TURİZM FINDIĞIN ÖNÜNE GEÇMİŞ
KARADENİZ’in coğrafyasını da insanını da çok severim.
Bugüne kadar birçok kentini gezdim, gördüm.
Ama Ordu’ya hiç yolum düşmemişti. 
O yüzden Hürriyet’in Ordu’yu Keşfet buluşması benim için reddedilemez bir fırsat oldu.
Bol rötarlı, aktarmalı yol çilesine rağmen ‘gık’ demeden düştüm yollara.
Açıkçası bu kadar düzenli, denizle barışık ve sosyal bir kent beklemiyordum.
Ordu-Giresun Havalimanı’nda beni karşılayan arkadaş, “Sahilimiz cıvıl cıvıldır. Biz buraya küçük İzmir deriz” deyince bazı şeylerin farklı olacağını hissettim aslında.
MEĞER TURİZM KENTİYMİŞ
Ordu 800 bin nüfuslu küçük bir kent olmasına rağmen hiç içine kapanık değil.
Turizmi “3 ay değil 12 ay Ordu” sloganıyla kentin birinci gündemine almış bu kent.
Hem de ‘mış’ gibi değil düşünülmüş, adamakıllı projelerle girmiş bu işe.
Ne yapılmış mesela?
Karavan turizmi için çok özel alanlar oluşturmuş.
Ordu’nun yaylaları ‘balon turizmine’, durgun suları ‘kano turizmine’ hırçın dalgaları ‘sörf turizmine’ açılmış.
Kentin her köşesine yabancı dilde hazırlanan fotoğraflı, haritalı kent rehberleri iliştirilmiş.
Özellikle yerli turistleri cezbeden tekne turları planlanmış.
Bu çalışmaların yanına Ordu’nun doğal, kültürel güzelliğini ve zengin mutfağını da eklediğinizde karşınıza hiç sıkılmadan, günlerce gezeceğiniz tam bir turizm kenti çıkmış.
Peki, bu vizyonu ortaya koyan kim?
Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler...
Hilmi Bey’i Enerji Bakanlığı döneminden tanıyorum.
Ama belediyecilik anlayışına ilk kez şahit oldum.
Sağ olsun program boyunca bizi hiç yalnız bırakmadı Hilmi Bey.
Gezinin her durağında videolu, fotoğraflı anlatımlarıyla Ordu için neler yaptıklarını, yapacaklarını anlattı.
SAHİLLER HALKINDIR
Nitelikli turizm için sadece proje üretmek yetmiyor.
Kenti doğru şekilde korumazsanız ürettiğiniz projeler hiçbir işe yaramıyor açıkçası.
Hilmi Bey hem proje üretmiş hem de kenti korumuş.
Bunun en güzel örneğini Altınordu ilçesine bağlı Kirazlimanı Mahallesi’nde bizzat gözlerimle gördüm.
Sahile beton bir perde çeken 17 katlı 3 bina ‘sahiller halkındır’ anlayışıyla yerle bir edilmiş.
Ve bu alanda tamamen halka açık özel bir proje çalışması yürütülüyor.
Gösterilen bu irade Ordu’nun sadece bugününü değil, geleceğini de kurtarmış.
ÇİKOLATA HAREKETİ
Ordu’nun turizm hedeflerini elbette Hilmi Bey’e de sordum. İşte yanıtları: “Turizm bizim için çok önemli. Doğal güzelliklerin cazibesini artırmak amacıyla 155 turizm destinasyonu belirledik. Bu kentin nüfusu 800 bin. Ama turizmle birlikte 2 milyona yaklaşıyor. Yeni projelerle bu sayıyı çok daha yukarılara taşıyacağımızı düşünüyorum.”
8 MİLYAR DOLARLIK SEKTÖR
“Gastronomi ile turizmi destekleyeceğiz. Mesela bu kentin çikolatanın başkenti olmasını istiyorum. Fındık bütün Türkiye’ye 2 milyar dolar kazandırıyor. Çikolata yaparsan 8 milyar dolar. Gana’ya gittim, yedi saat uçtum geldim. Orada kakaocularla görüştüm. Yani bu işi ciddi şekilde önemsiyoruz.”
KRİTİK BİRİMLER DONANIMLI EKİP
BAŞARI ekiple olur.
Hilmi Bey de gerçekten kendine sağlam bir ekip kurmuş.
Her ziyaretimizde kendi alanlarında uzmanlaşmış Ordulu gençler çıktı karşımıza.
O gençlerden biri başkan danışmanı Asım Suyabatmaz.
Belediyedeki her konuya hakim ama asıl işi kritik projeleri takip etmek.
Üniversite eğitiminden sonra dünyaca ünlü şirketlerde kariyerine devam ederken Hilmi Bey’in daveti üzerine hiç düşünmeden doğduğu kente hizmet etmeyi tercih etmiş.
Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi’nin başında ise yine Ordulu bir genç Cihat Albayrak var.
Ordu’da geçirdiğimiz her günü bizzat planladı, rehberlik yaptı.
Medya ile nasıl iletişim kurulacağını çok iyi biliyor.
Kritik birimlerde böyle yetenekli arkadaşların olması Ordu için ayrı bir kazanım olmuş...
BU İŞ TUTAR ARKADAŞ
Hilmi Bey anlatınca Ordu Büyükşehir Belediyesi tarım iştiraki ORTAR A.Ş tarafından kurulan ve Kybele markası ile üretimi yapılan çikolataları bizzat gittim tattım.
Tek şey söyleyebilirim: “Bu iş tutar arkadaş.”
Çok lezzetli, çok hafif çikolatalar.
Hele hele o çikolata Ordu fındığı ile birleşince ortaya muazzam bir tat çıkıyor.
Kesinlikle denemelisiniz...
SIRRIPAŞA'DA İÇİMİZ AÇILDI
Ordu merkezdeki Sırrıpaşa Caddesi beni mest etti.
Rengârenk, tertemiz bir cadde.
Düzenleme yapılmadan önce bu caddenin yüzüne kimse bakmıyormuş.
Şimdi ise burası tam bir yaşam alanı olmuş.
Böylece doğru mimarinin önemini bir kez daha anlamış olduk.
