Paylaş
“Hep mi ritim aynı olur ya? Pop müziği rezil eden insanlar!”
Selçuk Ural, Ferdi Tayfur ve Müslüm Gürses’e salladı:
“Onlar Türkiye’nin kıro grubunu kapsıyor. Konserine gittiğin zaman bir tane normal insan göremezsin...”
Anladım ki yaz bitmiş, yılın o mevsimi çoktan gelmiş bile:
“Salla ve gündeme gel.”
Ne kadar yükseğe atarsan o kadar iyi.
Öyle de meymenetsiz bir dönemdir ki bu...
Ne “sallayana” faydası vardır: Bir anda gündeme gelirsin ama aynı hızla (tekrar) unutulursun.
Ne “sallananın” umurundadır: Sırf Tuğba Özerk böyle buyurdu diye Edis’in, Zeynep Bastık’ın, Reynmen’in müziği bırakacak hali de yok tabii.
Sosyal medyayı lüzumsuz işgal etmekten başka hiçbir işe yaramaz.
Minsk, yeni Kıbrıs mı oldu?
Ajda Pekkan pandemi sonrası ilk konserini orada verdi.
Mehmet Ali Erbil hastalığından dolayı 3 yıl sonra ilk kez orada sunuculuk yaptı. Kumar da oynadı, Kristina adında, oralı bir sevgilisi olduğu ya yazıldı.
En son İbrahim Tatlıses dudak uçuklatan bir fiyata anlaştı.
Yavuz Bingöl konser dönüşü özel uçak talep etmiş.
Alişan, Tan Taşçı, Funda Arar...
Biri konsere giderken biri dönüyor.
Beyaz Ruslar bizim müziklere bu kadar mı düşkün?
Yahut Belarus’ta bu konserlere gidecek bu kadar çok mu Türk var? Seyirci/müşteri de mi buradan gidiyor?
Her ne olursa olsun Belarus’taki Türk konser trafiği yılbaşı döneminde KKTC’yi hatırlatıyor.
Haftanın en güzel lafı
65 yaşındaki Dudu Duvar’a ait. Isparta’nın Aksu ilçesinde yaşıyor.
50 yıldır evli, fakat son 3 yıldır kocasıyla kavgalı. Evleri ayırmışlar.
Sebebi, 71 yaşındaki Mehmet Amca’nın bütün parasını dolandırıcılara kaptırmış olması.
Bu yüzden araları açılmış.
O dönemi şöyle güzel bir Türkçeyle anlatıyor Dudu Teyze:
“Ete para vermedik, birbirimizi yedik.”
Hâlâ aynı binada yaşıyorlar ama biri giriş katta, öbürü üst katta. Umarım en kısa sürede barışırlar.
Yap ama söyleme bari
Oyuncu İrem Helvacıoğlu, ilişkilerinde Sherlock Holmes gibi dedektiflik yaptığını söylüyor.
Sevgilisinin sosyal medyasını inceleyip, onun gittiği ya da paylaşım yaptığı yerden başka kimler paylaşım yapıyor diye bakıyormuş.
Yorucu. Çok yorucu bir mesai. Ama ne olup bitiyor diye içi içini yiyenlere iyi taktik tabii.
Ta ki bunu böyle açıklayana kadar.
Artık oradan kim, niye paylaşım yapsın?
Şef Danilo’nun boşanması neden üzücü?
Bazı özel hikâyeler vardır, oradan kendinize de mutluluk, heves çıkarırsınız:
Türkiye’de tanışıp âşık oluyorlar. 1.5 sene memleketler arası aşk yaşıyorlar.
Danilo, Tuğçe’ye Eyfel Kulesi’nde evlilik teklif ediyor.
Hem İtalya’da hem Türkiye’de düğün. Türk âdetlerine göre kız isteme... Tuzlu kahve, kına gecesi, hamam...
Şimdi 9 senelik bu ilişki bitiyor.
Üzücü tabii. Çünkü böyle romantik-komedi tarzındaki ilişkilere tanık olmak bile insana iyi geliyor; hayata, güzel olasılıklara inancını tazeliyor.
Yalnız Danilo Zanna’dan önce, yarışmadaki partnerlerinden Somer Sivrioğlu da ayrılık yaşamıştı.
Mehmet Yalçınkaya bir yastıkta kocasın...
Sen ne güzel bir insansın
İmkânı olmayan çocuklara okumaları için kol kanat gerip, aralarından savcı bile çıkaran oyuncu Turgay Tanülkü...
Siyasi nedenle 18 yaşında girdiği hapishanede gördüğü işkenceden kendi çocuğu olmuyor.
Şimdiye kadar da hapishanelerde 100 bin mahkûma tiyatro oynadı.
Paylaş