Paylaş
Kimininki can...
Reeskontlar bazı siyasetçiler için bir nalıncı keseri.
Neden mi?
Önce son kararı bir kere daha özetleyelim.
REESKONTLAR
Sade vatandaşın günlük yaşamını temelden etkileyecek gelişmeleri başlatan teknik kararlardan birisi reeskontlar konusunda alınan karar.
‘‘Reeskont’’ kısaca, kazanılmış ama cebe girmemiş faiz demek. Dönem sonunda bu gibi gelirlerden de artık vergi verilecek.
Cebe girmemiş olsa dahi...
Yani Bakanlık özel kesime dönüp diyor ki:
‘‘Sen bonoyu almışsın, dokuz ay tutmuşsun, vadesi gelmemiş, para cebine girmemiş ama bu yıl içinde yine de faiz kazanmış durumdasın...
...İlke olarak vergisini vermelisin...’’
Bu karardan dolayı geçiş döneminde ortaya çıkabilecek likidite sıkıntılarını, dış borçlanmadaki güçlükleri dün inceledik.
Şimdi gelelim işin nalıncı keseri kısmına.
ÖZEL KESİME
‘‘Faiz cebine girmemiş de olsa Hazineden kazanmış olduğun faizi bu yılki gelirinin içine koy. Gelir diye göster. Vergisini öde.’’
İlke, özel kesime yönelik olunca böyle çalışıyor. İlke, bu yönde çalışınca ne yapacak. Kamu gelirleri (bir kerelik) artmış olacak.
Şimdi bakın ilke (bazı) siyasetçilere yönelik olunca nasıl çalışıyor.
ANKARA'DAKİLERE
Özel kesim cebe girmemiş faizi gelir diye gösterecek. Peki ya kamu?
Ama aynı nedenden dolayı, bu yıl hazinenin cebinden çıkmamış bir faiz giderleri söz konusu değil mi?
‘‘Ödemekte zorunlu olduğun ama henüz nakit olarak ödemediğin faizi de bütçene ödemiş gibi koy!’’
İlke aynı şekilde uygulansa böyle olması gerek.
Ama... eğer böyle yapılırsa, gelecek yıl ödenecek faizin bir kısmı bu seneki harcamalara girecek... kamu giderleri artacak...
Bütçe açığı düzelmemiş gibi görünecek...
Tatsız.
Siyasetçiyi ‘‘kötü’’ gösterecek.
(Vadesi gelecek yıla sarkan bonoların siyasetçilerce rağbet görmesinin bir nedeni de zaten burada. İtfası gelecek yıl gelen bononun tüm faiz gideri gelecek yılın harcamalarına giriyor.)
SONUÇ
İşte böyle. Bazı ilkeler var ki sadece tek taraflı uygulanmalı.
Neden?
Çünkü siyasetçinin canı...
Can.
Özel kesiminki ise...
Paylaş