Paylaş
GEÇEN hafta sonu Meclis’te vekiller yumruklaşıp tekmelerin havada uçtuğu saatlerde İstanbul’da ilginç bir sohbet yapıyordum. Bir İzmirli, Bornova Anadolu Lisesi mezunu Zehra Güngör Sanyer’in Uluslararası Halkla İlişkiler Birliği’nin (IPRA) Dünya Başkanlığı’nı üstlendiği devir teslim töreni vardı. Masa komşum Suudi Arabistan’dandı.
Arap yönetici, ülkesinde müslümanlığın Türkiye’deki modern uygulamalarına duyulan hayranlığı anlatıyor, o anlattıkça bizdeki kraldan çok kralcılar aklıma geliyordu. Meclis’te kavga döğüş demokrasiyi rafa kaldıracak tasarılar kanunlaştırılmaya çalışılırken, Arap halkının Cumhuriyet Türkiye’sindeki müslümanlığı örnek almaya çalıştığını anlatıyordu Faysal.
Başta Suudi Arabistan olmak üzere, Arap ülkelerinin Türkiye’deki müslümanlık uygulamalarını beğenmediği söylenir ya... Masa komşumun anlattıklarından onların da koca bir balon olduğu anlaşılıyordu. Her gün 1 milyar dolarlık petrol üretip satan dünyanın en büyük petrol üreticilerinden Saudi Aramco’nun müdürlerinden olan Faysal, “Aslında Arabistan’da halk aşırı dindar değil. Kraliyet ailesi hiç değil. Zaten yurtdışına çıktıklarında kılık kıyafetlerine baktığınızda bunu görürsünüz. Ancak ülke yönetimine hakim katı dinci bir bürokrasi kademesi var. Katı kuralları dayatanlar onlar. Halkın cahil ve gelir düzeyi düşük kesimleri bunların yönetiminde. Kraliyet ailesi devlet yönetiminde ihtiyacı olduğu için uygulamalarına fazla ses çıkarmıyor” diyor.
Ancak hiçbir şey uzaktan görüldüğü gibi değil. Şeriat rejiminin en katı uygulandığı Suudi Arabistan’da içten içe günlük hayatta değişimler başlamış. Bazı kentlerde kadınların otomobil kullanmaya başlaması buna bir örnek. Dünyadaki değişimle birlikte ülkesindeki değişimin de hızlanacağını düşünüyor Suudi Arabistanlı yönetici.
Çağdışı kafalara uyarı
GÜNDE 1 milyar dolardan Suudi Arabistan’ın yıllık petrol geliri 360 milyar dolar. Nüfusu ise 24 milyon. Zenginlikse zenginlik. Ama yetmiyor. Halk zenginlikten pay almak için peçenin altında kalmaya devam edeyim demiyor. Nefes almak istiyor ve bunun için hem müslüman, hem başarılı Türkiye’yi örnek gösteriyor.
Hazırladıkları yasa tasarıyla bizi çağdışı rejimlerin sularına taşımak isteyenler önce oralarda neler olup bittiğine iyice baksın. Sonra Gezi olaylarında olduğu gibi insanlar “Yeter be” diye sokaklara dökülünce hala dış güçler kışkırtıyor sanıp çırpındıkça batarlar.
Paylaş