Paylaş
Öğretmenlere kitap yazma fikri nasıl ortaya çıktı?
Öğretmenlerimiz gizil bir güce sahipler, ama bunun farkında değiller. Öğretmenin gizil bir gücü vardır. O gizil gücün farkına varırsa, öğrenciye de öğrenci olarak bakmaktan çıkar ve onu bir evren, bir potansiyel olarak görür. Gizil güç fırsat verildiği zaman ortaya çıkar, fırsat verilmezse hiç yokmuş gibi farkına varılmadan çeker gider. Gizil güç ipuçları verir, her çocuğun farklı özelliklerini yakalar. Meselâ bir çocuğa bakarsın, üç yaşında ama topu öyle bir ele alışı vardır ki, onda spor kabiliyeti olduğunu görür bir öğretmen. Bir başka çocuğun sesini iyi kullanabildiğini görür, yönlendirir. Çünkü öğretmenlik bir bilgi meselesi değildir. Öğretmenlik bir varoluş meselesidir, bir niyet keşfetme meselesidir.
Peki, ya çocuklar?
Her insan soru sorma potansiyeline sahip olarak, merakla doğuyor. Bir merakı giderildiğinde merak ettiği yeni bir şeyi araştırmaya başlıyor. Yani yaşamın doğasını keşfetmek için bir yolculuğa çıkıyor. Biz onun doğuştan gelen bu özelliklerini açığa çıkartarak, o potansiyele destek olmalıyız. Her çocuk ayrı bir potansiyeldir. Bu nedenle öğretmen kalıplayan değil, geliştiren bir tutum içinde olmalıdır.
Kitapta ‘gelişim’ ve ‘denetim’ odaklı iki ayrı kültürden söz ediyorsunuz…
Denetim odaklı korku kültüründe, eğer öğretmen geçmişin etkisi altındaysa çocukları notla korkutur, ödevle korkutur, “Eğer derslerini yapmazsan seni ailene şikâyet ederim” der. Bu, tehditle onun davranışını biçimlendirmeye çalışan korku odaklı bir yaklaşımdır. Oysaki gelişim odaklı değerler kültüründe çocuğun gizil gücünü hissetmek, ona yatırım yapmak vardır. Eğer öğrencinin aklı, varoluşu gerçekleşirse çocuk ona uygun davranışı zaten yapar. Böylece başkasının gözünde hesap veren biri olmaktan ziyade, kendi gözünde hesap veren bir insan olur. Yanında hiç kimse olmasa bile, doğru olanı yapmaya başlar, güvenilen insan olur. Güvenilen insanlardan oluşan toplumun müthiş bir sermayesi vardır. Buradaki temel konu hangi temelleri atacağımızdır.
Sizce Türk insanı, eğitim konusunda bir uzlaşıya vardı mı?
Henüz değil. Türkiye’de bizim, üzerinde anlaştığımız, ortak paydaya varabildiğimiz bir eğitim yok maalesef. Öncelikle bizim ‘eğitilmiş insan’ dediğimiz zaman nasıl bir insan beklediğimize karar vermemiz lazım. Bunu masaya yatırıp ortak bir paydada buluşmamız gerekiyor. Ben 25 yıl ABD’de kaldım. Orada “Eğitilmiş insan nasıldır?” diye sorduğumda öğretmeninden velisine, yöneticisinden sokaktaki insanına kadar herkes ortalama aynı yanıtı verir. Anaokulundan itibaren öğretmen, veli, yönetici nasıl bir insana doğru katkıda bulunacağını bilir. Türkiye’de ise herkesin bundan anladığı farklı.
Eğitilmiş insan nasıl olmalı peki?
Aklı, gönlü ve sorumluluk duygusu gelişmiş insandır eğitilmiş insan. Aklı geliştirmek için ne yapacağız? Ama akıl tek başına yetmez, çünkü bilgisayar gibi insan istemeyiz. Gönlü de geliştirmeliyiz. Gönlün muradına erişmesi için imkân olmalı, böylelikle o çocuk coşkulu bir insan olsun. Ama bu da yetmez! Çünkü sorumluluk duygusu da olmalı ki, insan hayatının bir anlamı olsun. Bu nedenle insan ailesine, vatanına, derslerine karşı bir sorumluluk duysun.
Anne baba ve eğitimcilere önerileriniz neler?
Anne babalara sesleniyorum: Bugünden sonra çocuğunuza “Kaç aldın, neden yüksek puan almadın, neden ikincisin de birinci olamadın” demeyi bırakın! Ona söylememiz gereken “Elinden gelenin en iyisini şevkle yaptın mı?” sorusudur. Eğer öyle ise o çocuk başarılıdır. Öğretmen ise yargılayan, kalıplayan kişi olmak yerine yüreklendiren, heveslendiren kişi olmalıdır.
Öğretmenim bir bakar mısın? / Final Kültür Sanat Yayınları / 208 sayfa / 30 TL
SAĞLIKLI BESLENMENİN PÜF NOKTALARI
'LC Waikiki Aile Buluşmaları'nın yedinci durağı Eskişehir'di. Dede ve nineler torunlarını alıp geldi, anne babalar çocuklarıyla... 200 Adımda Çocuk Yetiştirme Rehberi kitabımızın değerli uzmanlarından Zeynep Köse Çapay ve LC Waikiki Kurumsal İletişim ve Reklam Müdürü Sevda Malkoç ile çok keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. "Sağlıklı beslenmenin püf noktalarını" konuştuk. Buluşmanın videosu gelecek hafta bu sayfada olacak. Vitaminlerden anne sütüne, ek gıdalardan besin zincirlerine kadar pek çok konuya değinmeye çalıştık. Uzmanımız katılımcıların sorunlarını yanıtladı. Sevda Malkoç ürün güvenliği ve testleri hakkında çok kıymetli bilgiler verdi. Söyleşi sonrasında herkese 200 Adımda Çocuk Yetiştirme Rehberi'mizi armağan ettik. Eskişehir Taşbaşı Kültür Merkezi'ne, Eskişehir Belediyesi'ne ve Masal Şatosu'na katkılarından dolayı çok teşekkür ederiz. 'LC Waikiki Aile Buluşmaları'mızın bir sonraki durağı Trabzon olacak...
HADİ GİDELİM
Mersin Kitap Fuarı’nda buluşalım
CNR Mersin Kitap Fuarı başladı. Onlarca yayınevi binlerce kitap sizi bekliyor. Ben de yarın saat 14.00’te yepyeni kitaplarımla Doğan Egmont Yayınları’nda olacağım. Çocuklarınızla birlikte bekliyoruz.
Yer: Mersin Yenişehir Fuar Alanı
Masal atölyesi
Bu atölyede çocuklar kendi hayallerinden ve masallardan yola çıkarak yılbaşı kartları hazırlayacaklar.
Yer: İstanbul-Rahmi Koç Müzesi
Tarih: Bugün
Saat: 13.00
Fiyat: 56,50 TL
Tel: (0212) 359 66 00
Dünyanın en güzel ülkesi
Yazar Özge Lokmanhekim’in anlatıcılığıyla çocuklar kıtadan kıtaya gezecek, hayvanlar kendi ülkelerinden söz edecek.
Yer: İstanbul-Oyuncak Müzesi
Tarih: Bugün
Saat: 13.30
Fiyat: 12 TL
Tel: (0216) 359 45 50
Şarkıyla sallanan salıncak
Sadece şarkı söylenince sallanan bir salıncak görseydiniz ne yapardınız? Çocuklar bu oyunda keşfetmenin güzelliğini öğrenecek.
Yer: Ankara-Tiyatro Tempo
Tarih: Yarın
Saat: 13.00
Fiyat: 28 TL
Tel: (0312) 232 32 92
HAFTANIN KİTABI
‘Söz Vermiştin Ama Anne’ ile ‘Söz Vermiştin Ama Baba’ verilen sözlerin peşine düşen bir çocuğun öyküsünü anlatıyor. Okul öncesi dönem çocukları çok sevecek.
Yayınevi: Hep Kitap
Yazar: Aytül Akal
Çizer: Huban Korman
Tür: Öykü
Sayfa: 40
Fiyat: 29 TL
Paylaş