Bir öneri

Serdar TURGUT
Haberin Devamı

Yıllardır toplumda büyük bir acıyı derinden yaşıyoruz.

Binlerce insanımız Güneydoğu'da şehit oldu.

Bir o kadarı, belki de daha fazlası yaralandı.

Bunlardan önemli bölümünde kalıcı sakatlıklar var.

Bu insanlarımızı zaman zaman hatırlıyoruz.

Ama insanoğlu biraz tuhaftır, unutkandır. Bu unutkanlığın kalplerin kötü olmasıyla, duyarsızlıkla da bir ilgisi yoktur.

Hayat temelde dramlarla, trajedilerle dolu. Her insan sonuçta kendisiyle, yakın çevresiyle daha ilgilidir.

Başkalarına olanlar bizi üzse de bunlar geçicidir. Egoizm biraz da insan tabiatında vardır ve her birey kendi kısıtlı çevresini en az zararla yaşatabilmek mücadelesi içinde boğulup gitmiştir.

* * *

Yine şehitler veriyoruz.

Bu gibi durumlarda televizyonlarda hep aynı sahneler var. İnsanın içini acıyla dolduran sahneler.

Bunlar bir kaç kez tekrarlanıyor sonra başka olaylara geçiliyor.

Bu tür haberlerin hemen sonrasında tamamen farklı, son derece keyif veren bir haberin konulması da olmayan bir şey değil.

Bazı yazarlar bunu eleştiriyorlar ama sonuçta da duyarlılıkların körelmesi gibi bir durumun var olduğu da kesin.

Ölen ölüyor, sakatlanan yaşamını sürdürmeye çalışıyor, hayat akıp gidiyor.

* * *

Yıllar önce yazdım. Bu gibi durumlarda şehit düşen insanların yakınlarının bakımını, sakatlanan genç insanlarımızla ilgilenilmesini diğer insanların iyiniyetine, alakasına bırakmamak gerekiyor.

Geçmişteki o yazılarda işin daha çok psikolojik yönüne değinmiş, şehit veren, sakatlanan insanlara psikolojik yardımın profesyonelce yapılmasını istemiştim.

Şimdi işin başka bir boyutuna gelmek istiyorum.

Tabii ki Türk Silahlı Kuvvetleri şehit veren ailelere, sakatlanan çocuklarına elinden gelen her türlü ilgiyi, yardımı esirgemiyor.

Ancak bu yeterli değil.

Özellikle sakatlanan gençlerimizi düşünerek söylüyorum bunu.

Gencecik yaşlarında bu vatan için kendilerini feda ettiler.

Ömür boyu acı içinde yaşamayı göze aldılar.

Türkiye özürü olan insanların yaşamını kolaylaştıran bir ülke henüz değil.

Bu konuda bilincimiz daha gelişmedi.

Bu gençlerin yaşam boyu ilgiye, yardıma ihtiyaçları olacak. Onları biz hatırlarız, kalbimizde yaşatıyoruz gibi sloganlar içimizi geçici olarak rahatlatmaktan başka bir işe yaramaz. Önemli olan kalıcı çözümler üretmektir.

* * *

Şunu öneriyorum. Nasıl ki Spor Toto, Loto, Milli Piyango gibi şans oyunlarından sekiz yıllık eğitim için kesinti yapılıyorsa.

Sakatlanan askerlerimiz, şehit veren aileler için de bir kesinti yapılmaya başlansın.

Bu konuda iki satırlık kanun değişikliği yeterlidir.

Kesintinin anlamını yüreğinde hissedecek her vatandaş bunun şans oyunlarına getireceği ek maliyete seve seve katlanır. Böylece bir para akışı sağlanacaktır.

Sonra da bütün bu gazilerimize çok yüksek düzeyde maaş bağlanmalıdır.

Bu insanların hayatlarını normal olarak sürdürebilmeleri ve yeniden yaşama dönebilmeleri için en azından aylık 600 milyon liraya ihtiyaçları vardır.

Bu para akışı bir an önce sağlanmalı ve bu kahramanlar toplumun kendilerini hiç bir zaman ihmal edemeyeceği bir konuma bir an önce ulaştırılmalıdırlar.

Yazarın Tüm Yazıları