tepki gösterenlerin zamanla şarkıya ısındıklarına şahit birisi olarak , bu çalışmanın zaman içinde daha çok sevileceğine inanıyorum.
YEKTEN
Yeni çıkan bir albümden 2 bilemedin 3 klip sonra o çalışmayı rafa kaldırmak albümdeki diğer şarkılara haksızlık olur. Demet Akalın bu açıdan bütün şarkıları kitlelere ulaştırmak adına klip sayısını hep fazla tutanlardan.
Tam 15 şarkıdan oluşan ‘ Ateş ‘ albümü miladını doldurdu düşüncesi yayılmaya başlamışken albümün gizli bombalarından ‘ Yekten ‘ kliplenince ‘ Ateş ‘ tekrardan listelere girdi ve yeni çıkmış bir çalışma etkisi yarattı.
‘ Yekten’ şarkısının zaten klipsiz hayranları oldukça fazlaydı. Şarkının ünü fısıltı gazetesi şeklinde yayılıyordu. Akalın şarkıyı kliplendirmeye karar verince bu etki katlanarak çoğaldı. Klip yayınlanmasından sonra tekrar listelere dönen albüm ve şarkı beğenilerin yanında Demet Akalın’a yeni bir dinleyici kitlesi sağladı. ‘ Ben Demet Akalın dinlemem ‘ diyen tayfanın ağzında ‘ Yekten’ nakaratı duymaya başladık.
Buradan hareketle diyebiliriz ki Demet Akalın sadece hızlı şarkıların değil aslında slow şarkıların fazlasıyla üstesinden gelebiliyor. Sesine uygun yağ gibi akan slow şarkılarla hedefi tam on ikiden vurması kaçınılmaz oluyor. Zaten kendisiyle yıllar içinde yaptığım birçok röportajda slow şarkı söylemekten daha fazla keyif aldığını dile getiriyordu.
Buradan kendisine bir öneri. 5 tane slow, akustik alt yapılı şarkılardan oluşan bir çalışmayı dijitalden yayınlasın ve sonucunu oturup izlesin. Eminim dinleyici hem kendisinin vokal olarak başka yönlerini keşfedecek hem de yeni bir kitleyi kendine katmış olacak.
Paylaş