Paylaş
◊ MÜJDE AR DİYOR Kİ:
“Bu mektubu yaklaşık 2 aydır Bodrum Gündoğan’daki BVS Bosphorus Resort Hotel Günay Restoran’daki konserlerin yarattığı dayanılmaz gürültü kirliliği üzerine şahsım ve komşularım adına yazıyorum.”
HAKLI ÇÜNKÜ:
Herhangi bir vatandaşın, hele de vatandaşlar arasında müstesna bir yeri olan Müjde Ar gibi bir sanatçının belediye başkanına bir şikayetiyle ilgili mektup yazmasından daha doğal bir şey olamaz.
◊ MÜJDE AR DİYOR Kİ:
“İşletmenin canlı müzik izni olsa bile belirlenen saat ve ses seviyelerinin dışında halkın huzurunu bozacak şekilde gürültü yapılması halinde, canlı müzik belgesinin belediye tarafından iptal edileceği bilginiz dahilindedir.”
HAKSIZ ÇÜNKÜ:
Madem belediyenin bilgisi dahilinde, bunu burada hatırlatmanın ne manası var şimdi? Amaç üzüm yemek olmalıydı. Üstelik Günay, 20 Haziran’da Funda Arar konseriyle açıldı.
Yani 2 ay değil, 1 ay.
Tarihlerde hata var.
◊ MÜJDE AR DİYOR Kİ:
“Kızılburun mevkii meskun mahal olduğu için, belediyeniz tarafından ‘sessiz bölge’ ilan edilmiştir.”
HAKLI ÇÜNKÜ:
Bodrum Belediyesi bu kararı bu kış daha yeni aldı. Beldedeki bazı bölgeler eğlence yeri, bazı yerler sessiz bölge ilan edildi. E şimdi kendinizin ‘sessiz’ ilan ettiğiniz yerde bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?
◊ MÜJDE AR DİYOR Kİ:
“Böylesi bir bölgede canlı müzik ruhsatı ve izni olmayan bir işletmenin yaşattığı gürültü terörünü durdurmak için harekete geçmemenizi anlamak mümkün değildir.”
HAKSIZ ÇÜNKÜ:
İyi de Müjde Hanım, hani ruhsatı vardı işletmenin? Belediye kararı şöyle:
Ruhsatı olan işletme gece 12.00’ye kadar açık havada, o saatten sonra kapalı alanda müzik yapacak.
Niye cevap vermiyorsunuz?
◊ MÜJDE AR DİYOR Kİ:
“2 aya yakın bir süredir ben ve komşularım, yasa ve yönetmeliklerin belediyenize emrettiği kamu görevini yapmanız için ısrarcı oluyoruz. Bu şikayetlerin hiçbirine resmi bir cevap verilmedi.”
HAKLI ÇÜNKÜ:
Halkın oylarıyla göreve gelen yerel yönetimler, seçmenlerinin her sorununu çözemese bile en azından dikkate almak ve sonuç konusunda bilgilendirmek zorunda.
◊ MÜJDE AR DİYOR Kİ:
“Önce insan ve insan hakları diyen sosyal demokrat bir partinin belediye başkanı olarak sizin tarafınız, kanun tanımaz işletmelerin yanı değil, mağdur edilen binlerce insanın, yani halkın yanıdır.”
HAKSIZ ÇÜNKÜ:
Bence bunun sosyal demokrasiyle şununla, bununla alakası yok.
Çünkü o zaman şöyle bir soru doğuyor:
Yani kendileri halk da, orada konser verenler ya da onları dinlemeye gelenler Yunan işgal kuvvetleri mi?
Üstelik sahne alanların çoğu da Müjde Ar’ın sanat camiasından eşi dostu.
Herkes batarsa ne olacak?
◊ MÜJDE AR DİYOR Kİ:
“Bu açık mektupla son bir kez ikaz ediyoruz ki görevlerinizi yerine getirmezseniz sadece adı geçen kanunsuz işletmenin karşısında olmayacağız. Hukuk yoluyla sizin ve belediyenizin de karşısında olacağız.”
HAKLI ÇÜNKÜ:
Her vatandaşın kanunsuz olduğunu düşündüğü her eylem karşısında hakkını savunmak için yargıya başvurma hakkı kutsaldır.
◊ MÜJDE AR DİYOR Kİ: “Hatırlatmak isteriz ki 5237 sayılı TCK’nın 183. Maddesi gürültüye sebep olan kişiler için 2 yıla kadar hapis cezasına hükmedileceğini öngörmektedir.”
HAKSIZ ÇÜNKÜ:
Bu “hapisle korkutma” dili belki de en çok Müjde Ar’a yakışmadı. Unutuyoruz belki: Türkiye ve dünya çok ağır bir salgın döneminden geçiyor. Bazılarımızın sükunete olduğu gibi, bazılarımızın da biraz unutup eğlenmeye ihtiyacı var.
Herkesin birbirine her zamankinden daha tahammüllü olması gerektiği bir dönem. Bütün işletmeler batıp, herkes işsiz güçsüz kalınca yazlığında kim huzurla oturabillir ki?
Paylaş