Paylaş
ABD’de 2000 köpek sahibinin katıldığı ankette katılımcılara köpeklerinin beslenmeleri hakkında sorular sorulmuş. Anket sonucunda evcil hayvan sahiplerinin her üç günde bir köpeklerinin yememesi gereken bir şeyi yemesini engellemek zorunda kaldıkları ortaya çıkmış. Bu durum özellikle yavru köpekler arasında çok yaygın.
Köpek sahiplerinden biri, “Dışarıda gördüğü her şeyi ağzına atıyor” diye itiraf ederken, diğer katılımcılar arasında köpeği duvar sıvası, televizyon kumandası, evdeki süsler gibi akla gelmeyecek şeyler var.
Katılımcıların yüzde 77’si köpekleri yememeleri gereken bir şey yediğinde sağlıklarından endişe ediyor ve soluğu veterinerde alıyormuş.
Köpekler tüm bu garip şeyleri mideye indirirken, katılımcıların beşte biri (yüzde 21) köpek mamalarının arkasındaki içerik etiketini hiç okumadıklarını itiraf ediyor. Etiketi okuyanların da sadece yarısı (yüzde 56) yazılanların yarısına aşina olduğunu belirtiyor. Köpekleri için mama seçerken, köpeklerinin mamayı sevip sevmediği bir köpek sahibinin en çok dikkat ettiği konu olarak öne çıkıyor (yüzde 44). Bunu besin değeri (yüzde 36), tanınmış bir marka olup olmadığı (yüzde 36) ve fiyatı (yüzde 27) takip ediyor. Bununla birlikte, yüzde 45’i eğer fiyat bir faktör olmasaydı köpeklerini farklı bir mamayla besleyeceğini belirtiyor.
Köpeklerini daha sağlıklı bir diyete geçirmeye çalışan birçok katılımcı için engeller var. Yüzde 46’sı daha sağlıklı seçenekleri çok pahalı bulduğu için fiyat yine bir faktör olarak öne çıkıyor. Katılımcılar ayrıca köpeklerinin seçici bir yiyici olduğunu ve denedikleri diğer sağlıklı seçenekleri sevmediğini (yüzde 32) söylüyor.
KALP DOSTU YAPAY ZEKÂ
Araştırmacılar, köpeklerdeki kalp üfürümlerini doğru bir şekilde tespit etmek için yapay zekâ kullanmaya başladılar. Cambridge Üniversitesi’nden bir ekip, başlangıçta insanlar için tasarlanmış olan ancak köpeklerdeki üfürümleri de tespit edip derecelendirebilen bir algoritma geliştirdiklerini duyurdu.
Kalp üfürümleri, King Charles Spaniel gibi çok sayıda küçük ırkı etkileyebilen kalp hastalığının ana göstergelerinden birisi. Araştırmanın baş yazarı Dr. Andrew McDonald şunları söylüyor: “İnsanlarda kalp hastalığı büyük bir sağlık sorunudur, ancak köpeklerde bu daha da büyük bir sorundur. Bildiğimiz kadarıyla köpeklerde kalp seslerine ilişkin mevcut bir veritabanı bulunmuyor, bu nedenle işe insanlarda kalp seslerine ilişkin bir veritabanıyla başladık. Memeli kalpleri oldukça benzerdir ve işler ters gittiğinde benzer sinyaller verirler.”
Araştırma için Birleşik Krallık’taki dört uzman veteriner merkezinde rutin kalp muayenesinden geçirilen yaklaşık 800 köpek kullanıldı.
Bu köpeklere tam bir fizik muayenenin yanı sıra herhangi bir kalp üfürümünü derecelendirmek ve kalp hastalığını belirlemek için bir kardiyolog tarafından da kalp taraması yapıldı.
Kalp ritimleri elektronik bir stetoskop kullanılarak kaydedildi. Bunun şimdiye kadar köpek kalp seslerinden oluşan en büyük veri seti olduğuna inanılıyor.
İYİ ARKADAŞ OLABİLİRLER
Araştırmalara göre, evcil hayvanlarınızın kavga ediyor olmasının sebebi, onları birbirleriyle ilk tanıştırma şeklinizde yatıyor.
Dogs Trust, Generation Pup araştırmasının bir parçası olarak köpekler ve kediler arasındaki etkileşimi inceliyor.
Yeni çalışma, tanıştırma hızı ve yavru köpeğin yaşı gibi faktörlerin evdeki kedilere karşı davranışlarını etkileyebileceğini ortaya koyuyor.
Araştırma, evcil hayvan sahiplerinin yaklaşık beşte birinin (yüzde 20.1) yeni yavru köpeklerini mevcut kedileriyle hemen tanıştırdığını ve yüzde 18.9’unun bunu iki saatten kısa bir sürede yaptığını ortaya koyuyor.
Bununla birlikte, yavru köpekler ile kedilerin kademeli olarak tanıştırılması, anlaşmaları olasılığını önemli ölçüde artırıyor.
Bulgulara göre, kedilerle bir günden fazla bir süre içinde tanıştırılan yavru köpekler -özellikle de 12 haftadan küçük olanlar- daha sakin ve daha arkadaş canlısı oluyor. Bu da daha uyumlu bir ilişki kurulmasına yardımcı olabiliyor.
Veteriner, araştırmacı ve veteriner davranış uzmanı olan Dr. Rachel Casey, “İdeal bir dünyada yapmak isteyeceğiniz şey, kediyi kaçabileceği, köpeğin yolundan çekilebileceği bir durumda tutmaktır. Bu nedenle kedinin gidebileceği yüksek bir yer olabilir, böylece yavru köpek tarafından tehdit edildiğini hissetmez. Ve yavru köpeğe asıl öğretmeniz gereken şey, kedinin varlığında sakin olmaktır. Bu nedenle, herkesin oturduğu ve gerçekten sessiz olduğu bir zamanda ve yerde onları tanıştırmak istersiniz ve muhtemelen yavru köpeği bir ipte tutarsınız ve bir şeyle dikkatini dağıtırsınız, böylece bu tanıtımı kademeli olarak yaparsınız.”
OKUR FOTOSU
KARAMEL’İN BALKON KEYFİ
Okurumuz Kübra Çapanoğlu, şahane kedisinin fotoğrafını bize “Canım kızım Karamelim” notuyla iletmiş. Bu güzellikten sizi mahrum bırakamazdım. Okurumuza, ailesi ve Karamel’le birlikte upuzun, mutlu ve sağlıklı bir ömür diliyorum. Sizden de kedinizin köpeğinizin fotoğrafını bekliyorum.
NOT: Kediniz ya da köpeğinizin fotoğrafını #dünyagüzeli etiketiyle ve Hürriyet’ten bahsederek sosyal medyada paylaşın ya da sdemirel@hurriyet.com.tr adresine mail atın, seçip paylaşalım...
Paylaş