Paylaş
Dört kafadar ortaktan Deniz Yoldaç “Ankara Siyasal mezunuyum. Kadın hakları, insan hakları, hayvan hakları hep iç içe olduğumuz konulardı. Mottomuz da bu yüzden ‘İnsana saygılı, kadına saygılı, hayvana saygılı’” diyor Limonita’yı anlatırken.
Ama sonra siyasi tonu hafifleyip reklamcı tarafı ön plana çıkıyor:
“Bu yüzden kendimize ‘vegan kasap’ dedik, ‘vegan shop’ da diyebilirdik. Ama bütün bu kavramlar tartışılsın istedik. Amacımıza da ulaştık galiba. ‘Orası kasap değil manav’ dediler. En çok onda eğlendik. Nasıl mercimek köftesi, cevizli sucuk diyebiliyoruz, 100 sene sonra kasabın da anlamı değişir mi? Acaba torunlarımız ‘Büyükannelerimiz, büyükbabalarımız zamanında gerçek hayvanları kesip yiyorlarmış’ der mi? Böyle bir zihin jimnastiği herkese faydalı.”
Bugüne kadar beslenmeyle, veganlıkla, hayvanseverlikle, çevrecilikle ilgili kafanızda hangi kalıp, hangi önyargı varsa altüst etmeye niyetliler.
Bu ezber bozan hareketleri de kendileriyle kafa bularak paylaşıyorlar kitlelerle. Mesela vegan kasabın açılışında, pancar kesip alınlarına sürmüşler.
Limonita, Moda’da küçücük bir dükkân. Beş kişi zor sığar. “İlgi nasıl?” diye soruyorum, asıl trafik sipariş üzerinden dönüyormuş. Deniz Hanım “Dükkânda ürün kalmadı” diyor. En çok sucuk ve tantuni gidiyormuş.
Vegan pastırmadan paçanga
Peki müşterilerin hepsi vegan mı? Vegan kasap, aslında Kadıköy, Kozyatağı’ndaki Limonita vegan restoranının kardeş dükkânıymış. Moda’da bir şube, bir de bu kasabı açmışlar. Yan yana sayılırlar. Restoran pandemiden dolayı şu anda kapalı tabii. Ama kasaptaki vegan lezzetleri tadabilmem için bana arka bahçede küçük bir sunum yaptılar. Niyetleri, bu restoranın üst katını da ileride vegan müzesi yapmak.
“Vegan müşterileri restorandan zaten tanıyoruz. Bunlar başka bir kitle. Çoğu vegan değildir” diyor Deniz Yoldaç. Demek insanlar vegan olmasa da merak ediyor. Siparişleri Limonita’nın internet sitesindeki tariflere göre pişiriyorlar. Vegan pastırmayla paçanga yapıp sosyal medyada paylaşanlar varmış.
Limonita’daki ürünlerin bir kısmını kendileri üretiyor, bazılarını da tedarikçi firmalardan sağlıyorlar. Akademisyen, arkeolog gibi uzmanlardan oluşan bir ekipten destek alıyorlar. Şu anda vegan tavuk üzerinde çalışıyorlar.
“Yalnız bir konuda yanlış örnek olmaktan da çok korkuyoruz” diyor Deniz Hanım: “Sırf bizim fiyatlarımız biraz yüksek diye, bizi baz alıp insanların vegan beslenmeyi pahalı bir şey olarak algılamalarını istemeyiz...”
46 ÇEŞİT ÜRÜN VAR
TANTUNİ
Soya küpü ve baharattan. 100 gramı 10 lira
SUCUK
Haşlanmış fasulye, buğday glüteni ve baharattan. Tanesi (100 gram) 12.5 lira.
BİFTEK
Glüten, kereviz ve soyadan. 250 gramı 22 lira.
KÖFTE
Bezelye proteini, soya kıyması, baharat, glüten, sarımsak ve maydanozdan.
SOSİS
Haşlanmış bakliyat, sosis baharatı ve buğday glüteninden. Tanesi (100 gram) 12.5 lira.
MANTI
Soya kıyması, soğan, maydanoz, un, su ve tuzdan. 100 gramı 9 lira.
ŞNİTZEL
Badem, soya, mısır, kereviz ve glütenden.100 gramı 10 lira.
KIYMA (Yemeklik)
Kırmızıbiber, yeşilbiber, soğan, sarımsak, maydanoz, glütenden. 100 gramı 10 lira
SIRA BİR GÜN BANA DA GELECEK
Vegan olmamanın suçluluğunu duyduğunuz bir çağdayız. Deniz Yoldaç hayatı boyunca hiç kasaba girememiş. “Ben doyacağım diye, hatta ben daha güzel olacağım diye bir hayvanın ölmesini istemiyorum” diyor. İnsanlar, kendi vazgeçemediklerinden başkaları vazgeçince “Sıra bir gün bana da gelecek” diye düşünüyormuş. Bir gün ben de vegan olabilir miyim? Kalbim ve midem bambaşka şeyler söylüyor. Pişmiş hallerini tattığım ürünlere gelince... Sebze seven birinin gönlünü kolaylıkla çalabilir. Ama benim gibi müşkülpesent bir etoburu tamamen kazanabilmek için ürünler geliştirilmeli.
Moda, Mühürdar’daki Limonita haftanın her günü 10.00-20.00 arası açık. (0537) 525 30 70
Paylaş