Paylaş
“Geçtiğimiz yıl yaşanmış ve sona ermiş bir ilişki ‘garip’ bir şekilde gündeme geldi. Artık bu konunun kapatılmasını rica ediyorum. Kimseyi dava etmiyorum. Herkesin ve her şeyin sadece iyi yanlarını hatırlıyor, gerisini unutuyorum...”
Mesaj üstüne mesaj var bu açıklamada. Birincisi ‘garip’ kelimesini tırnağa alarak bu ilişkinin şimdi gündeme getirilmesinin reklam amaçlı olabileceğini ima etmesi.
İkincisi, “Herkesin iyi yanlarını hatırlayıp gerisini unutuyorum” diyerek iyinin yanında fena şeyler de yaşandığının altını çiziyor.
Anlaşılan, yaşanmış bitmiş saygısızca.
Kalben’in kalbinden geçenler
Şarkıcı Kalben bir yardımcı aradığını duyurdu:
“Beni temsil edecek...
Ekibimin yol, konaklama, beslenme ihtiyaçlarını karşılama konusunda organize olacak...
Matematik, müzik ve kültür işlerinden keyif alan...
Beni ve sanatı dolandırmak / tehdit etmek / yolundan saptırmak isteyen olursa karşı duracak...
Mümkünse İngilizce konuşan / yazan / mail atabilen...
Sektörde booking / promosyon işlerinde deneyimli...
Telefona bakabilen bir insan arıyoruz...”
Sanki Kalben’e asistan değil, Joe Biden’a başkan yardımcısı arıyoruz.
Kamala Harris’e bir sorsak mı acaba? Aslında dünyaca ünlü Türk prodüktör Ahmet Ertegün cuk olurmuş ama kaybettik biliyorsunuz.
Süryani şeften Mezopotamya lezzetleri
Sultanahmet’teki şef restoranı 7 Mila’yı daha önce yazmıştım. Tarihi Yarımada ve Marmara’yı Innova otelinin terasından gören bir mekân. Her taraf cam. Önce İstanbul manzarasıyla gözünüzü doyuruyorsunuz, sonra karnınızı da doyurmak için yemeklere geçiyorsunuz.
Ama ne yemekler... Ağırlıklı olarak Mardin yöresi ve Mezopotamya lezzetleri: Trüflü asma yaprağı, sem börek, kibbe, keşkek... Kırmızı et, balık gibi ana yemekler de var ama emin olabilirsiniz, sıcak ve soğuk başlangıçlardan onlara yer kalmayacak.
Selen Mağzalcıoğlu Güldoğan
Geçen hafta kurucusu ve şefi Selen (Mağzalcıoğlu Güldoğan) Hanım’la da tanışma fırsatı yakaladım. Dünya şekeri genç bir kadın. Görseniz, bir de çekingen.
Ama yemek konusunda büyük bir tutkusu var. Yeditepe Üniversitesi’nde gastronomi okumuş. Ardından French Culinary Art’a gitmiş. Sonra da Türkiye’ye dönüp memleketi Mardin ve bölge lezzetlerini sunmaya karar vermiş. Süryani bir aileden geliyor ve bu geleneği devam ettirmeye çalışıyor.
Hem teknik bilgisi çok kuvvetli hem de eli acayip lezzetli. Mardin’in bu enfes tatlarını denemeye karar verirseniz, 7 Mila aklınızda olsun.
Kötü baba değilse bile kötü dede
İbrahim Tatlıses ile oğlu Ahmet Tatlı arasında sular durulmuyor. Son olarak Tatlıses torunu Mert Tatlı’ya dava açmış, 6 yıldır oturduğu evi tahliye etmesini istemişti. Geriye dönük kiraları faiziyle talep ettiği davayı da kazanmıştı. Bu mevzunun tartışıldığı “Aramızda Kalmasın” programına şöyle bir mesaj yolladı Tatlıses: “Ben kötü bir baba değilim. Siz babanıza der misiniz ‘Akli melekeleri yerinde değil’ diye? 70 yaşındaki bir adamın sahnelerde koşturmasının tek nedeni evlatlarını ve torunlarını düşünmesi...”
Oğluyla sorunlar yaşıyor olabilir. Ama torunun günahı ne? Onu neden cezalandırıyor? Hadi evi tahliye ettirdi, kiraları faiziyle istemek nedir?
Her insanın harcı mı 72 aylık kirayı ve faizini ödemek?
Paylaş