Paylaş
BUGÜNE KADAR HİÇBİR KRİZ BUNUN YAKININDAN BİLE GEÇMEDİ
Müdür Halil İbrahim Karagül - Ece (Dokuz) Bar
36 yıldır aynı müessesede çalışıyor. Komi olarak girdiği Ece Bar’ın restoran müdürü. Ece Aksoy mekânını Etiler’den Arnavutköy’e, Kuruçeşme ve sonra Beyoğlu’na taşıdıkça onunla birlikte bu yerlerde ‘esnaflık’ yaptı. Mekânlarında Pakize Suda’dan Sezen Aksu’ya sahneye çıkmayan kalmadı. Bunca yıl içinde elinden yüzlerce garson, komi, barmen, şef geçti.
Bugüne kadar yeme-içme sektörünün etkilendiği çok dönem görmüşsünüzdür herhalde...
Ne ekonomik krizler, ne dönemler... Hatta Gezi olayları bile çok etkili olmuştur sektör üzerinde.
Ama...
Ben hiç böyle bir dönem görmedim, yakınından bile geçmedi. Üç ay zaten kapalı kaldık. Tam belimizi doğrultacağız, saat ‘22.00’de kapanma tedbiri geldi. Sonra tamamen kapama.
Bu işin ‘dükkân’ kısmı. Peki çalışanların durumu nasıl?
Anlattığım süreç içinde 12 kişiden üçe düştük. Maaş alamıyoruz.
Nasıl idare ediyorsunuz?
Benim evim ve emekli maaşım var.
Olmayanlar...
Herkes başının çaresine bakıyor. Bizde hevesli bir kız vardı. Kendini geliştirmek için aşçılık kurslarına falan gitti. Evlenmiş, işsizlikten Tokat’a yerleşmişler. Sadece bizde değil, bütün komşularımızda benzer hikâyeler...
BU YAŞTAN SONRA AİLESİNİN YANINA TAŞINAN ÇOK
DJ Aksak (Mehmet Koryürek)
Sektörün sözü geçen, entelektüel ‘abi’si. Pandemide DJ’lere destek olmak için yapılan ‘Life From İstanbul’ yayınlarının da kurucucusu. 32 yıldır eğlence hayatının içinde. İşletmecilik yaptı, konser-festival düzenledi, sponsor kovaladı; masanın bu tarafına geçip sponsor da oldu. Sektördeki herkesle sürekli temas içinde. En son yaza girerken bir konuşmuştuk. Sonra tedbirler gevşedi, şimdi yine sıkılaştı.
Ne değişti?
Benim açımı soruyorsan değişen bir şey yok. 15 Mart’tan beri gelirimin yüzde 90’ını kaybetmiş haldeyim. Ben restoran DJ’i değilim. Kulüp DJ’iyim. Kulüpler zaten hiç açılmadı ki. Marttan beri kapalı. Şehirden kaçan var. Bu yaşından sonra ailesinin yanına taşınan çok. Cihangir’de yaşarken Beylikdüzü’ne gidiyor. Kültürel beslenmesi kesiliyor. Müzisyen arkadaşlarımız, sırf para dönsün diye pizzacı açtı. Kültürün, eğlencenin üreticileri yavaş yavaş yok oluyor.
Gece hayatı dışında...
Bütün İstanbul’da borçsuz olan sadece bir ya da iki mekân sayabilirim. Elektrikçisi, ışıkçısı, valesi, şefi, buzcusu, limon veren manavı, ekmek veren fırını, peçete-pipet veren esnafı herkes aynı durumda. Taksici mesela. İki vardiya çalışıyorlar. Hafta sonu 20.00’den sonra sokakta adam yok. Kimi taşıyacak?
Paylaş