Paylaş
Tam 100 yıl sonra yine aynı gün 17 Şubat 2023’te, İkinci Yüzyıl İzmir İktisat Kongresi toplanacak.
Atatürk gerçek zaferin ancak ekonomik zaferle tamamlanabileceğini biliyordu. O nedenle daha Cumhuriyet ilan edilmeden yeni devletin ekonomik stratejilerini tartışmak üzere çiftçi, tüccar, sanayici ve işçileri temsil eden 1135 delegeyi İzmir’de topladı. Bu toplantılarda, hammaddesi yurt içinde yetiştirilebilen sanayi dalları kurulması, el işçiliği ve küçük imalattan fabrikaya geçilmesi, özel sektörün yapamadığı girişimlerin devlet öncülüğünde yapılması, kapitülasyonlara son gibi bir dizi karar alındı. Türkiye’yi bugün dünyanın büyük ekonomileri arasına sokan alt yapı böyle oluştu. Demir çelikten, Sümerbank basma fabrikalarına birçok yatırım Kongre’de alınan kararların sonucuydu.
YENİ DÜNYA DÜZENİ
İkinci Yüzyıl İzmir İktisat Kongresi de sıkıntılı bir dönemde toplanacak. Dünya çok kritik bir dönemden geçiyor. Üzerine toz kondurulmayan serbest piyasa sistemi sorgulanıyor. Kapitalizm ve küreselleşme uygulamalarının yarattığı gelir eşitsizliği büyük sermayede bile endişe yaratıyor. Türkiye Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin 2022 Haziran ayındaki Yüksek İstişare Kurulu’nda bazı tespitler ve sorular ortaya koyuldu. Herhalde İkinci Yüzyıl İzmir İktisat Kongresi’nde de böyle soruların cevabı aranacaktır. Her biri ayrı önemdeki bu tespit ve sorulardan bazıları şunlar:
* Dünyada bir dönem sona erdi. Ama yerine geçenin ne olduğu netleşmedi. Bizden kaynaklanan belirsizlikler ile yeni dünya düzenine ilişkin belirsizlikler iç içe giriyor.
* Soğuk savaş sonrası düzen bozuluyor. Gelişmeler sonucunda yeni bir soğuk savaş dönemine mi girilecek?
* Öyleyse, kendimizi nasıl konumlandıracağız?
* Çin başarılı olur mu?
* İki bloklu bir küreselleşme dönemine girilirse dünya ekonomisi yeniden şekillenecek. Tek kutuplu bir dünyada hızlı büyümüş bir Çin’in iki kutuplu dünyada başarılı olup olmayacağını bilmiyoruz.
* Gelecekte küreselleşmenin nasıl olacağı ülkelerin ekonomi politikası tercihlerini şekillendirecek. Hangi ticaret bloğu içinde yer alacağımız, neyi nasıl üreteceğimiz daha da önemli hale gelecek.
* İklim krizi ile mücadele perspektifi belirleyici olacak.
* İkinci dünya savaşı sonrasının piyasa mekanizmasının üstünlüğü sorgulama dışı tutulur olmuştu. Ancak bu modelde uygulamada aksaklıklarla karşılaşıldı. Önce 2008 krizi, sonra pandemi, şimdi de Ukrayna işgali devlet ve piyasa arasındaki dengenin yeniden düşünülmesi gerektiğini gösterdi.
* Piyasa mekanizmasının çözemediği gelir adaletsizliği, dünyada sağ popülist dalganın yükselmesi, mülteci akını, yetersiz refah artışı, orta sınıfın erimesi dünyanın önemli problemleri arasına girdi.
* Enflasyon gelir adaletsizliğini daha da artıracak. Kendi hesabına çalışanların ve ücretlilerin gelirlerindeki gerilemenin nasıl düzeltileceği toplumsal barış için cevaplandırılması gereken bir soru.
Görüldüğü gibi 100 yıl sonra İzmir İktisat Kongresi hem Türkiye hem de dünya için soru işaretleriyle dolu bir dönemde toplanacak. Buralarda önerilecek stratejiler 100 yıl sonrasının Türkiye’sinin ve İzmir’in kaderini etkileyebilir.
Paylaş