Paylaş
Uluslararası hamburger devlerine alışveriş merkezlerinde cız-bız köftesiyle kafa tutarak sadece 6 yılda 1 şubeden 111 şubeye çıkan, Türkiye’deki köfte zincirlerinde en yakın rakiplerine şube sayısı, bin 900 personel ve 42.5 trilyon ciroyla açık ara fark atan, bu sezon mucizevi şekilde Süper Lig’e çıkan Akhisar Belediyespor’un ana sponsoru olan Ramiz Köfte şaşırtmaya devam edecek. Çok yakında Berlin, Paris, Barcelona ve Bükreş’te Akhisarlı Ramiz Köfte adını duyuracak. Türk dönerinin Avrupa’daki başarısı köfteci kardeşlerin dışa açılma kararında etkili oldu. Bunun için Avrupa’nın en popüler 10 şehrinde restoran zincirleri açma kararı aldılar. Köfteci kardeşlerin Avrupa’ya ilk çıkış yeri ise geçtiğimiz günlerde bir et fabrikası satın aldıkları Romanya olacak. Yaklaşık 17 ay sonra 1 Ocak 2014’te Romanya’nın Avrupa Birliği’ne tam üye olup dolaşımın serbest hale gelmesi bu kararda etkili oldu. Bu yılsonuna kadar Bükreş’te iki restoran açacak Ramiz Köfte daha sonra burada yapacağı köftelerini Avrupa’da açacağı restoranlara sevk etmeye başlayacak. Bir başka üretim noktası ise Fransa Lyon’da olacak. Bunun için orada et üretimi yapan bir Türk şirketiyle ortaklık anlaşmasına varılmış. Ramiz Köfte’nin sahipleri hepsi de üniversite diplomalı dört kardeşten Birtan Taşkınlar, “Artık ok yaydan çıktı. Babamızın anısını yaşatmak için hobi olarak başladığımız bu iş bizi önce ulusal marka yaptı, şimdi de uluslararası marka yapıyor” diyerek 82 yıl önce başlayan bir başarı hikayesini iki cümleyle özetliyor.
Limon kasası masalardan ünlülere
Hikaye, Balkan ve 1. Dünya Savaşı sonrası 1920’de Türklerin Anadolu’ya, Türkiye’deki Rumların Yunanistan ve Makedonya’ya göç etmeye zorlandığı yıllarda başlar. Ayaklarında bir çift terlik çorapları bile olmayan iki kardeş Ramiz ve Rasim, Makedonya’da Ohri Gölü yakınlarındaki Prilep’te yola çıkıp uzun maceralardan sonra kendilerini Akhisar’da bulur. Bu gençler Akhisar’da kendilerine yapacak iş ararken memleketinde çok yaygın olan sokak köftecilerinin işini yapmayı akıl eder. Böylece sonraları ünlü bir marka olacak Köfteci Ramiz’in temelleri atılır. Birkaç limon kasasının iskemle ve masa olarak kullanıldığı salaş bir yerde, pide üzerinde servis edilen köfteler zamanla o kadar sevilir ki Köfteci Ramiz’in adı Akhisar sınırlarının dışına taşar. Hatta o dönenin ünlülerinin uğrak yeri olur. Halikarnas Balıkçısı yazar Cevat Şakir ve Azra Erhat’ın İstanbul-Bodrum yolculuklarında Ramiz Usta’nın köfteci dükkânında mola vermek alışkanlık haline gelir. Zamanla yazar, çizer, sanatçılar başta olmak üzere Bodrum ve diğer tatil beldelerine yapılan seyahatlerde Ramiz’de köfte yemek adeta moda haline gelir. Sanat güneşi Zeki Müren, Türk filmlerinin şişman kahramanı Necdet Tosun, Cahit Irgat, Salih Tozan derken Ramiz’in ünü iyice yayılır.
Mühendis kardeş önlüğü takınca
Eğitime büyük önem veren Ramiz bütün çocuklarını okutup üniversite mezunu yapmıştı. Abla Birsen dişhekimi, Bircan jeofizik mühendisi, Birol ve Birtan avukat, Bülent ise işletme fakültesi mezunu olarak hayatlarını sürdürmekteydi. Ama henüz 60 yaşında iken baba Ramiz’in ani ölümü beş kardeşte büyük bir üzüntü yaratır. Jeofizik mühendisi Bircan, babalarının anısını yaşatmak için önlüğü takıp ocağın başına geçer. Artık Köfteci Ramiz’in ocağı hiç sönmeyecektir. Hatta öyle canlanacaktır ki, diğer kardeşler de işlerini güçlerini bırakıp ocağa geri döner. Birtan Taşkınlar, “Abimiz Bircan’ın öncülüğünde, sırf aniden ölen babamızın ismi yaşasın diye tamamen amatör bir ruhla bu işe soyunduk. Ben Akhisar’ın tanınmış bir avukatıydım. Eşim öğretmen. Ekonomik olarak hiçbir ihtiyacımız yoktu. Ev, yazlık, araba... Gül gibi geçinip gidiyorduk. Ama ok yaydan çıktı artık. Akhisar gibi bir yerden ulusal bir marka çıkardık, şimdi uluslararası marka oluyoruz” diyor.
Viraj sonundaki lokantadan 111 şubeye
Köfteci Ramiz’in esas yükselişi, 2000’de, zor bir yolculukla virajları aşarak gelen araçları Akhisar girişinde karşılayan restoranın açılmasıyla başlar. Mola için duranlar köfteden ot çeşitlerine, Rumeli ve Ege mutfağının nefis lezzetleriyle karşılaşınca bütün yorgunluklarını unuturlar. Artık yolculuk planları Akhisar’da mola verecek şekilde yapılmaya başlanır. Zamanla müşteriler, “Neden hep biz sizin ağınıza geliyoruz. Siz İstanbul’a gelsenize” diye ısrar eder ve ilk şube 2006’da Levent Çarşı’da açılır. Sonra isim, marka ve konseptin verildiği bayilik sistemi oluşur. İstanbul’daki hemen bütün alışveriş merkezlerinde yer alarak toplam 67 şubeye ulaşılır. İzmir, Denizli, Antalya, Ankara, Bursa, derken; Akhiar’da birkaç gün önce açılan Ramiz Park’la birlikte 24 ayrı ilde toplam 111 şubeye ulaşılır. Bugün Türkiye’de köfte sektöründe 111 şubesi, bin 900 kişiye ulaşan personel sayısı gibi kriterlerle Ramiz Köfte en yakın rakiplerinin bile açık ara önüne geçmiş durumda. Şirketin 2011 cirosu ise 42 milyon 500 bin TL’yi bulmuş.
Günde 5 ton köfte
Ramiz’in 24 vilayette 111 şubede servis edilen köftelerinin hepsi Akhisar’da üretiliyor. İstanbul, Antalya, Ankara’ya 4 ile 5 saatte ulaştırılabilen köfteler her sabah bayilerin kapılarına teslim ediliyor. Birtan Taşkınlar, “Başarımızın püf noktalarından biri lojistik. Şoklayıp dondurmadan, içine hiçbir katkı maddesi koymadan günde 4-5 ton sevkiyat yapıyoruz. Bir köfte tam 22 gram. Yani günde ortalama 250 bin köfte sevkiyatı yapıyoruz” diyor. Köfteler Akhisar Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 4 bin metrekaresi kapalı 10 bin metrekare alana kurulu köfte fabrikasında yapılıyor. Karkas olarak alınan et kemiklerinden sıyrıldıktan sonra kıyma haline getiriliyor, form makinelerinde son şeklini alarak sevkiyata hazır hale geliyor.
İyi köftenin sırrı
İyi köftenin sırrı önce etin temin edildiği yerden başlıyor. Balıkesir yöresinde İvrindi, Sındırgı, Bigadiç, Susurluk, Bilecik, Bozöyük et temini yapılan yerler. Göller yöresi ile Aydın Çine civarından da et alınıyor. Üretimden sorumlu Bircan Taşkınlar, ”Frigorifik kamyonlar kapımıza karkas etleri getirdiğinde ben ve veterinerlerimiz teker teker seçim yaparız. Rengini beğenmediğimiz etleri almayız. Etin rengi pembe ve parlak olmalı” diyor. Et kıyma haline geldikten sonra 1 kiloya yüzde 2 oranında soğan, soğan miktarının yarısı kadar da tuz konuyor. Soğan beyaz soğan, tuz ise kaya tuzu da denilen kaba tuz. İşte Ramiz Köfte’nin sırrı bu. “Başka hiçbir katkı maddesi konmadan köfte bu şekilde yapılınca müşteri etin tadını alıyor” diyor Birtan Taşkınlar. Daha sonra Makedonya usulü tereyağda kızarmış pide üzerinde cızbız köfte servis ediliyor. Ardından yine Makedonya usulü tulumba tatlısı servis edilince yemeğin tadı müşterilerin damaklarında kalıyor.
Romanya’da et fabrikası aldı
Köfteci kardeşler Avrupa haritasını açıp 10 şehir belirlemiş. Aralarında Paris, Berlin, Roma Barcelona var. Birtan Taşkınlar, ”Türk dönerini Avrupa ağız tadıyla severek yiyor. Akhisar köftesini neden yemesindüşüncesiyle uluslarası zincir olmaya karar verdik” diyor. İlk adım ise Romanya’da, Hataylı bir Türk iş adamının Macaristan sınırında kurduğu çok yeni bir et fabrikasını satın almakla atılmış. 1 milyon Euro’luk yatırımla kısa bir süre önce tamamlanan satın alma işlemleriyle içerideki çalışanlarından sekreterine ve kapıdaki bekçisine bütün fabrika Ramiz Köfte’nin üzerine geçmiş. Zaman içerisinde bu yatırımın tutarı 5 milyon Euro’ya kadar çıkacak. Fabrikanın ürünleri 2012 sonuna kadar Bükreş’te açılacak iki restoranda satışa sunulacak. Ardından 1 Ocak 2014’te Romanya AB’nin tam üyesi olup sınırlar kalkınca önce Türklerin yoğun olduğu Berlin’de yeni şubeler açılacak. Romanya-Macaristan sınırındaki fabrikadan Ramiz köfteler Avrupa’ya yayılmaya başlayacak. Bir başka sürpriz ise Fransa Lyon’dan gelecek. Burada Türk dönercilerine et temin eden bir Türk şirketiyle ortak köfte üretimi için anlaşmaya varılmış. Böylece Paris’e, Barcelona’ya köfte sevkiyatı çok daha kolay hale gelecek.
Paylaş