Paylaş
Sevgili hocam...
Büyük takipçinizim. Cinsel tavsiyeler verdiğiniz köşenizi okumadan duramıyorum. Sadece ben mi? Bence Ertuğrul Özkök de aynı durumda.
Daha Posta Gazetesi’ni görünce gülümsemeye başlıyorum, bir telaş sayfanızı açıyorum.
100 yıldır aynı şeyler ama beni dünyadan kopartıyor, okudukça gülmekten yerlere yatıyorum.
Hocam inanmazsınız, “Top 10 Haydar Dümen” listesi hazırlamışlığım var.
Sizce normal mi?
Evde balık yağı falan var, içeyim mi?
Köşenize mektup yazan danışanlarınızın müşkül haline hem gülüyor hem de bunu yaptığım için suçluluk duyuyorum.
Acaba günaha mı giriyorum?
“Çok gülme çocuğun olmaz” diyorlar, aslı astarı var mı hocam?
Atayım mı bir kapak balık yağı?
Allah aşkına doğru söyleyin!
Yaptığınız yorumlara kopuyorum.
Velhasıl, hocam sizi çok seviyoruz, Allah başımızdan eksik etmesin.
Bir de böyle Canan Karatay var, bilim dünyasından sizin gibi bu kadar sevdiğim.
Aslında sizi yan yana da çok yakıştırıyorum.
Bir televizyon programında bir araya geldiğinizi falan düşünemiyorum bile: Sağlıkla kudretin sinerjisi!
Sırtımız bir daha yere gelmez.
Paylaş