Kendinizle birlikte olsanız neden ayrılırdınız?

Tamam, “ego”muza sorsak hep biz haklıydık.
En haksız olduğumuz anlar için bile “Evet ama...” diye başlayan, bir ton “hazır cevap” da cepte.
Halbuki...
Zaman zaman fazla tahammülsüz değil miyiz hepimiz?
Ya da fazla vurdumduymaz?
Bazı akrabalara, arkadaşlara, komşulara karşı aşırı anti-sosyalken, kimi başka insanlara manasız bir düşkünlüğümüz yok mu hiç?
Abuk sabuk cimriliklere, lüzumsuz bonkörlüklere kapıldığımız olmuyor mu?
Kıskançlık?
Kontrolcülük?
Talepkârlık?
İlgisizlik?

Say, say bitmez kendi vicdanımıza bile danıştığımızda.
İngiltere’de 1 sene önce kendisiyle evlendiğini duyuran sosyal medya fenomeni Suellen Carey, kendisiyle boşandığını açıkladı.
10 seans çift terapisine gitmiş, yine de kurtaramamış yuvasını yıkılmaktan.
Nikâhı kim kıydı, boşayan kim o ayrı mesele. Halısıyla, yorganıyla da evlenen olduğuna göre ülke kanunları buna müsait.
Ama insan kendisiyle niye evlenir, bu apayrı bir mevzu.
Sanki kendi kendine miras bırakabilecek...
Sanki yatağın solunu seviyorken sağına da ayak uzatacak...
Hayır, boşanınca nafaka alsan nereden çekip nereye yatıracaksın...
Fakat Suellen Carey’in bu 1 yıllık deneyiminden çıkarabileceğimiz güzel bir ders var: Kendi kendimize bile ancak 1 yıl tahammül edebildiğimiz.
Nitekim Carey yaptığı bu solo evlilikten pişman değilmiş ama bu süreçte, kendisiyle evli olsa bile kendi kusurlarını kabul etmenin ne kadar önemli olduğunu anlamış.
Kıssadan hissemiz var mı kendimize biçecek?

İkinci sünnet derisi çıkışı

Tuhaf hareket, kılık ve çıkışlarıyla periyodik olarak gündeme gelmeyi başaran Berdan Mardini, yine benzer çıkışlarla gündem yaratan şarkıcımız Selen Görgüzel’den sünnet derisi bayrağını devraldı, el yükseltti.
Görgüzel genç kalabilmek için yüzüne sünnet derisinden üretilen serum enjekte ettirdiğini açıklayıp hayli ekmeğini yemişti bu “yaratıcı” lansmanın.
Mardini de Ankara Bahçelievler’de patlattı bombasını. Belediyenin sünnet şöleninde sahne alan sanatçı, belediye başkanına şöyle seslendi mikrofondan:
“Başkanım seneye sizden kurban derisi değil, sünnet derisi istiyorum. Bütün çocukların sünnet derisine talibim. Bundan elde edilen alloblast kök hücreyle gençleşme aşısı yapılıyor...”
Hayır, neden hepsine talip? Acaba kozmetikçilere ihracatını falan mı yapacak?

NAZAN ÖNCEL LİMANI

“Gidelim Buralardan”, “Aşkım Baksana Bana”, “Geceler Kara Tren” gibi şarkılarıyla 90’ları kasıp kavuran Nazan Öncel’in estetikle mestetikle pek işi yok biliyorsunuz.

Zamanın çılgınca gençleşme, güzelleşme ihtirasına karşı da kanadının atına sığınılacak, bilgece laflar etmiş.
“Sana ne oldu böyle” diye soranlara, “N’olacak güzelim, zamanın eli değmiş. Zamanın eli hangimizi teğet geçiyor ki beni geçsin? Ben de bilirim bir sürü şeyler yaptırmayı. Yüzüme bakıyorsunuz 15, yaşımı soruyorsunuz 105... Öyle komik durumlara düşmek istemem açıkçası. Bu anlamda kendime kıyamam...”
Selen Görgüzellerin, Berdan Mardinilerin fırtınalı ve telaşlı denizinde, sığınılacak huzurlu bir liman gibi Nazan Öncel.

Uçuk fiyat barometresi

Sosyal medyanın yeni goygoyu İstanbul Havalimanı’nda 1110 liraya satılan döner dürüm.
Dünya havalimanlarından örnekler göstererek, “Bunu yerli yolcu yemez, aklı başında yabancı yolcu da yemez, 10 turistten biri alır, onun da nereli, kimler olduğu belli” diyorlar.
Herhalde Körfez ülkelerinden gelen ziyaretçiler kastediliyor.
Haksızlık etmeyelim, yanında küçük patates ve içecek de var ama dürüm et bile değil, tavuk dürüm.
Uçuk fiyat barometresi eskiden lahmacun fiyatlarıyla ünlü Bodrum Maçakızı’nda atardı.
Sosyete, manzara, lüks, servis falan hepsinin pabucu dama atılmış.
Yeni yer, İstanbul Havalimanı anladığım kadarıyla.