Paylaş
Sevdiklerinizle mutlu, huzurlu, sağlıklı, hiçbir şekilde kötü haber almadığınız bir yıl geçirmenizi dileyerek başlayayım. Konumuz kedilerin bu dünyayı nasıl algıladıkları. National Geographic, muhteşem bir iş yapıp kedileri daha iyi tanımamıza fayda sağlayacak bir dosya hazırlamış. İnsanlarla aynı beş duyuya sahip olsalar da kedilerde bazı duyular daha gelişmiş ve hassas oluyor.
-Bir kedinin korneası büyük ve kubbe şeklinde olduğu için kedi gözleri maksimum sayıda foton toplar ve düşük ışığa daha iyi adapte olur. Retinalarında renkleri algılayan fotoreseptörler daha az bulunduğu için kedilerin dünyayı insanlardan daha az canlı ve daha az tonda gördüğü düşünülüyor. Görüşleri de daha bulanıkmış. Kedilerin gördüğü bir nesneyi insanlar 5 kat uzaktayken görebiliyorlar.
-Duymaya gelince, kulak kepçesinin 180 derece dönebilmesi, kedilerin bir sesin yerini saniyenin sadece altıda biri kadar bir sürede üç metreye kadar uzaklıktan tespit edebildiği anlamına geliyor. Ayrıca seslerdeki son derece ince farklılıkları, hatta bir tonun onda biri kadar küçük farklılıkları bile ayırt edebilirler.
İNSANLARDAN 14 KAT HASSAS
-Koku konusu kedilerde diğer dört duyunun aksine, kedi anne karnından çıkar çıkmaz tamamen gelişiyormuş. Yeni doğan yavru kedi sütten ilk yudumunu almak için burnunu hemen kullanmaya başlar. Uzmanlar, bir kedinin koku alma duyusunun bizimkinden yaklaşık 14 kat daha iyi olduğuna inanıyor. Kedilerde kokuları algılayan 200 milyona kadar özelleşmiş hücre bulunurken, bizde bu sayı sadece beş milyonmuş.
- Kedilerde bir avantaj daha var, o da Jacobson organı. Ağzın üzerinde yer alan Jacobson organındaki alıcı hücreler beynin cinsel, beslenme ve sosyal davranışlarla ilişkili bölümüne bağlanır. Kediler ilginç bir koku aldıklarında ağızlarını kısmen açar ve Flehmen tepkisi adı verilen bir ifadeyle üst dudaklarını kıvırırlarmış. Solunan hava bu organ üzerinde hapsolur ve kedilere koku moleküllerini tespit etmek için ekstra bir şans verir.
-Yavru kedilerin bıyıkları en sevdiğimiz şeylerden biri olabilir, “vibrissa” olarak bilinen bıyıklarının her biri, sinir ve kan damarlarıyla dolu bir folikülden büyür ve onları insan parmak uçları kadar hassas hale getirir. Bu vibrissalar, avın varlığını gösterebilecek ince hava hareketlerini algılar ve kedilerin engellerin etrafında gezinmesine yardımcı olurlar.
Yani görme haricinde her alanda bizden fersah fersah ilerideler. Sizi bilmiyorum. Ben kedileri tanıdıkça hayranlığım artıyor.
AMSTERDAM’DA KEDİLERE ZİL TAKILACAK
Amsterdam, kedi sahiplerinden dışarı çıktıklarında kuşları ve diğer vahşi yaşamı uyarmak için evcil hayvanlarının boyunlarına bir zil ya da tasma takmalarını istemeyi planlıyor. Böylelikle kedilerin avcılık yetenekleri biraz kısıtlanmış olacak. Çünkü Wageningen Üniversitesi’ndeki araştırmacılara göre evcil kediler yılda yaklaşık 18 milyon kuşu öldürüyormuş. Araştırmaya göre zil kullanılırsa bir kedinin avı yüzde 33 ile yüzde 50 oranında azalıyor.
SİGARA DUMANI KÖPEKLERİ KANSER EDİYOR
Yeni yıl kararlarınız arasında sigarayı bırakmak varsa ve daha bu kararınızı hayata geçiremediyseniz size önemli bir sebep sunmak için geldim. Sigara dumanına maruz kalmak köpeklerde kanser riskini artırıyormuş. Evet maalesef durum bu. Detaylandıralım. ABD’deki Purdue Üniversitesi’nden Deborah Knapp liderliğindeki bir araştırma ekibi, üç yıllda 120 İskoç teriyerinden oluşan bir grubu izlemiş. The Veterinary Journal’da yayımlanan makalede sonuçları paylaştılar ve sigara dumanına maruz kalan köpeklerin mesane kanserine yakalanma olasılığının kalmayanlara göre altı kat daha fazla olduğunu tespit ettiler. Ve köpeklerde görülen mesane kanseri de insanlardaki gibi agresif bir form oluyormuş.
VERDİĞİ ZARAR AYNI
Knapp’ın ekibi 120 İskoç köpeğini inceleyerek kanser riskini etkileyebilecek her faktörü değerlendirdi. Amaç hem bu kanseri neyin önleyebileceğini bulmak, hem de bu bilgileri diğer köpek ırklarında ve hatta insanlarda kanseri neyin etkileyebileceğini bulmak için kullanmaktı.
Sigaranın yarattığı sonuç insanlardakine benzer oldu işte. Sigarayı bırakmak için daha ne kadar bahaneye ihtiyacınız var bilmiyorum. Hadi kendinizi düşünmüyorsunuz, etrafınızdakileri düşünün bari.
OKUR FOTOSU
PAKİZE’NİN MAÇ KEYFİ
Okurumuz Erdos Pekcan, kedisi Pakize’nin fotoğrafını şu notla paylaşıyor: “Sporcu zannetmeyin. Uykucu, tembel bir bayan. Evin hatta apartmanın kraliçesi. O da benim gibi Fenerbahçe-Galatasaray maçını bekliyor. Hürriyet okuyucularına selamlarımızla.” Türkiye’de oynanan derbi tat vermedi, Suudi Arabistan’daki maç da skandal nedeniyle oynanamadı. Pakize’ye “Önümüzdeki maçlara bakalım” diyorum ve uzun bir ömür diliyorum.
NOT: Kediniz ya da köpeğinizin fotoğrafını #dünyagüzeli etiketiyle ve Hürriyet’ten bahsederek sosyal medyada paylaşın ya da sdemirel@hurriyet.com.tr adresine mail atın, seçip paylaşalım...
Paylaş