Paylaş
Bu aralar yeni gelişme çok. Başınızı çevirdiğinizde bir de bakıyorsunuz, fiyatlar yüzde 5 yukarı. Veya aşağı. Neden?
Brezilya'dan veya Asya'dan bir söylenti...
Amerika'da faizlerle ilgili bir dedikodu... Bir haber.
Piyasalar bu halde.
Ama biz temel gelişmelere işaret etmeye devam edeceğiz. Konumuz Türk bankalarının sendikasyon kredilerindeki gelişmeler.
SENDİKASYONLAR
Özellikle geçtiğimiz bir yıl içinde büyüme hızının beklentilerin üzerine çıkmasının bir nedeni, bankaların yurtdışından sağlamış oldukları sendikasyon kredileri idi.
Önce bunların ne olduğuna bakalım.
Bir Türk bankası, uluslararası bankalardan birisine sendikasyon kredisi düzenlemesi için yetki veriyor.
Krediyi düzenleyen banka, yurtdışında birkaç bankayı bir araya getiriyor. Bu ortaklığa ‘‘sendika’’ adı veriliyor. Sendikayı oluşturanlar 20 milyon, 15 milyon veya 5 milyon gibi bir para koyuyor. 100-200 milyon dolar, kredi tutarı neyse, toplanıyor. Bir faiz tespit ediliyor. Türk bankası krediyi alıyor. Adı ‘‘sendikasyon kredisi’’ oluyor.
Bu krediler genellikle kısa vadeli ve oynak faizli. Örneğin, uluslararası piyasalardaki 3 aylık dolar faizinin yüzde 0.50 üzerinde bir faizde anlaşılıyor.
Türk bankası faize ek olarak iki çeşit ücret (fee) ödüyor. Birisi ‘‘katılım ücreti’’, diğeri ‘‘düzenleme ücreti’’.
Eğer Türk bankası sendikasyonu kendisi düzenlemeye karar verirse, o zaman sadece katılım ücreti ödeniyor. Kredinin maliyeti (ilk bakışta) daha düşükmüş gibi gözüküyor.
Sendikasyon kredilerinin kullanım yerleri genellikle ‘‘ihracat kredileri’’. Krediyi alan Türk bankası bu parayı ihracatçıya kredi olarak vereceğini taahhüt ediyor. İhracatçı nasılsa döviz kazandığından kredinin riski düşük.
1997 Temmuzu'ndan sonraki 12 aylık devrede Türk bankaları işte bu şekilde ciddi biçimde net kredi aldılar. Ekonominin çarkları biraz da bu nedenle daha hızlı döndü.
ŞİMDİKİ DURUM
Yatırımcılara vereceğimiz bilgiler bu sendikasyonlarla ilgili. Geçtiğimiz dönemin büyümesinde önemli rol oynayan sendikasyon kredilerinde yeni gelişmeler var. Bu gelişmeler kısaca
şöyle:
Türk bankaları son zamanlarda sendikasyon kredilerini genellikle kendileri düzenlemeye başladı.
Sendikasyon kredileriyle ‘‘yeni para girişi’’ durdu. Aksine, eski kredilerin yeniden çevrilme (roll edilme) günü geldiğinde yenilenen miktar eskisinin yüzde 25-50 altında gerçekleşiyor. Bu ‘‘iyi durumda olan bankalar’’ için geçerli. Diğer bankalar ise kredinin tamamını geri ödeme durumunda kalabiliyor.
Ayrıca, ödenen faizdeki risk primi eskiye kıyasla neredeyse ikiye katlanmış durumda. Yani kredilerin maliyeti daha yüksek.
Detaylara girmiyoruz.
SONUÇ
Türkiye'ye açılan sendikasyon kredilerinin en az dörtte bir oranında azalması ilk başta ihracatçı kredilerinin maliyetini, daha sonra da büyümeyi etkileyebilecek bir gelişmedir.
Elbette uluslararası piyasalardaki düzelme devam ederse, sendikasyon piyasası da bir miktar rahatlar. Ama Türk bankaları açısından bugünkü parametrelerin fazla iyileşmesi kolay değil.
Dolar-yen paritesi
YATIRIMCILARIN dikkatle izlemeleri gereken bir diğer gelişme, Dolar-Yen'de yaşananlar. Yen geçtiğimiz iki gün içinde (yine) değer yitirdi. Dün bu yazıyı yazdığımız saatlerde parite 123 civarında idi. Bu seviyeler devam eder veya Yen buralardan da aşağı giderse, Asya borsaları yeni bir gerileme dönemine girebilir. Asya'da devalüasyon beklentileri yükselebilir.
Paylaş