Aras Bulut İynemli’den gazetecilere hisse

Aras Bulut İynemli, fragmanı bile 4.5 milyon seyredilen yeni filmi “7. Koğuştaki Mucize” için Hürriyet Pazar’dan Hakan Gence’ye bir röportaj verdi.
Cevapların çoğunun temposu düşük.
Ama söyleşinin iki yeri vardı ki çok çarpıcı, hakkını teslim etmeden geçmemek gerek.
İlki, İynemli’nin rakipleriyle ilgili soruya verdiği yanıt:
“Benim rakiplerim yok, meslektaşlarım var. Bizler meslektaşız, aynı işi yapan ve birbirleriyle alışveriş halinde olan insanlarız. Sakin ol! Sen sadece işini yap, orada herkese pay var” diyor İynemli.
Rekabetin, işin içine hayranların bile dahil edilerek, onları da trolleştirerek çirkinleştiği bir ortamda böyle serinkanlı, aklı başında laflar duymak, çölde su bulmak gibi.
Belki içinden geçtiğimiz şu dönemde biz gazetecilere de örnek olur. Birbirimizi yemeyi bırakıp işimize konsantre olabilir; sadece neyin, nasıl daha iyi yapılacağının örneklerini sergileyebiliriz.
Mülakattaki ikinci çarpıcı nokta, “Kız arkadaşımdan (Bige Önal) daha romantiğim” açıklaması.
Ne güzel ya...
Duyguları saklamanın erdem sayıldığı, romantizm yerine maçoluğun yüceltildiği bir iklimde, bir erkek çıkıyor ve sıfır kompleksle, kız arkadaşından daha romantik olduğunu söylüyor.
Çölde suyu bulmuştuk, bu da vahası olsun.
Hemen ardından da yapıştırmış lafı: “Bu da kayıtlara böyle geçsin”...
Bige Hanım, Bige Hanım! Aldınız mı mesajı bakalım?

Memleketim şarkısı niye patlamadı?

Fikret Şeneş için iki albümden oluşan bir saygı albümü yapıldı. İçindeki şarkılardan biri de Malatya’nın gururu, Mozart ödülü sahipli 13 yaşındaki gurbetçi Ali İnsan’ın seslendirdiği “Memleketim” şarkısı.
Operasyonun sürdüğü ve milli duyguların tavan yaptığı şu sıra patlaması, paylaşım rekorları kırması, ortalığı yıkması gereken bir şarkı.
Çünkü içinde hissettiğimiz “yalnız bırakılma” halini çok iyi anlatan bir parça.
Ama beklenen ilgiyi görmüyor.
Belki Ali İnsan’ın sesiyle biraz “çocuk şarkısı”na dönüştüğü...
Belki de müzik yazarı Naim Dilmener’in eleştirdiği gibi... Çok daha iyi düzenlemelere layık olduğu için.
Yapacak bir şey yok, Ayten Alpman’a devam...

Fashion Week’te atlanan detay

Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul hakkında çok yazıldı, çizildi ama bir ayrıntı gözlerden kaçtı: Podyumlardaki LGBTİ görünürlüğü.
“Milano’da yürüyen ilk Türk erkek model” olarak tanıdığımız Salih Topçuoğlu’nun sosyal medya hesabında görünce fark ettim:
“Türk moda sektörü hayatı boyunca görmediği kadar queer model gördü bu sezon” diye yazmış Topçuoğlu.
Tek tek dikkat çekmemiş olabilir ama hepsini alt alta sayınca haklılığı ortaya çıkıyor:
Nora Şenkal, trans birey İris Mozalar, cinsiyetsiz modeller Kaan Şalcı ve Furkan Altın, queer erkek model Ege Kutay Aydınız...