Paylaş
Projenin kısaltması güzel ama ‘3-5 ay uygulanır sonra vazgeçilir’ diye de düşündüm.
*
Ta ki Antalya Valisi Ersin Yazıcı’nın projenin nasıl uygulandığını görmem için yaptığı davete kadar.
*
Elbette davete icabet ettim ve 75. Yıl Cumhuriyet Anadolu Lisesi’nde düzenlenen etkinliği başından sonuna kadar takip ettim.
*
İlk olarak Vali Bey ve İl Milli Eğitim Müdürü Emre Çalışkan’la birlikte öğrencilerin büyük bir emekle hazırladığı ‘Sıfır Atık Kütüphanesi’ni gezdik.
*
Bu işin mimarları öyle yaratıcı şeyler yapmışlar ki kütüphane aynı zamanda bir sanat merkezine dönüşmüş.
*
Hurdalar canlanmış, çocuklarımıza mesaj veren objeler haline gelmiş.
*
Kitap seçiminde de hayli başarılı olmuşlar. Sadece klasik eserler değil, günümüz yazarlarına da yer vermiş, sıkıcı okul kütüphanesi havasını el birliğiyle dağıtmışlar.
BEN VALİ GÖRMEDİM
Kütüphane gezisinden hemen sonra konferans salonuna indik. 15 dakikalık kitap okuma etkinliği sonrası söyleşi bölümü başladı.
*
İşte o anda Ersin Bey vali kimliğini kapının dışına itiverdi.
*
Son derece samimi cümlelerle kitap okumanın hayatına nasıl şekil verdiğini yaşanmış örneklerle anlattı.
*
Daha önemlisi salonda neredeyse tüm öğrencilere söz verdi. Hiçbir yetişkinin de öğrencilerin sözünü kesmesine izin vermedi, “Bu salonda sadece çocuklarımız konuşacak” dedi.
*
İlk 15 dakika öğrenciler tedirginliği üzerlerinden atamadı ama sonra sohbet koyulaştı.
*
Öğrenciler okudukları kitaplardan, hayallerinden hatta sorunlarından bahsetti.
*
Şimdi düşünüyorum da eğitim hayatım boyunca bırakın vali ile sohbet etmeyi uzaktan bile görmedim.
*
Ama bu proje sayesinde kenti yöneten bir isim okulunuza geliyor, sıralara oturuyor ve okuduğu kitaplar sayesinde hayallerine nasıl ulaştığını, hayatının nasıl şekillendiğini anlatıyor.
*
O salonda bulunan bir öğrenci bile kitapla dost olmayı başarırsa bana göre proje amacına ulaşmış sayılır.
*
O yüzden ben de önyargılarımı bir kenara bırakıp AHENK’i sonuna kadar destekliyorum.
*
Yeter ki çocuklarımız hep okusun…
EYVAH ELLER CEPTEYMİŞ!
Geçenlerde önüme bir yazı düştü. Yazıda bir öğrencinin elini montunun cebine sokarak, kapüşonunu çıkarmadan Vali Bey’le sohbet etmesi ciddi ciddi eleştirilmiş, “Bu ne cesaret, bu ne saygısızlık” demişler.
*
Merak ettim fotoğrafı buldum. Sağdan baktım, soldan baktım bir saygısızlık göremedim.
*
Gördüğüm tek şey gençleri önemseyen bir vali, eline mikrofon alıp konuşacak kadar özgüvenli bir öğrenciydi…
SORUN VAR SONUÇ YOK
Geçen hafta Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Karaalioğlu Parkı içindeki eski hizmet binasının önündeki otoparkı yazmış, bu alana keyfe göre araç alındığı yönündeki eleştirileri yetkili kurumlara iletmiştim.
*
Hatta bu otoparkın UKOME kararı ile iptal edildiğini vurgulamıştım.
*
O yazıdan hemen sonra Antalya Emniyet Müdürlüğü sorumluluğun kendilerinde olmadığını açıkladı.
*
Antalya Büyükşehir Belediyesi de uzun bir e-postayla yanıt verdi. Yanıtın özeti şu: “Belediyemiz özel güvenlik personelinin park içerisine hak sahibi olmayan araçları alması yetkisi ve görevi değildir.”
*
Sonuç: Ne ben sorduğum sorunun yanıtını aldım, ne de oradaki sorun çözüldü…
BARAKALARDAN HABER VAR MI?
Antalya Kumköy sahilindeki barakaların akıbetini çok merak ediyorum.
Barakaların olduğu alan ‘Nitelikli Doğal Koruma Alanı’ statüsüne sahip. Üstelik kaplumbağa yuvalama alanı.
*
Hürriyet bu konuyu gündeme taşıyınca Aksu Belediye Başkanı Halil Şahin, “Merak etmeyin gereken yapılacak, barakalar yıkılacak” demişti.
*
Hatta ilgili bakanlıklar da devreye girince jet hızıyla yıkım kararı alındı.
*
Fakat yıkım çeşitli gerekçelerle ertelendi. Yıkımın ne zaman yapılacağını ise inanın kimse bilmiyor.
Paylaş