Sadece Türkiye’de olur

* Canlı yayında dizi seyretmek
Saba Tümer “Aşk-ı Memnu”yu o kadar seviyormuş ki, dizinin son bölümünün yayınlandığı akşam bir yandan canlı yayında konuğuyla kendi programını sunmuş bir yandan da kulağında kulaklıkla monitörden diziyi izlemiş.
“Hem programda konuğu dinledim, hem soru sordum, hem son bölümü izledim. Çok keyifli bir programdı, reji ekibi şoke olmuştu” diyor. Sende kabahat yok. Kabahat, programı terk etmeyen o konukta diyelim, bu bahsi hemen zaplayalım.

* Evliliğe iş gözüyle bakmak
22 yıllık eşiyle anlaşarak boşanan Müfit Can Saçıntı, “Evlilik kolay şey değil, bir bankada 20 yıl çalıştıktan sonra emekli oluyorsun. Bence evlilikte de emeklilik olması lazım” diyor. Artık evliliğe nasıl iş gözüyle bakıyorsa... Eğlenceli bir yaklaşım tabii. İyi ki emeklilikte yaşa takılmamış diyelim, evlilikte kıdem tazminatı, evlilikte ihbar gibi yeni kavramlara yelken açalım.

* Nikâhın ertesi günü sete gitmek
Müzisyen Emir Ersoy ile 1 ay önce evlenen Gökçe Bahadır, nikâhtan sonra hayatında değişiklik olmadığını anlatıyor:
“Her şey aynı gidiyor. Cicim ayı bile olmadı. Evlendik ve ertesi gün sete gittim...” Yalnız cicim ayları başka bir şey, o senin söylediğin balayıdır diyelim, çifte en kısa zamanda baş başa, romantik bir tatil dileyelim.

* Mücevhere ulaşmak kolaylaştı demek
Yıllarca zor durumdaki insanlar için “Yetiş Bacım” gibi programlar yaptı. Çeşitli kampanyalara kendisi de yüklü bağışlarla destek verdi. Şimdi hayat pahalılığı insanları zorlarken çıkıp “Ben mücevher kadınıyım. Kadınların mücevhere ulaşması, alım gücü kolaylaştı” demesi, en hafif tabirle biraz tuhaf kaçıyor.
Halbuki nerede ne diyeceğini, ne konuşacağını da iyi bilen bir kadın. Herhalde Çağlar Ökten ile yaşadığı dolu dizgin aşk aklını başından almış, aşk sarhoşluğu yaşıyor olmalı Seda Sayan...
Sen en iyisi bir karat büyük al. Seneye de takarsın diyelim, yanından usulca uzaklaşalım.

* Kardeşçe, dostça bir hayat yaşamak
Önce “Kadınlar tayt giymesin”, sonra da “Metroda öpüşen görürsem müdahale ederim” diyen Süleyman Yağcı gelen tepkiler üzerine bir video yayınlayarak özür diledi. “Çocuklar Duymasın”ın Fıs Fıs İsmail’i, “Kelimem maksadını aştı. Bunun için de kırdığım bütün kalplerden özür diliyorum. Niyetim kötü değil. Niyetim kardeşçe, dostça, sevgi dolu bir hayat yaşamak” diyor. İnsanın hatasını kabul edip özür dilemesi erdemdir tabii. Ama kadına şiddet, çocuklara taciz gibi korkunç meseleler dururken kafayı taytla, gençlerle bozanlar bir bitemedi gitti. Artık özür kabul edecek yerlerimiz ağrıyor diyelim, ümitsizce son olmasını dileyelim.

Kimsenin istemeyeceği bir aşk karesi

Kaan Yıldırım ve Hande Erçel’in birlikte görüntülenmesiyle Hadise-Mehmet Dinçerler çiftiyle aralarında çok tuhaf bir aşk karesi oluştu...
* Kaan, Hadise’nin eski aşkı.
* Hadise, Mehmet’in yeni aşkı.
* Mehmet, Hande’nin eski aşkı.
* Hande, Kaan’ın yeni aşkı.
Aslında taraflardan hiçbirinin içinde bulunmak istemeyeceği bir eski sevgililer çakışması.
* Kaan istemez çünkü: Olaylı ayrıldığı Hadise’nin Dinçerler’le ilişkisi sorulunca “Konuşursam ayıp olur” demişti. Şimdi Mehmet’in eski sevgilisiyle birlikte olunca misilleme yapıyor konumuna düştü.
* Mehmet istemez çünkü: Bu tür kıyaslamalardan kendini soyutlamaya, geçmişte olmuş bitmiş mevzuların üzerine sünger çekmeye çalışıyor. O sünger çekmeye çalıştıkça eski defterler yeniden açılıyor.
* Hadise istemez çünkü: Evliliğe giden bir ilişkisi var, Kaan Yıldırım’ın Hande Erçel ile görüntülenmesi olabilecek en kötü ikinci senaryoydu. En kötüsü mü?
Elbette Ebru Gündeş’le olmasıydı.
* Hande istemez çünkü: Kerem Bürsin’den yeni ayrıldı. Yeni ilişkisinin de ‘Hanker’ gibi itibarlı olmasını ister elbet. Ama daha en baştan ilginç tesadüf diye magazinin diline düştüler.

Hey gidi Bruce Abimiz

Gençliğimizin unutulmaz dizisi “Mavi Ay”ın kahramanı Bruce Willis afazi hastalığı nedeniyle oyunculuğa son verdi.
Kekemeliği yenmek için oyunculuğa başlayan birinin başka bir konuşma bozukluğu nedeniyle mesleğini bırakması ne acı değil mi?
Bruce Willis’e bunu yapan hayat bize neler yapmaz...
Ama bütün bu iyi işler olmasa bile bize öğrettiği başka önemli şeyler de var Bruce Abimizin...
Mesela bir erkeğin hem komik hem seksi olabileceği...
Mesela her insanın kendine has bir gülüşü olması gerektiği...
Mesela doğru kullanılırsa dazlaklığın bile bir avantaja çevrilebileceği...
Mesela Demi Moore gibi bir kadından ayrıldıktan sonra da hayatta kalınabileceği...

Harika bir fikir

Sosyal medyada ilginç bir paylaşıma denk geldim. Bir firmaya iş başvurusunda bulunan bir genç görüşmenin sonunda kendisine bir zarf verildiğini anlatıyor. Zarfın içinden 100 lira ve şu not çıkmış:
“İş görüşmemize katılımınızdan dolayı teşekkür ederiz. Başvurunuz henüz sonuçlanmadığı için prensiplerimiz gereği, iş görüşmesine gelen adaylara ekstra yük olmamak adına bizim için ayırdıkları yarım günü çalışılmış sayarak ücretini tarafına ödemekteyiz.”
Umarım doğrudur, doğru değilse bile umarım şirketlere örnek olur. Çünkü iş arayan insanlara bol keseden “Gelin bir görüşelim” demenin karşı taraf için bir maliyeti var. Hele de iş hayatının başındaki gençler için.