Gösteriş dünyasının ünlüleri

Bu kez de Polat çiftinin yaşamına benzer yaşamları, hatta onları taklit ettikleri konuşulan Özlem&Tayyar Öz çifti için “Bu ikisine de bakmanız lazım arkadaşlar” paylaşımında bulundu.

Tayyargiller olarak anılan çift paylaşımlarını temizlemeye başladı.

Çiftin hacamat gibi hizmetler veren bir kliniğini var.

Cüneyt Özdemir isyan etti: “Abi hacamat yaparak nasıl böyle paralar kazanıyorsunuz, gözünüzü seveyim ya!”

İsyan edenlerden biri de şarkıcı Işın Karaca’ydı. “Ben tabiri caizse 25 yıldır köpek gibi çalışıyorum. Böyle bir yaşama erişmek için değil ama” diyen Karaca, “Fenomenmiş! Zırt deliğin fenomeni!” çıkışıyla gündem oldu.

Eskiden gösteri dünyasının ünlüleri vardı. Şimdiyse “gösteriş dünyası”nın ünlüleri. Yakın zamana kadar birbirleriyle yarışırken şimdi panikteler anladığımız kadarıyla.

Dilan&Engin Polat sürecinin bir faydası da artık bu tür görgüsüzlüklere daha az maruz kalacak olmamız galiba. 

Bir Emmy daha, hatta Oscar da alsa...

Haluk Bilginer’i hayranlıkla izlememek mümkün değil.

Bir yandan Angelina Jolie ile başrol paylaştığı “Maria” filminin çekimleri devam ediyor.

Yunan asıllı Amerikalı soprano Maria Callas’ın hayatının anlatıldığı filmde Maria Callas’ı, Angelina Jolie canlandırıyor.

Haluk Bilginer ise Callas’ın sevgilisi Yunan asıllı armatör Aristotle Onassis rolünde.

İnsan, Haluk Bilginer’i Angelina Jolie gibi bir dünya devinin yanında görmek için sabırsızlanıyor.

Diğer taraftan Bilginer’e 47. Uluslararası Emmy Ödülleri’nde ‘en iyi erkek oyuncu’ ödülü getiren “Şahsiyet” dizisinin yeni sezonu da hazır.

Polisiye-drama türündeki dizi, insan doğasının karmaşıklığı ve hafıza üzerinden adalet arayışını masaya yatırıyor. Bilginer’e bir Emmy daha gelse ne güzel olur.

Hatta keşke “Maria” ile de Oscar da alsa... O kadar seviyorum Bilginer’i.

Haluk Bilginer Fan Club kurmak istiyorum diyecektim, çoktan kurulmuş bile.

Instagram’daki @haluk_bilginer_fans hesabının 52 bin takipçisi var. 

Takibe aldım tabii.

En iyi açılış yapan ikinci film

Box Office Türkiye’nin verilerine göre “Atatürk 1881-1919” (Birinci film) vizyondaki ilk üç gününde 269 bin 313 seyirciyle yılın en iyi açılış yapan ikinci filmi oldu. Devam filmiyse 5 Ocak’ta vizyona girecek. Bence bu rakam hem iyi hem kötü. İyi çünkü ölümünün üzerinden 85 yıl geçmiş bir liderin günümüzde hâlâ bu kadar rağbet görmesi açısından olumlu bir veri.

Kötü çünkü Disney+’ın aldığı skandal kararla bütün dünyada gösterilecek diziden vazgeçilip yerine bu sinema filmlerinin konması nedeniyle oluşmuş bir tepki de var.

Eğer böyle bir durum olmasaydı belki bu sayı çok daha yüksek olacaktı.

Lokanta lokanta buz aramak

Icardi’nin eşi Wanda Nara buz bağımlısıymış. Buz bağımlılığı nasıl oluyor bilmiyorum. Mesela gece elleri titreyerek uyanıp dolaptan buz mu alıp yiyor?

Çorbasına, kahvesine buz mu atıyor? Ağzında mı eritiyor, bildiğin katır kutur yiyor mu? Diş mi dayanır ona?

Daha çok hamile olduğu zamanlarda oluyormuş:

“Çok az insanın bildiği bir bağımlılığım var. Buz bağımlılığı... Bunun normal olup olmadığını bilmiyorum. Hamileyken o kadar çaresizdim ki restoranlara gidip bir tabak buz istiyordum.

Bazı insanlar bunun demir eksikliğinden kaynaklandığını söylüyor ama benim değerlerim her zaman iyiydi ve bu aşermeyi her zaman yaşadım...”

Icardi de eşine bir buz makinesi almış.

Çamaşır makinesi büyüklüğünde bir şeymiş. İnsan ilginç olduğu için mi ünlü oluyor, ünlü olduğu için mi ilginç oluyor, anlaması zor.