Paylaş
Bilenler bilir; bir şehir romantiği olarak yaptığım gezilerde bana en çok edebiyatın ve müziğin eşlik etmesini severim. Bu anlamda gezilerimdeki serüvenlerime eşlik eden pek çok dahi oldu, olmaya da devam ediyor.
SERÜVENLERE EŞLİK EDEN DÂHİLER
Mesela, yılbaşı öncesinde Bonn’daydım. Salzburg’da Mozart, Leipzeig’de Bach gibi dâhiler nasıl gezilerime rehber olduysa Beethoven da hayatı ve besteleriyle Bonn’daki bu yolculuğumda bana rehber oldu.
Beethoven ile bu şehirde yollarımızın kesişmesi elbette tesadüf değildi. Onun bir zamanlar yaşam sürdüğü bu şehri ve evini kulağımda 9’uncu senfonisiyle bir kez daha keşfettim.
Klasik müziğin dâhilerinden birinin evinde olmak sahici duygulara yol açıyor. Beethoven’ın eserlerini dinlemek gerçekten benim gibi bünyelere iyi geliyor.
Bu haftadan itibaren her çarşamba, İstanbul ve dünyanın diğer şehirlerinde gezerken o şehirlerden yükselen, beni kalbimden vuran müzik ve şarkılarla birlikte bavuluma
giren romanlar, hikayeler birer birer burada sizinle buluşmaya devam edecek.
Benim Adım Kırmızı 21 yaşında
Türk edebiyatının dünyada en çok okunan ve sevilen kitaplarından biri olan “Benim Adım Kırmızı”nın yayımlanmasının üzerinden 21 yıl geçti.
Bugüne kadar 52 dile çevrilen ve bütün dünyada 5 milyona yakın satan kitap, dünya çapında akademisyenler, sanatçılar ve eleştirmenler tarafından kaleme alınan birçok makaleye ve araştırmaya konu oldu.
Hakkında yapılan tartışmalar da, aldığı övgüler de hiç bitmedi.
Orhan Pamuk’un “En renkli ve iyimser romanım” dediği “Benim Adım Kırmızı” üzerine yazılan makalelerin 21 tanesinden oluşan bir seçki, Yapı Kredi Yayınları tarafından “Benim Adım Kırmızı Üzerine Yazılar” adlı kitapta ilk defa Türkçe olarak yayımlandı.
21 Ocak Salı günü saat 18:30’da İstiklal YKY’de yapılacak bir söyleşide, “Benim Adım Kırmızı”nın yazarı Orhan Pamuk, “Benim Adım Kırmızı Üzerine Yazılar”ı yayına hazırlayan Erkan Irmak ve roman üzerine iki makale yazmış olan Feride Çiçekoğlu bir araya geliyor.
Pamuk’un bu romanı yazma süreci ve yıllar sonra onu nasıl değerlendirdiğinin konuşulacağı söyleşide dünyayı görme biçimleri tartışılacak, resim ve söz üzerine bir karşılaştırma yapılacak.
Galata Sarayı Efendileri
2004 yılında yayınlanan kitap, zamanında büyük ses getirmişti, ancak yıllar içinde baskısı tükendi, yeni baskısı da yapılmadı.
Halil Özer’in önemli kitabı “Galata Sarayı Efendileri”, 2020 yılında yeni hikâye ve notlar eklenmiş haliyle bir kez daha yayınlanıyor.
Futbolun tarihine dair önemli bir kaynak kitap olan “Galata Sarayı Efendileri”, yeni nesil okur ve araştırmacılar için de önemli bir kaynak kitap olma iddiasında.
Halil Özer’in bu kitabını yenilenmiş baskısıyla bakalım hangi yayınevi yayınlayacak.
Bir dünya gezgininin notları yakında
Sosyete dünyasının özel ve ayrıksı isimlerindendir
Günsel Ülkü. Parti ve açılışların gözde davetlilerindendir.
Az bilinen bir yönü ise önümüzdeki aylarda çok konuşulacak: Günsel Ülkü müthiş bir gezi kitabıyla geliyor.
Dünyanın dört bir yanına yaptığı yolculukların bir dökümü niteliğinde olan kitap, hem amatör gezginler için bir rehber hem de kişisel güncesi niteliğinde.
Nerede ne yapmalı, neyi görmeli, neyi kaçırmamalı, şehirlerin ve kültürlerin Ülkü’de bıraktığı hisler ve izler... Hepsi bu kitapta olacak.
Yılın ilk sürprizi: Kehanet Yılı
Amazon yılın en iyi romanı seçkisinde göstermiş, Goodreads okurları ise yılın en iyi bilim kurgu finalistleri arasına taşımış.
Ünlü yazar, çizer ve müzisyen Charles Soule’un “Kehanet Yılı” isimli, övgüyle bahsedilen bu ilk romanı şimdi Türkçede.
Konusu ilginç...
Will Dando bir sabah gelecek yıla dair 108 kehanetle uyanıyor. Lotonun şanslı numaraları da onda. Narenciye sektörünün çikolatalı süt yüzünden çökme ihtimalini de herkesten önce biliyor. Sıradaki derbinin galibi ya da en yakın kasırganın tarihi nam-ı diğer Kâhin’de.
Çok geçmeden devlet başkanlarından çok uluslu şirketlere, din adamlarından istihbarat örgütlerine herkes peşine düşüyor.
April Yayıncılık tarafından yayınlanan “Kehanet Yılı” kurgusu sıkı, temposu yüksek, şaşırtıcı ve eğlenceli bir macera.
“Olasılıksız” ile yayın dünyamızda fenomen yaratan, tasarımı ve içeriğiyle yeni bir çizgi açan April, bu kez yeni bir fenomen adayıyla karşımızda.
Paylaş