Paylaş
KORONAVİRÜS salgını ile birlikte hayatımızın baş aktörlerinden biri maske oldu. Devlet yetkilileri, sağlık kurulları vatandaşı mutlaka maske takması için uyarıyor. Kamu spotları, yerel yönetim anonsları sosyal mesafenin yanı sıra maskenin hayatımızı kurtaracağını vurgulayıp duruyor. Peki ama taktığımız maskeleri ne kadar sorguluyoruz? Piyasada tanesi 20 kuruştan başlayıp tavan fiyat olan 1 TL’ye kadar binlerce çeşit maske var. Eczaneyi, medikal mağazaları, marketleri geçtim artık kuruyemişçiler de bile maske satılıyor. Ucuzluk mağazaları, güzellik merkezleri, vitamin takviyecileri aklınıza kim gelirse çeşit çeşit maske rafları süslüyor. Düz beyazı, siyahı, çok renklisi, desenlisi, yıkanırı yıkanmazı iste isteyebildiğin kadar. Çeşit çok satıcı çok ama maskenin hangisine güvenilir hangisine güvenilmez nasıl anlayacağız?
PİYASADA MASKE ARAŞTIRMASI YAPTIK
Burada değinmek istediğim nokta tanesi 1 TL’ye satılan maske ile 20 kuruşa ya da 50 kuruşa satılan maske arasında ne fark var? 1 TL’lik maske daha çok koruyor da, 50 kuruşluk maske daha mı az koruyor? Hangisini almak mantıklı? Denetimler yeterli mi, piyasadaki maskeler tebliğlere uygun üretilmiş ve vatandaşa ulaşıyor mu? Tüm bu soruların cevaplarını bulmak için piyasada araştırma yaptık. Büyük küçük marketlere, bakkallara, güzellik merkezlerine, makyaj malzemesi satıcılarına, kuruyemişçilere, eczanelere, medikallere girip satıştaki maskeleri sorguladık.
BU MASKE ÜTS’YE KAYITLI DEĞİL!
Bunu da cep telefonlarına indirilen Ürün Takip Sistemi (ÜTS) isimli uygulama ile yaptık. Çünkü Türkiye’de satışa çıkan tüm maskelerin ÜTS’ye kayıt olması gerekiyor. ÜTS maskenin tebliğle istenen tüm özellikleri taşıdığını yani sağlık açısından uygun olduğu gösteriyor. Ne yazık ki eczane, medikal ve büyük marketlerin bir bölümü dışında satışa çıkarılan birçok maskenin ÜTS’ye kayıtlı olmadığını gördük. İşte bu noktada denetimlerin arttırılması ve ÜTS’de kayıtlı olmayan yani gerekli izinler alınmadan üretilen maskelerin satışının engellenmesi şart gözüküyor. Virüsle mücadelede en önemli silahımız olan maskelerin hızla mercek altına alınması gerekiyor. Salgınla mücadele etmek için bu kadar uğraşırken, titizlik gösterirken, merdivenaltı üretim yapan, vatandaşın sağlığını tehlikeye atan üreticiler ve ithalatçılar için sert tedbirler alınmalı.
KİM DENETLİYOR?
Konuyla ilgili görüşüne başvurduğum bazı medikal ve eczanelerin önemli bir iddiasını da buradan paylaşmamda yarar olduğunu düşünüyorum. Eczane ve medikaller Sağlık Bakanlığı denetimi altında. İl Sağlık Müdürlükleri tarafından sık sık denetleniyor ve sattıkları maskelerin uygun olup olmadığına bakılıyor. Ancak eczane ve medikaller dışındaki satış noktaları Sağlık Bakanlığı dolayısıyla il sağlık müdürlüklerinin alanına girmiyor. Bu yüzden de uygun maske satış satmadıkları onlar tarafından denetlenmiyor. Bu noktada eczane ve medikaller dışındaki noktalarda satılan maskelerin denetiminin tekrar ele alınması gerekiyor.
10 maddede kaliteli ve koruyuculuğu yüksek bir maske nasıl anlaşılır
1)Yüksek fiyatlı olan daha çok korur düşüncesi yanlış. İlk kriteriniz fiyat olmamalı. Ya da düşük fiyatlı diye maske almayın.
2)Maskenin içinde filtre olup olmadığına dikkat edilmeli.
3)Maske alırken CE belgesinin olduğuna emin olun. Bu belgeyi alanlar laboratuvarlarda test edildiği anlamına geliyor.
4)Maskenin burun kısmında tel olanları tercih edin. Böylece burun kısmını kapatmak daha kolay olacaktır.
5)Maske alırken ürünleri profesyonel dağıtıcılardan almaya özen gösterin.
6)Maskenin bağlantı yerlerinde dikiş olmaması gerekiyor. Dikiş yerleri bakterilerin üremesine neden olabilir.
7)Ürün Takip Sistemi’ne (ÜTS) kayıtlı ürünler alınmalı. Medikal firmalarının sattıkları ürünler ÜTS’ye kayıtlı olmak zorundadır.
8)ÜTS uygulaması cep telefonuna indirilip, alınan ürünün barkodu okutulursa, maskenin kayıtlı üretim olup olmadığı görülebilir.
9)Maske üzerindeki sertifikasyona çok dikkat edilmeli. Eğer numara yoksa satın alınmamalı.
10)Maske alırken tüm bu kontrollerden geçen ürünlere almaya özen gösterin. Maskenin 3 katlı olması yararınıza olacaktır.
‘MASKE VURGUNCULARI PANDEMİYİ HORTLATTI’
Dün biz Vatandaşın Ekonomisi köşesini hazırlamak için piyasada araştırma yaptığımız sırada Demirören Haber Ajansı muhabirleri Mustafa Kanlı ve Kadir Güneş de önemli bir habere imza attılar. Koronavirüs salgını dünyada etkili olmaya devam ederken, bazı firmaların piyasaya sürdüğü koruyucu özelliği olmayan maskelerin, birçok kişi tarafından kullanıldığına dikkat çeken haberde vatandaşlar maske tercihi konusunda uyarılıyordu.
Konuyla ilgili görüşüne başvurulan Tüketici Hakları Derneği Gaziantep Şube Başkanı Bülent Yılmaz’ın iddiaları da çok önemliydi: “Yüksek kazanca doymayan işletmeler ortaya çıktı. Bu işletmeler koruyucu özelliği olmayan maskeler üretmeye başladı. Koruyucu özelliği olan maske ile koruyucu olmayan maskeyi nasıl anlayacağız. Standart dışı maskenin 1’inci katı incecik bir kumaş. Bu ‘spunbond’ isminde bir kumaş; 2’nci katta filtre özelliği olan bir kumaş kullanılması gerekiyor. Bu kumaşın adı ‘maltblown’. Bu sahte olan maskede ikinci kattaki kumaş da aynı kumaştır. Bu, virüse karşı bakterilere karşı hiçbir koruyuculuğu olmayan bir maskedir.
3 KATA AYNI KUMAŞ
Maskenin rengi değil, önemli olan kumaştır. Doğru maske ise 1 ve 3’üncü kattaki kumaş ‘spunbond’, 2’nci kattaki kumaş ise filtre malzemesi gören kumaştır. Üflediğiniz zaman anlayabilirsiniz. 1’inci ve 3’üncü katta kullanılan kumaşın kilogram fiyatı 5 dolar, filtre vazifesi gören kumaşın kilogram fiyatı 15 dolardır. Bazı maske üreticileri 3 katta da aynı kumaşı kullanarak, koruyuculuğu olmayan maskeleri satıyor.”
Paylaş