Paylaş
Bu girişle, özellikle son iki hafta içinde Türkiye ile ABD arasında askeri alanda birbiri ardına atılan adımları, bunlarla ilgili olarak basında ve sosyal medyada paylaşılan bir dizi haber ve görüntüyü kastediyorum. Bütün hepsi yan yana dizildiğinde, bu adımların kayda değer bir sembolizm taşıdığını ve iki ülke arasındaki ilişkilerde olumlu yönde bir esinti yarattıklarını söylemek mümkün.
1- ALTINCI FİLO KOMUTANI’NIN KARARGÂH GEMİSİ SARAYBURNU’NDA
Donanma ziyaretleri ülkeler arasındaki ilişkiler açısından belli mesajlar da taşır. Bu ziyaretler özellikle dostluk mesajları yüklenerek bir anlamda ülkeler arasında diplomasinin bir aracı işlevi görebilir. Tabii konu Türkiye-ABD ilişkileri olunca, ABD’nin Akdeniz’deki askeri varlığını temsil eden Altıncı Filo, arkasındaki yüklü tarihle başat bir konum üstlenir. Değindiğimiz yakın zaman kesitinde Altıncı Filo yine sahnedeydi.
İlk adım, Altıncı Filo’nun komuta gemisi olan USS Mount Whitney’nin 18 Ağustos’ta Sarayburnu’nda demirlemesiyle başlayan ve Filo Komutanı Koramiral Thomas Ishee’nin Türk konuklarına gemide bir davet de verdiği İstanbul ziyaretiydi. Aslında amfibik harekât gemisi olarak tasarlanmış olan 189 metre uzunluğundaki USS Mount Whitney, artık yalnızca seyyar karargâh işleviyle kullanılıyor.
USS Mount Whitney Sarayburnu’nda - ABD’nin adımları, Altıncı Filo’nun komuta gemisi olan USS Mount Whitney’nin 18 Ağustos’ta İstanbul Sarayburnu’nda demirlemesiyle başladı.
2- TCG ANADOLU ABD UÇAK GEMİSİ İLE ORTAK TATBİKATTA
İstanbul’daki bu açılışı, ABD’nin (ve dünyanın) en yeni, en büyük ve savaş yetenekleri en yüksek uçak gemisi USS Gerald Ford’un geçen hafta Doğu Akdeniz’de Türk Deniz ve Hava Kuvvetleri ile yaptığı ortak tatbikatlar ve ardından hafta sonunda Antalya’ya gerçekleştirdiği liman ziyareti izledi.
Geçen yıl göreve alınan USS Gerald Ford’un göze çarpan bir etkinliği, Türk Deniz Kuvvetleri’nin en büyük savaş gemisi olan, helikopter ve insansız hava araçları taşıma yeteneğine sahip, çok maksatlı amfibi gemisi TCG Anadolu ile birlikte ortak tatbikat icra etmesiydi.
Bu tatbikata aynı zamanda Türk Donanması’ndan Gediz ve Göksu fırkateynleri, İmbat ve Meltem hücumbotları, Burakreis denizaltısı ile Türk Hava Kuvvetleri’nden F-16’lar, KC-135 tanker uçakları ve P-72 deniz karakol uçakları katıldı. Milli Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, hava savunma, muhabere ve fotoğraf çekme faaliyetleri yürütüldü.
(önde) TCG Anadolu - (arkada) USS Gerald Ford - İstanbul’daki adımı, ABD’nin en büyük uçak gemisi USS Gerald Ford’un geçen hafta Doğu Akdeniz’de Türk Deniz ve Hava Kuvvetleri ile yaptığı ortak tatbikatlar izledi. Tatbikatta TCG Anadolu da yer aldı.
Ayrıca, ABD Donanması’nın seyir füzeleri fırlatma yeteneği olan USS Normandy kruvazörü de Aksaz Deniz Üssü’nü ziyaret etti.
ABD Büyükelçiliği’nin açıklamasına göre, Akdeniz’de icra edilen bu tatbikat, “iki ortağın birlikte çalışabilirlik yeteneğini güçlendirmeyi ve ülkenin Akdeniz’in güvenliğine olan taahhüdünü göstermeyi” amaçlıyordu.
Bu arada sosyal medyada yapılan paylaşımlarda ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeff Flake ve silahlı/silahsız insansız hava araçları üreten Baykar Şirketi’nin Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’ın uçak gemisi USS Gerald Ford’a birlikte yaptıkları ziyaretin renkli görüntülerine de rastlamak mümkün. Bu ziyarette Türk Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlıklarından yetkililer de hazır bulundu. Söz konusu ziyarete ilişkin paylaşımlar her ikisinin sosyal medya hesaplarında da yer alıyor. Büyükelçi Flake, paylaşımın altına “Nato müttefikleri. Birlikte daha güçlüyüz” notunu düşmüş.
Uçak gemisinde (solda) Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar - (sağda) ABD Büyükelçisi Jeff Flake - Türk-ABD ortak tatbikatı sırasında Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar da ABD Büyükelçisi Jeff Flake’in davetiyle Amerikan savaş gemisi Gerald Ford’a konuk oldu. Flake birlikte çektirdikleri bu fotoğrafı sosyal medyada paylaştı.
3- ABD’NİN 173. HAVA İNDİRME TUGAYI KAYSERİ’YE İNDİ
Son günlerin dikkat çekici bir başka gelişmesi, Türkiye ile ABD arasında Kayseri’de icra edilen hava indirme tatbikatı oldu. Bu tatbikat, ABD, Avrupa ve Afrika Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın koordinatörlüğünde Gürcistan’da icra edilen “Agile Spirit 2023” (Çevik Ruh) tatbikatının bir parçası olarak gerçekleşti.
Milli Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre, Gürcistan’daki bu tatbikat ABD, Almanya, Azerbaycan, Belçika, Birleşik Krallık, Bosna Hersek, Bulgaristan, Gürcistan, Fransa, İtalya, İspanya, Letonya, Litvanya, Macaristan, Moldova, Norveç, Polonya, Romanya, Slovakya, Türkiye, Ürdün ve Yunanistan kara kuvvetlerinin katılımıyla 21 Ağustos’ta başladı. Tatbikat bugün sona eriyor.
Açıklamaya göre, bu tatbikatın amacı katılan ülke kara kuvvetleri unsurlarını yürütülecek çok uluslu karma harekâta hazırlamak, çok uluslu birliğin eğitim, işbirliği ve birlikte çalışabilirliğini geliştirmek ve Karadeniz Bölgesi’ndeki istikrara katkı sağlamak.
Bu tatbikatın ilginç bir yönü, senaryonun bir parçası olarak ABD, Avrupa ve Afrika Kara Komutanlığı ve Türk Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndan personelin katıldığı hava indirme safhasının 22 ve 23 tarihlerinde Kayseri’de icra edilmiş olması. Tatbikatın bu bölümü ilk kez Kayseri’de icra edilmiş.
Kayseri’ye intikal eden ABD hava indirme unsurları, ABD’nin İtalya Vicenza’da konuşlu 173’üncü Hava İndirme Tugayı’ndan geldi.
Kayseri’de hava indirme tatbikatı - İki ülke askeri ilişkileri açısından son günlerin dikkat çekici bir başka gelişmesi, Türkiye ile ABD arasında Kayseri’de icra edilen hava indirme tatbikatı oldu.
KAFKASYA ÜZERİNDEN RUSYA’YA MESAJ MI?
Ağırlıklı olarak NATO ülkelerinin Gürcistan’da, sahada Ürdün, Azerbaycan, Moldova, Bosna Hersek gibi Ortadoğu, Balkan ve Kafkasya ülkeleriyle ABD’nin koordinatörlüğünde ortak bir tatbikat gerçekleştirmesini, Kafkasya’yı hep “arka bahçesi” görmüş olan Rusya’ya önemli bir mesaj şeklinde değerlendirmek hata olmaz.
Hatırlanacaktır, NATO’nun 2008 yılında düzenlenen Bükreş Zirvesi’nde Gürcistan’a Ukrayna ile birlikte üyelik için yeşil ışık yakılmış, ancak ardından Avrupa ülkelerinin direnci nedeniyle üyeliklerinin gerçekleşmesi yönünde hiçbir adım atılmamıştı. Buna karşılık, ABD ile Gürcistan 2011 yılından itibaren ortak tatbikatlara başlamışlar, bu tatbikatlar daha sonra NATO ülkelerini, ardından NATO dışı ülkeleri de içine alarak genişlemişti. Türkiye, bu tatbikatlara 2015 yılından itibaren katılıyor. Artık iki yılda bir düzenlenen “Çevik Ruh” tatbikatlarının 11’incisiydi dün sona eren askeri faaliyet.
İKİ ÜLKE ORDULARI ARASINDAKİ OLUMSUZ HAVAYI HATIRLAYINCA
Askeri alandaki bu son gelişmeleri yan yana sıraladığımızda nasıl okumalıyız? Özellikle Altıncı Filo eksenindeki gelişmelerin, örneğin filo komutanının İstanbul ziyaretinin, TCG Anadolu ile uçak gemisi USS Gerald Ford arasındaki tatbikatların, uçak gemisinin Antalya ziyaretinin, Türkiye ile ABD arasında askeri alanda yakın zamana kadar süren mesafeli ortam dikkate alındığında, önemli bir değişiklik anlamına geldiğini teslim etmek gerekiyor.
Türkiye ile ABD arasında askeri alandaki bu gibi adımlar çok uzun zamandan sonra ilk kez atılıyor. En azından 15 Temmuz darbe girişimi sonrasındaki dönemde bir ilk olarak görülebilir.
İki ülkenin askerleri arasındaki ilişkiler 1 Mart 2003 tezkere oylaması sonrasındaki dönemde genellikle olumsuz bir iklimde seyretti. Sonradan karşılıklı olarak bu havayı daha da ağırlaştıran başka olumsuzluklar da ortaya çıktı.
Çok özet olarak sıralarsak... ABD’nin 2015 yılında PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD/YPG’yi kendisine resmi müttefik olarak seçmesi, 15 Temmuz 2016 darbe girişimine kalkışan Gülenciler’in ABD’de gördüğü himaye, Türkiye’nin 2019 yılında Rusya’dan S-400 hava savunma sistemleri alarak Batı dünyasında stratejik aidiyeti konusunda soru işaretleri yaratması, buna tepki olarak ABD’nin Türkiye’yi F-35 ortak üretim programından çıkartması, Trump yönetiminin Savunma Sanayii Başkanlığı yöneticilerine yaptırım başlatması, Biden yönetiminin savunma bakanı Lloyd Austin’in Türkiye’ye mesafeli duruşu...
Bütün bu olumsuzluklara, yakın zamanda ABD’nin Türkiye ile Yunanistan karşısındaki geleneksel denge siyasetinden uzaklaşarak Yunanistan’a yakınlaşması ve ayrıca Türkiye’nin yeni F-16 savaş uçakları alma talebiyle ilgili bildirimin yönetim tarafından bir türlü Kongre’ye iletilmemesinin yol açtığı rahatsızlık eklenmişti...
Bütün bu sorunlar birbirine eklenip bir sarmala dönüşerek, geçmişte bazı dönemlerde aralarından su sızmayan iki ülkenin askeri kurumları arasındaki ilişkileri sıkça soğuk, sıkıntılı bir ortamın içine kilitlemişti.
TÜRKİYE İLE ABD ARASINDA HAVAYI YUMUŞATMA ADIMLARI
Herhalükârda ABD tarafının attığı bu adımlarla, seçimler de geride kaldıktan sonra, Türkiye ile ilişkileri bir ölçüde yumuşatma çabası içine girdiğini söylemek mümkün. Bu arada, ABD’nin son yıllarda Türkiye ile Yunanistan karşısında denge politikasını Yunanistan lehine bozduğu yolundaki yaygın eleştirilerin yarattığı olumsuz havayı dağıtmak istediği de anlaşılıyor.
Öte yandan, ABD Kongresi’nden bir heyetin de geçen hafta Ankara’ya gelmiş olması beliren bu yeni havayı destekleyen bir gelişmedir.
Bu açılımların aslında ABD ile ilişkilerini iyileştirmek isteyen Ankara’dan da aynı şekilde karşılık gördüğü belirtilebilir. Askeri alandaki değindiğimiz son gelişmeler, özellikle geçen temmuz ayında Litvanya’daki son NATO Zirvesi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İsveç’in NATO üyeliğine yeşil ışık yakmasının ardından, Ankara’nın NATO ile ilişkileri güçlü tutma hamlesini tamamlayan adımlar olarak da görülebilir.
Bütün bu kıpırdamaya bakarak Türkiye ile ABD arasında sorunların kısa zamanda aşılabileceği yolunda bir iyimserliğe kapılmak da yanıltıcı olur. Çünkü S-400 sorunu, ABD’nin Suriye’de PKK uzantısı YPG’ye desteği gibi kronik meseleler hâlâ masada duruyor ve iki ülke arasındaki ilişkileri basınç altında tutmaya devam ediyor.
Ancak bazen büyük problemlerin aşılmasının önü de bazı sembolik adımlarla, jestlerle açılıyor. Türkiye ile ABD arasındaki son gelişmeler bu yönde bir işlev görebilir mi? Bu sorunun yanıtı için beklemek gerekiyor.
En azından gözlenen hareketliliğin eylül ayı içinde G-20 zirvesi ya da BM Genel Kurulu sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden arasında yapılabilecek bir görüşme öncesi havayı yumuşatması şaşırtıcı olmaz.
Paylaş