Paylaş
- Dünya çip krizinin en büyük etkilerini pandemiden hemen sonra hissetmeye başladı. Salgın önlemleri, yangın ve doğal afetler gibi nedenlerle çip üreticilerinin üretiminde yaşanan aksamalar, etkileri halen süren çip krizine neden oldu.
- Bu üreticilerin genellikle Uzak Doğu’da toplanması tedarik zincirini kırdı. 2021’de dünya genelinde 10.5 milyon aracın, 2022’de ise 4.5 milyon aracın üretilememesine neden olan krizin, bu yıl yaklaşık 3 milyon adet aracı etkileyeceği tahmin ediliyor.
- Bu kriz bitmeden Rusya-Ukrayna savaşı patlak verdi. Hammadde fiyatları fırladı. Otomotiv sektörü için önemli olan hammaddelerin birçoğu bu iki ülkede üretildiği için başka bir kriz doğdu.
- Özellikle Ukrayna’da kablo demeti yatırımları bulunan Alman üreticiler büyük yara aldı. Hem savaş hem de Çin’in ağır karantina önlemleriyle çipin yanına birçok parçayı etkileyen tedarik krizi de eklendi.
Yetmedi lojistik krizi başladı. Çip bulabilen bu kez otomobilleri taşıyacak şoför bulamadı. Çünkü, Avrupa’da TIR şoförlüğü özellikle enflasyondan sonra giderek cazibesini yitiren bir meslek haline geldi. Üstelik şoförlerin önemli bir kısmı Ukraynalı olduğu için aksaklıklar arttı.
Peki bu süreçte otomotiv devleri ne yaptı derseniz?
Onları da ele alalım...
- Otomotiv sektörü bu gelişmelerden dersler çıkardı. Çip için teknoloji şirketleriyle anlaşıp yatırımları ABD ve Avrupa’ya çekti.
- Yine kritik tedarik parçaları için de yön Uzakdoğu’dan Türkiye gibi yakın ülkelere kaydı.
- Elektrikli araçlarda kritik olan bataryalar için de aynı şekilde yakın bölgelere fabrikalar kurulmaya başlandı.
“Bu yatırımlar ne zaman hayata geçecek, çip vs ne zaman bulunur olacak” derseniz işin uzmanları 2025’i işaret ediyor.
Ülkemizdeki duruma da bir bakalım...
Türkiye’de özellikle yılbaşından bu yana araç bulma sorunu yeniden herkesin konuştuğu bir konu. Ancak ne çip ne de tedarik krizi eski şiddetinde. Ocak ve şubat aylarında satışlar rekor da kırdı. Çünkü bu satışlar büyük oranda geçen senenin bekleyen siparişleriydi, yani ertelenen talepti. Sadece teslimatlar yapıldı. Aslında satış rakamlarına göre gelen araç sayısına bakıldığında Türkiye ortalamasının üzerinde aylık bazda araç geldiğini ve satıldığını görüyoruz. Yine de talep o kadar büyük ki araç bulmak yeniden mucize haline geldi.
Talep neden büyük?
- 1.5 yıldır biriken şirket aracı ve kişisel araç talebi. Uzmanlara göre bu talep ortalama 1 milyon araç anlamına geliyor.
- Engelli limitinin artırılması sonucunda yıl başından bu yana engelliler hızla araçlarını değiştirmeye çalışıyor.
- Negatif faiz ortamı nedeniyle otomobil halen çok önemli bir yatırım aracı olarak görülüyor.
- Fiyatların artacağına yönelik spekülasyonlar “Bir an önce aracımı alayım” düşüncesini tetikliyor.
Bundan sonra ne olur?
Hürriyet’in otomotiv editörü Taylan Özgür Dil’e sordum. Araç almak için kuyruklar sürecek mi? Yakın gelecekte arz talebi karşılamaya yetecek mi? İşte Taylan’ın yorumu:
“Geçtiğimiz yılın sonunda bayilerde az da olsa sıfır araç bulmak mümkündü. Ancak, 2023 başından itibaren araç bulma maratonu yeniden başladı. Halbuki gelen araç sayısı da son 10 yıllık ortalamaların üzerinde. Ancak, hızla büyüyen talep karşısında istenildiği zaman araç bulmak kolay olmayacak. Ben mayıs ayının ortasına yani seçimlere kadar yüksek talebin hız kesmeyeceğini ve araç bulmanın bir sorun olmaya devam edeceğini düşünüyorum. Seçimlerden sonra talepteki yavaşlamaya bağlı olarak ‘bulunurluk’ sorunu biraz daha azalacaktır. Yılın ikinci yarısında ise tablonun daha görünür, otomobil bulmanın bu döneme göre daha iyi olacağını tahmin ediyorum.”
ARAÇ KRİZİNE ÇÖZÜM MARKETTEN
Bu da oldu... Geçtiğimiz günlerde karavan ve tekne satan A101 şimdi de bir elektrikli aracı satışa çıkardığını duyurdu. A101’in ucuzluk afişine koyduğu bilgilere göre Volta markasının EV1 modeli A101 şubelerinde peşin 119 bin 990 TL’den satılacak. Taksitli almak isteyenler için ise satış fiyatı 128 bin 390 TL olarak belirlenmiş. Araç 45 km/h azami hıza sahip. Aracın geri görüş kamerası, sesli uyarı sistemi, açılır tavan, açılabilir arka camı ve ısıtma sistemi özellikleri bulunuyor. Volta EV1’in USB müzik çalar ve Bluetooth özelliği mevcut. Aynı zamanda EV1’in USB müzik çalar bölümünden telefonunuzu da şarj edebiliyorsunuz.
Aracın üreticisi tarafından verilen bilgilere göre otomobil tek şarjda 63 km kadar gidebiliyor. Volta EV1’in ortalama şarj süresinin ise 7-8 saat olduğu belirtiliyor. 72V 58 AH batarya kapasitesi bulunan otomobili hem evinizden hem de halka açık istasyonlardan şarj edebiliyorsunuz. Araçla ilgili test videolarını izledim. Isıtma sistemini açtığınızda menzili azalıyor. Ayrıca soğuk havalarda da sıcak havalara göre daha hızlı pil tükettiği söyleniyor. Sahil bölgelerinde, yazlıklarda iş görür gibi duruyor. Ne dersiniz bu araç yokluğuna yerli sermayeli küçük elektrikli araçlar çare olur mu?
Paylaş