Paylaş
Galatasaray-Trabzonspor maçında sahneye Galatasaraylı Hamit Altıntop çıktı. Almanya’da doğmuş, büyümüş Hamit...
O, patlayıcı atan öfkeli taraftarlara formasındaki ay yıldızı gösterdi. “Hepimiz Türk değil miyiz? Neyi paylaşamıyoruz” diyordu.Hamit’in hareketi sağduyulu tüm futbolseverlerin isyanıydı. Haftalardır Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç da yüksek sesle itiraz ediyor futboldaki sevgisizliğe...
KILIÇ: BİRLİKTE TİCARET YAPANLAR YAN YANA MAÇ İZLEMİYOR
ARADIM Bakan Kılıç’la konuştum. “Ticarette beraberler, siyasette beraberler, hayatta beraberler, birbirlerinin senedine kefiller, davalarda birbirine şahitler, arkadaşlar akrabalar; tribünde, salonda, seyirde niye bir arada olmasınlar. Maalesef birbirimize yabancılaşıyoruz” dedi. İyi niyetli, önemli bir çıkış. Aslında Bakan Kılıç, futbol camiasına öncülük ediyor. Futbolun tüm aktörlerini göreve çağırıyor. Bunda da ısrarlı. Ancak maalesef ortada iç açıcı bir tablo da yok.
İNİESTA: ÖNCE KAYBETMEYİ VE RAKİBE SAYGIYI ÖĞRENDİM
KEŞKE futbola Barcelonalı Andres İniesta gibi bakabilsek. Euro 2012’de konuştuğum İniesta, “Bize altyapıda hocalarımız ilk önce bu işin bir oyun olduğunu, sonra da kaybetmeyi ve rakibe saygıyı öğretti. Sanırım bunu da iyi uyguluyoruz” demişti. Yanlış okumadınız Iniesta, önce kaybetmeyi öğrenmiş. Peki bizde nasıl? Kazanalım da nasıl olursa olsun...
Bakar mısınız ortalık toz duman... 2 haftadır gündemin birinci maddesi Meireles... Hakem Halis Özkahya’ya tükürdü mü tükürmedi mi? Velev ki tükürmedi? Tamam eğer Meireles, tükürmediyse hakem bunu raporuna nasıl yazar? Bunun bedelini hakem öder de, ya Meireles’in o anda kendinden geçmesine ne demeli? Takımını 10 kişi bırakan oyuncuyu var mı tartışan?
Tükürmedi ama yaptıkları bir futbolcuya yakışıyor mu? Peki, kulübü o hareketlerinden dolayı oyuncusuna ceza verecek mi?
Hadi onu bırakıyorum... Arda Turan’ın İspanya’da Fenerbahçe basketbol takımını ziyaret etmesine Galatasaraylıların ağır tepki göstermesi ne demek. Futbol tartışma programlarındaki üsluptan yakınan Fenerbahçe Yönetimi’nin kendi TV’sinde Galatasaray’la ilgili aynı dilden yayın yapması uygun mu sizce? Trabzonspor başkanı Sadri Şener işi gücü bırakıp Meireles’in dövmelerine laf ediyor.
Ne yazık ki, bizim böyle bir öfke damarımız var.
Arjantin başarıyor...
Aynı öfke Arjantin’de de var ama onlar maçlarını yarı yarıya taraftarın önünde oynuyorlar. Buenos Aires’te Independiente-Racing Club maçını yerinde izledim. İzlediğim maça deplasman takımı 30 bin taraftarıyla geldi 70 bin kişilik stada.
Bakan Suat Kılıç da bu tablonun ülkemizde sahnelenmesinin arayışında. Israrla bu konuda çağrı yapıyor. Ancak sorarım size bu çağrıya şimdiye kadar destek olan bir kulüp başkanı çıktı mı? Ben duymadım. Hatta Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, “Olmaz” dedi.
TOLSTOY: KİMSE KENDİNİ DEĞİŞTİRMEYİ DÜŞÜNMÜYOR
HERKES karşıya bakarsa bu iş çözülmez. Önce kendisine bakacak. Tolstoy der ki: “Herkes dünyayı değiştirmeyi düşünüyor da kimse kendini değiştirmeyi düşünmüyor.”
Geçenlerde bir toplantıda futbolun içinden birisi Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’a ne dese beğenirsiniz?
“Sayın Bakan, çıkartın bir yasa, biz ona göre hareket edelim.”
Beyler... Yüzyıllardır İngiltere Magna Carta ile yönetiliyor. Eloğlu yazılı bile olmayan bir anayasayla devleti yönetiyor. Biz ise, “Nasıl davranacağımızı ‘yasa’ ile belirleyin” diyoruz.
İşimiz çok zor...
Paylaş