Michelin yıldızlı şef Bodrum’da
Türk rivierasının lüks temsilcilerinden The Bodrum Edition, Ege’nin gururu Michelin yıldızlı şef Osman Sezener’le birlikte bu sezon 7 yıldır Michelin yıldızı alan İtalyan şef Stefano Ciotti’yi de bünyesine kattı.
Stefano Şef, restoranı Brava’nın tanıtımı için bir davet verdi hafta sonu.
Çok ünlü vardı...
“Meğer daha önce hiç pizza yememişim” dedirtecek bir menüyle doldu sofralar.
“Türkler için anne menüsü hazırladım” diyor Stefano.
Ne demek anne menüsü...
“Annemin yemeklerinden bahsettiğimde, anneyi, ailemdeki tüm kadınları ve yüzyıllar boyunca yemek pişirme hareketlerini tekrarlayan ve bunları benzersiz tarifler haline getiren tüm İtalya’nın kadınlarını temsil eden bir arketip olarak düşünüyorum” diyor.
Bir de takılasım geldi adama.
Dedim ki, “Ünlü İtalyan şef Massimo Bottura ‘Sıska, zayıf bir İtalyan şefe asla güvenme’ diyor.
Hatta bu isimle bir kitap bile yazdı. Sen zayıfsın. Kime inanalım?”
Komik de biri, cevabı şöyle oldu:
“E Massimo da sıska! Estetik olarak zayıfım ama kalbim ‘tombul’, çünkü yüreğim mesleğime olan sevgimle dolu ve önemli olan da zaten içimizdekiler değil mi?”
Artık siz karar verin.
Gitti 11 milyonluk hesap
Can Yaman olumsuz yorumların konsantrasyonunu bozduğu ve işlerine zarar getirdiği gerekçesiyle 11 milyon takipçisinin olduğu Instagram hesabını kapattı.
Yahu yazık günah! Elalem takipçi satın alıp yarısını bile tutturamazken, üstelik canım gelir kapısı hesabı bir kalemde silmek ne demek?
Olumsuz yorum falan varsa sen hiç bakma, ver bir profesyonele ilgilensin.
Bu adam güzel olduğu kadar da naif galiba...
Geçmişini asla unutma
Seda Sayan gittiği mekânda paylaşım yaparken işini yapan garsona “Bu garson da geldi dikildi. Tepemde iş yapması...” diye çemkirdi.
Gençken garsonluk yapmıştım. Kaya Çilingiroğlu gibi tiplerin sırtıma leblebi atıp bira istemesini hiç unutmam.
O sırada Fransızca kamu yönetimi master’ı yaparken...
O yüzden bize hizmet eden insanlara en ufak bir saygısızlığa tahammülüm yok. Kim olursa olsun, kalkar giderim o masadan.
Müdüründen izin isteyip garsona bir şey ısmarlarım, onun masasında otururum, hâl hatır sorar, gönlünü alırım.
Avşar cehaleti
Moon Life dergisinin Kıbrıs’ta düzenlediği ödül töreninde sahne alan Hülya Avşar’ın, seyirciler arasındaki KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın korumasına “Ne hoşsun, buldum galiba sonunda” diyerek yürüdüğü anlar kahkahalarla karşılandı.
Fakat işin tuhaf tarafı, Avşar adama “Türkçe biliyor musun, çeviriyor musunuz” diye hitap ediyor. Sanırsın Kuzey Kıbrıs’ta değil, Rum kesiminde konser veriyor!
Ablacım onlar Türk oldukları için, Türkçe konuştukları için harekat düzenledik ya.
Ambargo yedik, KKTC’yi kurduk falan...
Cumhurbaşkanının koruması Türkçe biliyor muymuş?
Neyse...
Kıssadan hisse
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteklediği, bu yıl 9’uncusu düzenlenecek “Kısa’dan Hisse Kısa Film Festivali” 2-9 Kasım’da yapılacak.
8 yıldır sinemanın duayen isimleriyle sinemaseverleri buluşturan festivalin başvuruları başladı.
Başvuru için son tarih 9 Eylül.
