Paylaş
Seferihisar’da 300 ağaçlık zeytinliği olan bir dostum, “2 yıl önceki hasatta 1.5 ton zeytin toplanmıştık. Bu sene ‘var yılı’ ama sadece 50-60 kilo zeytin var. Son hasadın neredeyse 30’da biri” diye dert yandı.
Yıllardan beri ilk defa böyle bir şey başlarına gelmiş.
Nedeni tabi ki iklim krizi.
Şiddetli yağışlar tam çiçeklendikleri zamanda ağaçları yakalayıp büyük zarar vermiş.
Hemen ardından gelen yüksek ısı dalgaları da yağıştan kurtulabilen çiçekleri yakınca normalde 5-10-20 kilo, hatta bazıları 40-50 kilo zeytin verebilecek ağaçlar bu yıl meyvesiz kalmış.
Ürün iyi olmayınca çiftçinin umudu hep bir sonraki yıla kalır.
Ama Ayvalık’ta yapılan iklim değişikliğinin zeytine etkisi konulu panelde bilim insanlarının yaptıkları açıklamalar gelecek yıllar için umut değil, karamsarlık vaat ediyor.
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Araştırma Merkezi öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, “Daha sıcak ve kurak iklim gelecek. Zeytin rekoltesi ve üretimin yapıldığı coğrafya değişecek. Sıcaklığın arttığı bölgelerde zeytin azalacak. Üretim güney bölgelerden daha serin olan kuzey bölgelere yönelecek” diyor.
ZEYTİN GİDECEK TROPİKAL GELECEK
Zeytinin iklim değişikliğinden en çok etkilenecek ürün olduğunu belirten Bornova Zeytincilik Araştırma Enstitüsü’nden yüksek ziraat mühendisi Dr. Ayça Akça Uçkun ise, “Türkiye’de yakın gelecekte belki de tropikal türler üretilecek. Zeytin üretimi kuzeylere doğru çıkacak” diye konuşuyor.
Balıkesir Üniversitesi Edremit Meslek Yüksekokulu Zeytincilik Programı Öğretim Üyesi Dr. Mücahit Kıvrak hasadın olduğu dönemin soğuk olması gerektiğini söylüyor.
Geçen yıl zeytinyağının soğuklayamadığını, bu nedenle de zeytin ağacının yeterince ürün vermediğini belirten Dr. Kıvrak, “Zeytinde 1000 saatten fazla soğuklama süresine ihtiyacımız var. Bu süre geçen sene hiç tutmadı. Sürgünlerin uzayıp gelişmesi için akşamları soğuk ve serin olması gerek” diyor.
Görüldüğü gibi küresel ısınmanın önü alınamazsa Ege gelecekte zeytin ağaçlarını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya.
Soma, Gökova kapanacak
KÖMÜRDEN elektrik üreten termik santral en fazla Ege Bölgesi’nde var.
Manisa’ya bağlı Soma, Kütahya’daki Seyitömer, Tunçbilek, Muğla’ya bağlı Yatağan, Milas’taki Kemerköy ve Gökova’daki Yeniköy olmak üzere toplam 6 santral.
Ayrıca 18 Mart Çan Santrali de Ege’nin hemen yanı başında.
Geçen hafta İskoçya’daki iklim zirvesinde küresel ısınmanın baş sorumlusu olan kömürden elektrik üretiminin durdurulması kararı alındı.
Zengin ülkelerin 2030, diğerlerinin 2040 yılına kadar bu karara uyması istendi.
İtiraz edenler olsa bile 70 ülke hemen kararı imzaladı.
Felaket kapıya dayandığı için kısa zamanda bütün ülkelerin bu karara uyacağını düşünüyorum.
Termik santraller Soma gibi yerlerde ilçe ekonomisinin lokomotif gücüdür.
Kapanmaları binlerce kişiye işsiz bırakacak.
Bu işçilerin harcamalarıyla yaşayan lokantadan manifaturacıya esnaf da müşterisiz kalacak.
Santraller 20 yıl sonra kapandığında bu bölgeleri ayakta tutacak yatırım planları hemen başlamalı.
Paylaş