Paylaş
Oysaki keşke sessiz kalsaymış.
Çünkü şöyle yazmış Cem Yılmaz:
“Çok ‘az’ kişi yakalanmış gibi ama Uykucu’ya şaşırdım. Beni üzdü. İnşallah yalandır...”
Bakın bu kişi gerçekten suçlu olabilir, yargılama sürecinde ortaya çıkacak.
Ama suçlu bile olsa Cem Yılmaz’ın ‘az’ dediği, bedeninin normal insanlardan az olması. Uykucu dediğine gelince...
İki ayrı Uykucu tanıyoruz. Biri hani şu küçük mavi yaratıkların olduğu Şirinler. Diğeri “Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler”deki Uykucu.
Komiklikler, şakalar falan tamam da... Bir insanın doğuştan getirdiği özellikleriyle kafa bulmak da Cem Yılmaz’a çok yakışmadı şimdi. Ne yani cüce insan az insan mı oluyor?
Diğerleri bunu okuyup üzülmemişler midir?
Biz senin 1.70’ine laf ediyor muyuz?
O ne tuhaf pasta öyle
38 yaşına basan Fahriye Evcen, eşi Burak Özçivit ve iki çocuğuyla birlikte doğum günü pastasının önünde çekilmiş bir fotoğrafını paylaştı.
Nice mutlu yaşlara tabii ama...
Pasta bir tuhaf.
Evin bir köşesi şeklinde yapılmış, Burak Özçivit ve Fahriye Evcen koltukta, çocuklar da yerde oturuyor.
Krema mı, çikolata mı, artık hangisi, hangi malzemeden yapılmış, bilmiyorum.
◊ E ne oldu, fotoğraf çekildikten sonra ailece pastaya mı çöktüler...
◊ Çocuklar kavga etmedi mi...
◊ “Ben annemi yiyeceğim”
◊ “Hayır sen babamı ye, annem benim...”
Şebnem mi, Özlem mi?
Her ikisi de aynı dönemde çıkmıştı, ikisi de kadın rock’çıydı, ikisi de yetenekli, ikisi de asi... O yüzden hep kıyaslandı Şebnem Ferah ile Özlem Tekin.
Ben öteden beri Özlemciyim. Hatta müziği bırakıp bir Ege köyüne yerleşmesi bile artıdır gözümde.
Tam sevdiğim tarz: Kırık! Zaten aylardır da haber alınamıyor kendisinden.
Yine benzer şekilde Şebnem Ferah da bir süredir konserlerine ara vermişti, tekrar döneceğini açıkladı.
Bu vesileyle de ezeli rakibi ve küs oldukları söylenen Özlem Tekin soruldu ona.
“Haberim yok ama kardeşim sayılır” cevabını verdi.
Hem kardeş gibi ama hem de haberi yok...
Biraz mesafeli bir kardeşlik anladığım.
Bodrum’un yeni havalısı Hyde
Torba’nın yeni festival oteli Hyde hafta sonu 3 gün 3 gece süren bir partiyle açıldı.
Eğer tatil anlayışınız kafa dinlemek, şezlongda tembellemekse size pek uygun olmayabilir. Burada eğlenmek vatani görev gibi.
Sabahın 9’unda kalk borusu gibi, bütün tesise müzik basılıyor.
O sırada after party biteli ancak 3-4 saat geçmiş oluyor.
Mahmut Orhan gibi ünlü DJ’lerin ardı ardına kabine geçtiği 3 günlük parti Hyde Beach’te başladı.
Kimler yoktu ki: Şeyma Subaşı, Şevval Şahin, Deren-Derin Talu, Dilan Gerede Erkaya, Meltem Cumbul, Merve Oflaz, Rafael Cemo Çetin gibi eğlence aleminin gözde simaları.
Denizi kum, restoranı yakışıklı.
Ama dikkat garsonlar biraz snob. İki isteğinizden birine “Maalesef” cevabı alıyorsunuz, cümlenin içinde de “item” gibi (İngilizcede çeşit, parça, eşya demek) sözcükler geçiyor.
Sorduğumuz da peynir tabağı ha!
Eğlence falan hiçbir diyeceğim yok ama burası ne Yunanistan, ne İspanya.
Türk müşteri servis konusunda şımarıktır, mükemmeli ister.
Paylaş