Paylaş
Amasya’da üç tiyatrocunun hayatını kaybettiği, Melis İşiten de dahil, sekiz kişinin yaralandığı korkunç kazadan sonra, Uraz Kaygılaroğlu eski eşinin yanından bir an olsun ayrılmadı.
Moral bulmak için eğlenmeye bile birlikte gidiyorlar.
Geçen akşam Uraz Kaygılaroğlu’nun sahnede şarkılar söylediği bir mekânda yine Melis İşiten vardı.
Eski eşinin kendi kendine dans ettiği anları videoya çeken Kaygılaroğlu, o videoyu “İyi ki varsın ortak” notuyla paylaştı.
Üç yıl önce boşandığı eşine bu zor döneminde sahip çıkması ve hiç yalnız bırakmaması ne güzel değil mi?
Son bir-iki haftada arka arkaya böyle benzer tavırlara şahit olduk.
Önce Fazıl Say, boşandığı Ece Dağıstan ile adliyeye el ele birlikte girdi, yine el ele çıktılar.
Ardından Zeynep Bastık, Pantene Altın Kelebek’te yaptığı ödül konuşmasında onu izleyen eski eşi ve menajeri Tolga Akış’a birlikte hayal ettikleri şeyler için teşekkür etti.
Şimdi de Uraz-Melis ikilisinin birbirlerine karşı bu şefkat, sevgi ve saygı dolu halleri.
Boşanmayı/ayrılmayı beceremeyenlerin, bazen işi kadına şiddete vardıranların ülkesinde umarım böyle güzel örnekler artar, her gün yenileri çıkar, sadece kavga-gürültüyle değil, sevgi ve saygıyla ayrılmanın da mümkün olduğunu kalplerimizin ve kafalarımızın içine sokarlar.
Burak Özçivit, Kıvanç Tatlıtuğ’u örnek almalı
Davetli olarak gittiği Katar’da çocuk taciziyle suçlanan ABD’li aktör Kevin Spacey ile görüşüp fotoğraf paylaşımı yapan Burak Özçivit, tepkilerin ardından paylaşımını silmişti.
Dün bu konuda yazmıştım. “Ya menajeri işini iyi yapmıyor ve Burak Özçivit markasını böyle lekeli alanlarla yan yana getiriyor ya da Özçivit’in gözünü öyle para bürümüş ki kimseler laf dinletemiyor” demiştim.
Özçivit’e benzer bir eleştiri de Tuba Ünsal’dan geldi:
“Para karşılığında tüm dünyanın karşısında durduğu, taciz ve tecavüzle yargılanan bir oyuncuyla yan yana poz vermek! Utanıyorum sizden ve sizinle aynı işi yapmaktan...”
Fotoğrafları sildikten sonra konuyla ilgili demeç veren Özçivit, “Bilmediğim bir konuydu. Fotoğraf çektirdik ve paylaştım. Ancak detayları sonradan öğrendim. Her zaman gündemi takip edemiyorum, açıkçası bilmiyordum. Zaten paylaşımı sildim devamında” dedi.
Özrü kabahatinden büyük denir ya, biraz öyle. Olabilir, gündemi takip etmemiş ve bütün dünyada ayyuka çıkan bu olayı duymamış olabilir.
Ama insan davetli gittiği organizasyonda kiminle, ne yapacağını merak etmez mi? Hadi kendi etmedi, menajeri araştırıp sormaz mı?
Özçivit daha önce de Ukrayna’yı işgalinden dolayı herkesin protesto ettiği Rusya’ya gitmiş, para karşılığında Moskova’da Rus kadınlarla yemek organizasyonuna katılmıştı.
İhtiyacı mı var sanki?
Üç kuruş ekstra kazanmak için niçin markasını böyle gölgeli alanlarda gezdiriyor?
Sonradan sileceği, “Bilmiyordum, pardon” diyeceği akçeli işlere karışıyor?
En sonunda sosyal medya hesabından ne kadar üzgün olduğunu anlatan bir metin yayınlamak zorunda kaldı.
Bir yanlış bir kere yapılırsa hatadır. Ama kendini tekrar ediyorsa “hata” olmaktan çıkar, “huy” olarak kabul edilir o artık.
Hani sık sık kıyaslanıyorlar ya...
Bir Kıvanç Tatlıtuğ’un markasını idare ediş titizliğine bakın, bir de Burak Özçivit’inkine. Tatlıtuğ’a böyle teklifler gelmiyor mu?
Onun hayranları yok mu?
Kadınlarla yemek teklifi ona da gelmişti mesela.
Duyduk mu yaptığını, tenezzül ettiğini?
Taksi gibi özel şoför
Motovale’nin ilk haberini 12 sene önce ben yapmıştım. Daha yeni kurulmuşlardı. Diyelim ki aracınızla gittiğiniz yerde içki içtiniz ve alkollü şekilde araba kullanmak istemiyorsunuz. Şirketi arıyorsunuz, olduğunuz yere hemen bir motosikletli eleman gönderiyorlar.
Motosiklet portatif ve katlanabilir model, katlayıp bagajınıza koyuyor, sizi evinize kadar götürüyor. Sonra kendisi yine motosikletine binip gidiyor.
Artık otomobille iki kişi geliyorlarmış. Şoförlerden biri aracınızı sürüyor, diğeri sizi takip ediyor. Sonra kendi araçlarıyla dönüyorlar.
Biraz pahalı. En son bir arkadaşım Kuruçeşme’den Tarabya’ya 350 lira ödemiş.
Ama yine de ehliyeti kaptırmaktan iyidir.
Hele de kimsenin taksi bulmakla uğraşmak istemediği şu günlerde...
Paylaş