Paylaş
Ben bilmiyordum bu konuyu.
Meğer yeni değilmiş, daha önce de söylemiş bu 3 yıllık ilişkiyi...
Magazin nostaljisi severim.
Daldım, o yıllara gittim.
2005’te ölen Fahrettin Aslan’ın büyük oğlu Sacit Aslan 2011’de bu meseleyi diline dolamış...
O zamanlar “Duymayan Kalmasın” programına katılmış ve şunları anlatmış:
“Evet; Bülent Ersoy doğru söylüyor, benim cici annem. Ama aynı zamanda askerlik arkadaşım. İkimiz de bahriyeliydik. Bülent amiral botlarında, ben de hücum botlarında görevliydim. Haliç’teki Taşkızak Tersanesi’nde karşılaşırdık. Yıllar sonra ‘Bülent Bey’ dediğim için beni mahkemeye verdi. Ama hâkime ‘Hanımefendi askerlik arkadaşım olur’ deyince dava düştü...”
Fıkra gibi değil mi?
Müsaadenizle, ben bir gülmekten katılıp geleyim...
Kızgın kumlardan serin karlara
Kar kış sevmem. Kayaktan çakmam. Havada mahsur kalanların anlatıldığı “Frozen” filminden sonra teleferiğe de mesafeliyim. O yüzden kayak otelleri bana biraz klostrofobik geliyor. Hadi gündüz oturdun karı seyrettin. Akşam ne yapacaksın? Fakat geçen hafta Erzurum-Palandöken’de bunun bir istisnasını yaşadım. Nasıl mı?
Çeşme-Alaçatı’daki Momo’yu duymuşsunuzdur. Türkiye’nin en popüler beach’i. Bildiğiniz hangi ünlü varsa, hepsi orada.
Bu beach, Palandöken’de yenilenen Polat Oteli’ne şube açmış. Deniz seviyesinden 2000 rakıma... Tam bir kızgın kumlardan serin karlara durumu...
Ve tabii lezzetleriyle birlikte dillere destan happy hour eğlencesini de götürmüş. Yazın kumsaldan tanıdığınız garsonu, DJ’i dağın tepesinde görünce tuhaf bir dejavu yaşıyorsunuz. Eğlence akşamüstü başlıyor, gece yarısına kadar devam ediyor, sonra oradan herkes otelin gece kulübü Secret’a geçiyor. Benim gibi kayaktan hazzetmeyen tiplere bile oyalanacak, eğlenip sosyalleşecek güzel bir alternatif olmuş.
Siyasete giren ünlüler
Hakan Peker geçenlerde gazetemizi ziyaret etmiş, konu dönüp dolaşıp siyasete atılmasına gelmişti. Karabük-Safranbolu’da İyi Parti’den başkan adayı olan Peker kendinden çok emin.
Ailesi Safranbolulu olduğu için ilçede çok iyi tanındığını söylüyor.
30 Eylül’de bir konser vermiş, Safranbolu’nun yarısı oradaymış. Siyasette zaten her şeyden önce özgüven gerekli. Kendisine seçim yarışında başarılar dileyelim.
Hangi partiden olursa olsun, siyasete sanatçı elinin değmesi iyi bir şey bence. Sanatçı duyarlılığının siyasete çok şey katacağına, başka bakış açıları getireceğine inanıyorum.
Hakan Peker dışında siyasete gireceğine dair ismi geçen başka ünlüler de var:
◊ Sunucu Mesut Yar, Muğla-Datça’da belediye başkan adayı.
◊ Şarkıcı Onur Akay, Balıkesir-Edremit’te başkan adayı.
◊ Tırmanışçı ve AKUT’un kurucusu Nasuh Mahruki, İstanbul-Beşiktaş’ta başkan adayı.
◊ Oyuncu Mehmet Esen, İstanbul-Adalar’da başkan adayı.
◊ Oyuncu Filiz Taçbaş, İzmir-Foça’da başkan aday adayı.
◊ İyi Parti, İstanbul-Beşiktaş belediye başkanlığı için şarkıcı Mustafa Sandal’la görüştüklerini açıklamıştı.
◊ Şarkıcı Doğuş, sosyal medya hesabından “Var bir hayalimiz. Kütahya için değişim zamanı gelmedi mi?” yazdı.
Kütahya’dan aday olup olmayacağı merak edildi.
Dört yapraklı yonca
Hande Yener pop müziğin dört yapraklı yoncasını açıkladı, ortalık karıştı. Selim Akar’ın programında bu soru yöneltilince kendisinin, Demet Akalın, Gülşen ve Hadise’nin ismini verdi.
“Ajda-Sezen-Nilüfer-Nükhet Duru dururken siz kimsiniz?” diye içinizden geçirdiğinizi biliyorum.
Çok da haklısınız ama Hande Yener’e de haksızlık etmeyelim. Çünkü konuşmanın o bölümünü açıp dinledim; 90’ların da konuşulduğu programda cümleye “Bizim dönemimizi söyleyecek olursak” diye başlıyor.
O zaman da doğru saydığı isimler. Fakat o yıllardan bu yana herkes ne kadar olgunlaşmış değil mi? Açık yüreklilikle rakiplerinin isimlerini sayıyor. Eskiden olsa “Popta yonca yok, tek gonca da benim” diye cevap verirlerdi.
Paylaş