Paylaş
BUHAR gücünün sanayiye uygulanmasıyla birinci sanayi devrimi başlamıştı. Ardından, çelik üretim yöntemlerinin geliştirildiği, elektrik, içten patlamalı motorlar, Atlantik ötesi telgraf, radyo vs gibi buluşların ortaya çıktığı ikinci sanayi devrimi yaşandı. II. Dünya Savaşı’ndan sonra ise nükleer enerji, sentetik mallar, bilgisayar teknolojisi, mikroelektronik teknoloji fiber optikler ve telekomünikasyon, biyogenetikler, biyotarım, lazer gibi buluşların olduğu üçüncü sanayi devrimi başladı.
Şimdi de üçüncü sanayi devriminde yeni bir aşamaya geliyoruz. Kısa bir süre önce Başkan Obama’nın da sanayide devrim olarak nitelendirdiği üç boyutlu baskı yapabilen yazıcılardan söz ediyorum. Nasıl bilgisayarlar ve cep telefonları dünyamızı değiştirdiyse üç boyutlu yazıcılar da zaman içerisinde alışagelmiş üretim biçimlerini, ekonomik ve sosyal dengeleri değiştirebilecek boyutlara ulaşabilir.
Üç boyutlu yazıcı ile örneğin bir otomobil parçasının tasarımını yapıp ,üç boyutlu baskısıyla modelini çıkartıp sizin için en uygun yerde üretimini yaptırabilirsiniz. En basit anlatımıyla üç boyutlu yazıcı, laser printerdaki mürekkeple kağıt üzerine bir şeyin kopyasını çıkarma değil. Buna karşılık 3D yazıcıların haznesine mürekkep yerine tasarımı yapılan ürünün hammaddesinin konularak prototipini yapabilen makineler. Bu hammadde üretilecek malın malzemesine göre termoplastik de olabilir, metal ve bakır parçaları da... Burada kullanılan hammaddenin klasik sistemde kullanılanın sadece onda biri kadar olduğunu söylersek olayın ekonomik boyutları daha iyi anlaşılır.
Halen özellikle küçük işletmeler ve kişilerin tasarımları yaptıkları ürünlerin önce modelini yapıp sonra da seri üretimine geçmeleri çok zor. Genellikle çok büyük ve uluslararası şirketler bu işi yapıyor. Ama üç boyutlu yazıcıların yaygınlaşmasıyla bu sorun ortadan kalkıyor. Artık evde bile yapılan müthiş tasarımların dünyanın neresinde olursa olsun seri üretimi mümkün olacak.
Aslında üç boyutlu baskı yapan yazıcılar sanayide uzun yıllardan beri var. Ama fiyatları 100 bin dolarla 1 milyon dolar arasında değiştiği ve sistem tam oturmadığı için yaygın değildi. Şimdi ise 15 bin dolara kadar düştü. Ev tipi olanların fiyatları ise bin dolara kadar geriledi.
İzmir’in dört bir yanındaki organize sanayi bölgelerindeki yüzlerce fabrika on binlerce kişinin ekmek kapısı. Türkiye’de en fazla KOBi, İzmir’de var. Üç boyutlu baskı özellikle bu tür işletmeler için parlak bir gelecek yaratacak. Bir süre sonra dünyanın herhangi bir yerinden üretim için İzmir’e siparişler yağmaya başlayabilir. Yerli tasarımcılar çok daha kolay modeller yapabilecekleri için hem yeni inovatif ürünlerin sayısı artacak hem de bu ürünler İzmir gibi KOBİ zengini şehirlerde üretilecek.
Çağımızda bazı şeyler göz açıp kapayıncaya “Ne oluyoruz?” deyinceye kadar olup bitiyor.
Üçüncü sanayi devrimini çok yakından takip etmek İzmirli sanayici, çalışanlar ve yeni girişimciler için kaçınılmaz bir zorunluluk.
20 bin böbrek aranıyor
Ateş düştüğü yeri yakar. Organ bağışının önemini bir hasta yakını olmadan anlamak mümkün değil. Ege Giyim Sanayicileri Derneği’nden konuyla ilgili bir toplantı için davet gelmeseydi Türkiye’de ne kadar çok hastanın organ beklediğinin farkına varmayacaktım.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de 2012 itibariyle tam 20 bin hasta böbrek, 2 bin hasta karaciğer ve 300 hasta kalp nakli için sırada bekliyormuş. Bunlar gerçekten çok yüksek rakamlar.
Gönül keşke hiç olmasa diyor ama ülkemizde trafik kazalarında yılda ortalama 6 bin kişi yaşamını kaybediyor. Bu çok yüksek bir rakam. Eğer organ bağışı konusunda yeterli bilince sahip olsak, hiç olmadık bir zamanda hepimizin başına gelebilecek bir felaketin acısını bir parça olsun azaltmak mümkün olabilir. Bir yakınımızın yaşamı sonlanırken bir başkasına hayat vereceğini bilmek bile acının azalmasında önemli rol oynar.
Türkiye Moda ve Hazır Giyim Federasyonu ile Ege Giyim Sanayicileri Derneği sosyal sorumluluk projesi olarak bu konuyu ele alarak Türkiye Organ Nakli Kuruluşları Koordinasyonu Derneği’yle ortaklaşa kampanya başlatmış. Umarım dün İzmir’de tanıtım toplantısı yapılan “Can Dostu Organ Bağışına Evet Platformu” bu konuda hepimizin bilinçlenmesine katkıda bulunur.
Başımıza bir kaza gelmeden organlarımızı nereye ve nasıl bağışlayacağımız öğrenmek bile büyük bir adım.
Paylaş