Ulus’tan Kızılay’a

VEKAM arşivinden çıkan Ankara fotoğrafları, Cumhuriyet’in ilk yıllarından bu yana Ulus ve Kızılay’ın değişim sürecini gözler önüne serdi.

Haberin Devamı

Vehbi Koç Vakfı Vehbi Koç ve Ankara Araştırmaları Merkezi (VEKAM), geçtiğimiz gün ilk sayısı yayınlanan Ankara Araştırmaları Dergisi’nde Başkentin iki önemli meydanı Kızılay ve Ulus hakkında Başkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nuray Bayraktar’ın hazırladığı bir araştırma dosyasına yer verdi. VEKAM, Ankara’nın en önemli koleksiyonları arasında yer alan arşivindeki 6 bine yakın fotoğraftan meydanların geçirdiği tarihi sürecini anlatan fotoğrafları bu araştırma ile birlikte yayınladı.

CUMHURİYET YOLU

“Tarihe eş zamanlı tanıklık” başlığı altında Ulus ve Kızılay meydanlarının değişimi araştıran Doç. Dr. Nuray Bayraktar yazısında bu iki meydanın Ankara’da Cumhuriyet sonrası en önemli kentsel noktalar olduğunu aktarıyor. Bayraktar’a göre Ulus’tan başlayan, Atatürk Bulvarı adıyla Kızılay’a ve Çankaya‘ya doğru ilerleyen güzergah “Cumhuriyet Yolu” ve bu yol üzerinde yer alan yapılar Cumhuriyetin çeşitli alanlarda geçirdiği değişimleri yansıtıyor. Bayraktar, başkentte Cumhuriyetin modernleşme projesine uygun biçimde inşa edilen Ulus ve Kızılay meydanlarının değişimini dört farklı dönemde şöyle anlatıyor:

Haberin Devamı

ULUS MERKEZ KIZILAY GEZİ ALANI

“İlk dönem, Cumhuriyet ideolojisinin toplumda yaygınlaştırılmaya çalışıldığı
1923-1930 yılları arası. Bu dönemde kentin bürokratik ve politik merkezi Ulus’tur, Kızılay’sa henüz bir merkez özelliği göstermemektedir. 1923 sonrası 1930’lara kadar Ulus, Cumhuriyet coşkusunun birlikte yaşandığı resmi kullanımlı, en önemli kamusal mekandır. Birinci Meclis binası ile belirlenmiş Ulus Meydanı’nın tanımı yapılan İş Bankası binasıyla güçlenmiştir. Meydana Cumhuriyet’le eşdeğer bir anlam yükleyense Zafer Anıtı’dır. Ulus’un bu kimliğinin aksine yerleşim bölgesi olarak seçilen Yenişehir’de Kızılay o yıllarda henüz bir merkez özelliği göstermemektedir. Buna karşın Havuzbaşı, Ankaralılar için dönemin sivil kullanımlı kamusal mekanı olmuştur”

ULUS SİVİLLEŞİYOR

“İkinci dönem, Cumhuriyetin kurumsal ve mekansal inşa süreci olan 1930–1950 yılları arası. Bakanlık binalarının birbiri ardınca inşa edilmesiyle Kızılay bürokratik ve politik bir merkeze dönüşmeye başlar. Bu açıdan önemini koruyan Ulus, kültürel, finansal ve ticari merkez olarak da özelleşmiştir. Ulus, kültürel donatıları ile kültürel bir merkez, banka binalarının yapımı ile finansal bir merkez, yeni yapılan dükkanlar ile ticari bir merkez olarak ön plana çıkmıştır. Sümerbank binasının yapılmasıyla Ulus Meydanı sivil kullanımlı bir kentsel odak haline gelmiş, tören ve kutlama amaçlı resmi kullanımı zayıflamıştır.”

Haberin Devamı

KIZILAY POLİTİK VE FİNANSAL MERKEZ

Üçüncü dönem 1950–1980 yılları arası. Finansal merkez özellikleri sürmesine karşın bürokratik ve politik merkez özellikleri azalan, kültürel merkez özelliğini yitiren Ulus’un ticari merkez olarak önemi artmış, Kızılay, bürokratik ve politik merkez olarak finansal, kültürel ve ticari açıdan ön plana çıkmıştır. 1980 yılından günümüze kadar ki süreci kapsayan son dönemde ise tüketim politikaları kentte belirleyici oldu. Güneyde Kavaklıdere’nin merkez özelliği kazanmaya başladığı dönemde bürokratik ve politik merkez özellikleri sembolik düzeye inen Ulus, finansal özelliklerini yitireren ticari açıdan özelleşmiş, bürokratik ve politik merkez özellikleri zayıflayan Kızılay, kültürel önemini kaybetmesine karşın finansal ve ticari açıdan önemini korumaya devam ediyor.

Haberin Devamı


1930 KIZILAY VEKAM Arşivinden yayınlanan karede 1930 yılında Kızılay Parkı, Gu¨venpark ve Gu¨ven Anıtı böyle görünüyordu.

1928 BİRİNCİ MECLİS ÖNÜ 1928 yılında Birinci Meclis ve Taşhan Meydanı.

KIZILAY’DA HAVUZ VARDI 1930’lu yıllarda Kızılay Meydanını süsleyen içerisinde heykel bulunan havuz ve karede arkada görünen dönemin Kızılay Binası

1970’li yıllar Gökdelen ve Kızılay Meydanı

DERGİ 3 KADINA EMANET VEKAM Sorumlusu Mehtap Türkyılmaz, Bilgi Belge Uzmanı Alev Ayaokur ve Proje Koordinatörü Beril Kırıcı Ankara Araştırmaları Dergisi’nin editörlüğünü yapıyor.

Yazarın Tüm Yazıları