Paylaş
Güzel kadın, iyi oyuncu, genç, başarılı, bol ödüllü, tecrübeli...
Bir film festivalinin yüzü olmayı hak eden bir portre. O jüri olmayacak da kim olacak?
O şehrin karakterine göre farklı formlar almakla birlikte dünya da böyle.
Mesela her yılın festival döneminde Cannes sahillerinden dünyanın anlı şanlı yayınlarına yağan üstsüz fotoğraflar...
Meşhur olmak, keşfedilmek için dünyanın her yerinden bu kumsallara koşan genç kadınlar paparazzilere pozlar verdi yıllarca.
Yani magazin dozu değişmekle birlikte örnek çok anlayacağınız.
Serenay Sarıkaya da gayet ölçülü taşıdı kendisine giydirilen bu rolü.
“Acaba” diyor insan; “Film festivali evreninde farklı farklı mahalleler mi var? Bu homurdanmalar Serenay’a, sana, bana değil de; birbirlerine mi aslında?”
Ölürsem kabrime gelme istemem
Ölümden, özellikle de kendi ölümünden bahsetmekten adeta tuhaf bir zevk alan Bülent Ersoy’un aradığı bir göz, Allah verdi iki göz:
Muhabirler cenazesine katılım az olduğu için Ahu Tuğba’ya yapılan vefasızlığı sordu; Diva aldı sazı eline:
“Cenazeme kimsenin gelmesini istemiyorum. Ben kendi başıma giderim...”
Gecinden versin tabii de o iş öyle olmuyor be abla. Musallayla mezar arasındaki mesafe var, baş bu tarafa ayaklar bu yana, omuz üstüne döndürülecek falan... Anlayacağın, epey bir iş var orada.
Neden bu kadar kaba ve gerginiz?
NG Araştırma, 15 yaş üstü 1501 kişiyle bir stres araştırması yapmış.
Buna göre toplumun yarısı stresli ve kısmen stresli hissediyor.
Her üç kişiden birinin en büyük stres kaynağı ekonomik sebepler.
Her beş kişiden birinde de gelecek kaygısı varmış.
Bence gelecek kaygısı da ekonomik sebeplere giriyor.
Bu ikisinin toplamı yüzde 50’yi geçiyor.
Bu kişilerin yarısı stresle başa çıkmak için bir şeyler yaparken yarısı da oluruna bırakmış durumda.
Patlayacak yer arayan serseri mayın gibi.
Puff Diddy rezaleti
Rap’çi Sean Diddy Combs davası tıpkı Epstein davası gibi: Tacizin çocuklara kadar uzandığı ve insan kaçakçılığı, alıkoyma, şantaj gibi adi suçların işlendiği ortamlar, partiler...
Bunlara katılan ünlü simalar, iş insanları, Hollywood şöhretleri ve politikacılar...
Puff Diddy olarak da bilinen bu prodüktör ve müzisyenin merkezinde oturduğu bir şiddet, yasaklı madde, organize suç ağı ortaya çıktı.
Batı cephesi darmaduman.
Genç popçu Justin Bieber gibi mağdurlar... Meğer şarkılarında hep bu konuyu haykırmış ama kimseler işitmemiş Justin’i.
Senaryo olsa inanmazsın.
1 saat rötar
Ajda Pekkan, İzmir Efes Antik Tiyatro’daki konserine 1 saat gecikince tepki aldı ve bazı dinleyiciler alanı terk etti.
Neyse ki Ajda Pekkan mazeret bildirip çok tatlış bir özür diledi.
Haksız mıyım bilmiyorum ama konser için 1 saatlik rötarın, salonu terk edecek kadar uzun bir gecikme olduğunu sanmıyorum.
Elbette ki her etkinliğin vadedildiği saatte yapılması güzel bir şey.
Ama çoğu zaman seyirci de tam saatinde yerini alamamış olabiliyor zaten.
Hele de İzmir gibi sahil yerlerinde...
Festivallerde, stadyum gibi büyük konserlerde çok beklemiş bir kuşak olduğumuz için belki de.
Sevdiğin müziğe geri sayılan o 1 saat, protestodan daha keyifli şeylerle geçirilebilir bence.
Paylaş