Salim Uzun

TÜRKİYE Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Dr. Erkan Yağcı’yla bir araya geldik, uzun uzun sektörü konuştuk.

Erkan Bey’in anlattıklarının bir bölümünü haberleştirdim, bir bölümünü de yazım için sakladım.

Öncelikle şunu söylemek lazım; Erkan Bey’in tatil fiyatlarındaki yükselişin nedenleri ve Türkiye-Yunanistan kıyaslamaları konusundaki tespitleri hem sektör hem de tüketici özelinde hayli gündem oldu.

*

Peki, Erkan Bey sohbetimizde başka neler söyledi?

*

Gelin, biraz da notlarımdaki diğer başlıklara bakalım…

OTELLER YÜZDE YÜZ DOLMASIN

“Pandemi bize şunu öğretti, bazı dönemlerde otellerimizi tam kapasite doldurmanın anlamı yok. Doğru fiyatı bulalım ama kapasite varsın yüzde 80’de kalsın. Bu şekilde hem kazanırız hem de kaliteyi koruruz. Biz bunu pandemide uyguladık ve o dönemde bile para kazandık. Çok net söylüyorum; bu dönemde de kendi stratejimizi oluşturmak zorundayız.

“Yunanistan’da tatil Türkiye’den ucuz mu?” başlıklı yazıma birbirine karşıt o kadar çok yorum geldi ki benim de kafam karıştı.

Yunan adalarındaki tatili şiddetle savunan da var yerden yere vuran da.

*

E-postamdaki yorumları okurken fikirlerine çok önem verdiğim turizmci Recep Yavuz’un tespitleri gözüme çarptı.

*

İşi gereği Rodos, Kos, Girit gibi adaları karış karış gezen Recep Bey’in bakış açısı elbette önemli.

*

Bakın Recep Bey konuyu nasıl yorumluyor:

SİVİL toplum faaliyetlerini doğru şekilde yönettiğinizde kentlerin gelişimine, sorunların çözümüne nasıl katkı sunulduğuna defalarca şahit olduk.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), Antalya Ticaret Borsası (ATB) gibi özel kurumların geçmişten bugüne attığı adımlar, doğru yönetimin en iyi örnekleri arasında.

*

Keza Batı Akdeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu’nu da es geçmemek gerekiyor.

*

Abdullah Erdoğan dönemi ile başlayan yükseliş ivmesi Mustafa Cengiz döneminde de devam ediyor.

Mustafa Bey, kent sorunlarını bilen, çözüm üretilmesi için farklı cephelerde kafa yoran bir iş insanı.

*

TÜRKİYE’de 'gastronomi turizmi' dendiğinde dün anladığımızla bugün anladığımız arasında çok büyük fark var.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu değişimdeki rolü çok büyük.

*

Ve elbette ki gastronominin kentlere etkilerini fark eden yerel yönetimlerin.

*

Antalya’nın bu alanda gösterdiği değişim muazzam.

*

Elbette ki turizm sektörünün itici gücü ve vizyonu da bu alanın hızla ön plana çıkmasını sağladı, sağlıyor.

*

TURİZM sezonu iyi başladı, iyi gidiyor derken temmuz ayı hayli zor geçti.

*

Sektörün vites düşürüp hatta hafif hafif frene dokunmasının nedenleriyle ilgili herkes farklı bir senaryo yazdı.

*

Ben de temmuz ayındaki düşüşün nedenlerini sorgularken telefonum çaldı.

*

Arayan Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Başkanı Kaan Kavaloğlu’ydu.

*

Kent gündemiyle ilgili biraz sohbet ettikten sonra elbette konu

RUSYA ve Ukrayna’dan Antalya’ya göç edip emlakçı, kuaför, berber olanı duymuştum da korsan taksicilik yapanı inanın duymamıştım.

*

Hem de kiralık araçla!

Kim söylüyor bunu?

*

Antalya Emlakçılar ve Oto Galericiler Odası Başkanı İsmail Çağlar.

*

Durum o kadar vahim bir hal almış ki galericiler yabancılara araç kiralarken kılı kırk yarıyormuş.

ALİ Bahar gitti, geride emanetlerini bıraktı.

*

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu da bu emanetlere sahip çıkmak için örnek bir seçim yaptı.

*

Tek bir tartışma yaşanmadı, çatlak tek bir ses çıkmadı.

*

Boğaçhan Göksu’nun önerisiyle, ATSO Yönetim Kurulu Başkanlığı için aday gösterilen Yusuf Hacısüleyman, oy birliği ile emaneti devraldı.

*

Başkan yardımcılığı seçiminde de birlik, dirlik bozulmadı ve

AKDENİZ Üniversitesi Türkiye’nin en değerli kurumlarından biri.

*

O yüzdendir ki rektör belirleme süreçleri her zaman heyecanlı geçmiştir.

*

Yine öyle heyecanlı bir döneme girdik.

*

Çünkü Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan’ın görev süresi 14 Ağustos’ta doluyor.

*

Ben de süreci merak ettiğim için üniversite muhabirliğim döneminde edindiğim