Paylaş
Piyasalarda dün iki gelişme vardı.
Bono piyasası ihaleye odaklanmıştı. Ama dikkatler öbür yanda da enflasyon verileri üzerindeydi.
Her iki olay da piyasalarda hareket yarattı.
SATIŞ
Dün yapılan ihalenin ilginç tarafı 5/5 tarihli bononun yeniden piyasaya sunuluyor olmasıydı.
Bu kâğıtlardan daha önce 81 trilyon nominal satış yapılmıştı. Dünkü nominal satış tutarı 662.2 trilyon oldu.
Ayrıca nominali 130 trilyona gelen bono da kamu kurumlarına verildi.
(Burada geçerken bir noktayı vurgulayalım. Piyasaya verilen rakamlar bonoda nominal olarak geçerken, kamu kurumlarına yapılan satış TL. olarak veriliyor. Bu nedenle de görece olarak daha küçükmüş gibi gözüküyor. Psikolojik bir etki. Oysa kamu kurumlarına dün yapılan satış ciddi boyutlarda ve herhangi bir şekilde gözlerden kaçmış değil.)
FAİZLER
Dün sabah piyasa yeni kâğıtların faizlerini yüzde 140-145 aralığında konuşmaya başlamıştı.
Ama ilginç bir gelişme yaşandı. Bazı bankalar yeni kâğıtların daha önce piyasaya çıkmış olan kısmında ani bir satışa geçtiler. Portföylerindeki bu bonoları yüzde 145.5 gibi bir faizden vermeye başladılar.
İhale faizi açıklandığında da ortalama bileşiklerin yüzde 145.66 olarak çıktığını gördük.
Ama bir başka nokta daha dikkatleri çekti.
Minimum bileşik faiz yüzde 111.12 olmuştu. Ortalamanın yüzde 145 olduğu bir ortamda hangi kurum gider de yüzde 111'den teklif verir?
Elbette bu açıklama elleri kolları bağlı bir kurumun böylesine garip bir faizden kâğıt alması ve ortalamanın da bu şekilde nispeten düşük gibi görünmesi. Bir başka psikolojik etki.
Bu nedenle gerçek ortalama faizin yüzde 146 gibi düşünülmesi gerekiyor.
ETKİLERİ
Dünkü ihalede bono faizlerinin yüzde 146 civarına çıkmış olması, ekonominin içinde bulunduğu süreç açısından önemli.
Önemli, çünkü ekonominin esas sorunu şu an için enflasyon olmaktan çıkıyor.
Ön plana çıkmaya başlayan sorunlar üretimdeki gerileme ve işsizlik.
Bunun arkasında da rekabet gücünü yitiren TL. kredi darlığı ve yükselen reel faizler var.
Reel faizlerdeki yükselme bu açıdan değerlendirilmeli.
SONUÇ
Yazıyı enflasyon verileri ile bitireceğiz.
Biz önümüzdeki aylarda enflasyonun beklentilerin altında çıkmasını bekliyoruz. Bu beklentinin nedeni, hükümetin anti-enflasyonist politikası değil. Üretimdeki daralma ve dünya piyasalarındaki deflasyonist ortam.
Dünkü enflasyon rakamları da bu beklenti doğrultusunda çıktı. TEFE yüzde 4.1 tüketici enflasyonu ise biraz yüksek 6.1 olarak gerçekleşti.
Paylaş