Bilenler otun en bol çıktığı ayın nisan olduğunu söylerler. Bu hafta madımaktan, kuzukulağından, kaldirikten (hodan), karahindibadan söz ettik.
Bugünse damağımda geçmişten gelen tatlar var. Çocukluğumun Kelkit’inden, Gümüşhane’sinden. Babaannemin ablası Zarife Teyze, Gümüşhane’nin o “iki dağ arası dere” olarak tanımlayabileceğimiz coğrafyasına çok uygun olan o yokuş aşağı engebeli bahçesinden toplardı efelekleri. Efelek yapraklarına sarılmış dolmanın lezzeti hepimizi uslandırırdı. Erzurumluların yapraklarını kurutup kışa sakladıkları, Tokatlıların ise çay yapıp içtikleri efelek “Elveda Rumeli” dizisinde yokluk günlerinin tek aşı labada olarak karşımıza çıktı. Bereketli ot labada, bu özelliği ile pürpürümü getiriyor aklıma. Hani şu arsızca yayılıp coşan pürpürümü. Bizim oralarda pirpirimdir onun adı. Annemin pirpirim pirinçlisi söylenişindeki ahenge uygun şekilde lezzetli olurdu. Ah o hafif ekşi tadı, diri yaprakları ve onları coşturan pirinci ile pirpirim pirinçlisi... Hazır bu kadar gerilere gitmişken çocukların ve çobanların meyvesi olan ahlattan (yaban armudu) söz etmemek olmaz. Yine nisanın bereketli toprakları verir ahladı. Mayıs sonuna kadar da bizimledir. Pekmezi yapılır. Yunanca bir sözcüktür ahlat ve kırların meyvesi olarak nitelenebilir. Bugün de dağları, kırları sarmaşıkla sarıp sarmalayarak bitirelim yazımızı. Hani, “acı ot” denilen ve acılığına rağmen pek sevilen bir tür sarmaşık vardır. Benim özellikle kavurmasını sevdiğim baharlı tadı ile ruhumu saran acı otla bitiriyorum yazımı. Yarın başka bir otla ya da otlarla başlamak üzere...
URFA YEMEĞİ Külünçe
MALZEMELER: · 500 gr un (yaklaşık) · 1 su bardağı su ya da süt · ½ su bardağı zeytinyağı · ½ su bardağı erimiş sade yağ · 2 adet yumurta · 1 su bardağı tozşeker · 2 tatlı kaşığı kuru maya · 1 tatlı kaşığı toz tarçın · 1 tatlı kaşığı mahlep · 1 tatlı kaşığı toz karanfil
Üzeri için: · 1 adet yumurta · 1 yemek kaşığı su
YAPILIŞI Unu derin bir kaba eleyerek koyun. Üzerine kuru mayayı serpip karıştırın. Ortasını havuz gibi açıp zeytinyağı, erimiş yağ, süt veya su, yumurta, tozşeker ve baharatları ilave edin ve iyice yoğurun. Oldukça katı ve hafif elinize yapışan bir hamur elde edeceksiniz. Hamuru toparlayın ve oda sıcaklığında 30-40 dakika dinlendirin. Yumurta büyüklüğünde parçalar koparın ve parçaları 1 santim kalınlığında ve yemek tabağı büyüklüğünde açın. Varsa külünçe kalıbıyla üzerine bastırıp şekil verin. (istediğiniz şekilde çörek gibi de hazırlayabilirsiniz) Urfa’nın bu ünlü böreğini şeker koymadan tuzlu da hazırlayabilirsiniz. Özellikle askere gidecek delikanlılara, külünçe yapılıp götürülür. Hazırladığınız çöreklerin üzerine fırça yardımıyla suyla çırpılmış yumurta sürün ve yağlanmış fırın tepsisine yerleştirin. Külünçeleri 180 derece ve altüst konuma ayarladığınız fırında, üzerleri nar gibi kızarıncaya kadar pişirin. Çıkarıp ılık ya da soğuk olarak servise sunun.