Adanalı, festivaline sahip çıkıyor

Fakat en hoşuma giden, Adanalıların kentlerine ve festivallerine sahip çıkma şekliydi.
Sokakta kimi çevirip bir şey sorsanız, festival için geldiğinizi anlıyor, işini gücünü bırakıp yardımcı olmaya çalışıyor.
Hepsinin ağzında aynı sözler: “Siz bizim kentimizin tanıtımı için ta buraya kadar gelmişsiniz, yardımcı olmak elbette görevimiz...”
Etrafta dolaşmaya çıkan bir arkadaşımıza “En güzel kahve burada içilir” diye kahve ısmarlayıp parasını ödeyen bile oldu. Etkilenmemek elde değil.
Çünkü festival yapmak kolay. Parayı bastırınca en iyi konuşmacıyı da getirirsin, en güzel atölyeleri de düzenlersin.
Ama kent insanının böyle sahiplenmesi parayla olacak iş değil, bambaşka bir şey. Bu bilincin oluşmasında emeği geçen herkesin eline sağlık.

Ya iki taraf da fakirse?

Çağla Şıkel fakir sevgilisi de olabileceğini söyledi.
“Ne yüce gönüllü kadın” diyeceksiniz ama açıklamasını şöyle bitiriyor:
“Fakir insanla da beraber olurum. Çok şükür her şeyim var.”
Yani taraflardan en az birinin zengin olması şart.
Ya iki taraf da fakirse? İki çıplak bir hamama mı?

Göksel’den İstiklâl Marşı

Göksel’in Formula1’deki İstiklâl Marşı performansına hayran kaldım.
Su gibi okudu dizeleri, kaçırdıysanız internette aratıp bir dinlemelisiniz.
Keşke sanatçılara daha sık yorumlatsak milli marşımızı...