Ekonomi bürokrasisinin bir görevi

Salih NEFTÇİ
Haberin Devamı

Ekonomi bürokrasisinin iyi niyetinden ve profesyonel tutumundan kimsenin kuşkusu olmamalı.

Ama Türkiye'de sorunların üzerine gitmeden, boşuna vakit geçirmenin maliyeti gitgide artabilir. Ekonomi bürokrasisi ileride şimdikinden de daha zor durumda kalabilir.

Bir yıl önce yapılan ‘‘Badire kapıya gelmeden gerekli tedbirleri alın...’’ uyarıları bir eleştiri değildi. Ekonomi bürokrasisine yardımcı olmak için söylenmişti.

Bu uyarının amacı da aynı.

DÜNYADA REEL FAİZLER

Aşırı yüksek reel faizler istihdamın, yatırımın, hızlı büyümenin en büyük engelidir. Şimdi dünyada reel faizler ne düzeyde kısaca bir bakalım. Dün Reuters'dan çıkardığımız bazı rakamlardan hareket edeceğiz.

Asya'dan başlayalım.

Krizi başlatan ülke Tayland. Tayland'ın reel faizleri, hesaplama yönteminize göre yüzde 5, bilemediniz yüzde 7.

Güney Kore'yi alalım. 3 yıllık bonolar yüzde 7.1 gibi bir nominal faiz veriyor. Reel faizler, neresinden bakarsanız bakın, yüzde 6'nın altında.

Biraz daha değişik durumdaki bir ülkeye bakalım. Malezya. Geçenlerde sermaye hareketlerine sınırlama getirdi. Bizce yanlış, ama bu uygulama nominal faizlerin inmesine yardımcı oldu. Malezya'nın 8-9 aylık bonolarında nominal faizler dün yüzde 6 civarında idi. Neresinden bakarsanız bakın reel faizler yine yüzde 6'nın altında.

Şimdi parasının değerini korumaya çalışan bir ülkeye bakalım. Hong Kong. Özel sektör Hong Kong'da yüzde 9 gibi bir nominal faizden borçlanabiliyor. Bu durumda Hong Kong reel faizleri yüzde 11'e gelir.

DÜŞÜK MÜ?

Şimdi Türkiye'deki yüzde 44'lük reel faizlerle kıyaslandığında denecek ki:

‘‘Asya'da reel faizler ne kadar düşükmüş?’’

Yanlış.

Asyalılar reel faizlerin yüksek olmasından yakınıyor. Çünkü Avrupa, Amerika'yı alın. Reel faizler yüzde 3'ün altında. Yani Asya sanayisi en az iki misli daha yüksek bir faiz maliyetinin yükünü çekiyor. Bu nedenle sanayi ve inşaat sektörü bunalmış durumda. Örneğin Hong Kong'da reel faizler günün konusu. Gayrimenkul piyasası ve ticaret sektörü yüzde 11 gibi bir reel faizle iş yapılamayacağını sürekli dile getiriyor.

LATİN AMERİKA

Venezüella ve Brezilya, Latin ekonomileri içinde Türkiye'ye en çok benzeyenler arasındadır. Venezüella'yı bilmeyiz ama Brezilya çok da dinamik (ve sevimli) bir ülkedir.

Latin ekonomilerinde reel faizler geçmişte yaşananlardan dolayı normalin üzerinde seyreder. Ama Venezüella'da dün reel faizler en fazla yüzde 6 civarındaydı.

Brezilya ise tamamen farklı bir konumda. Reel faizler yüzde 29-31 aralığında. Ama Merkez Bankası işlerin böyle gitmeyeceğini kabulleniyor, faizleri kademe kademe aşağı çekmeye çalışıyor.

Son olarak Arjantin'e bakalım. Arjantin Hazinesi'nin son kâğıtları yüzde 9.2 gibi bir nominal faiz getirdi. Enflasyon ise bu aralar yüzde 1 ile -1 arasında oynayıp duruyor. Demek ki reel faizler yüzde 10 civarında. Bu nedenle de Arjantin'de işsizlik yüzde 12'nin üzerinde.

SONUÇ

Reel faizlerin yüksek seyretmesi kısa süre için fazla zararlı değildir.

Ama bir süre sonra çok tehlikeli hale gelir.

Sanayinizi ve inşaat sektörünüzü batırır.

Olayın şakaya gelir tarafı yoktur. Ekonominin tümü, hep birlikte ele alınmalı, gereken adımlar dikkatli bir şekilde, yapısal reformlarla birlikte bir an önce atılmalıdır.

Ekonomi bürokrasisinin bir görevi de bu aciliyeti kamuoyuna duyurmaktır.

Yoksa, bir zaman sonra daha büyük sorunlarla, daha büyük açmazlarla karşı karşıya kalırlar.



Yazarın Tüm Yazıları