İzmir’e hakim enerji

Haberin Devamı

SEVGİLİ Aydın Akımsar’ı kırk yıldır tanırım. Henüz bu ülkede çok az tenis oynanıyorken Kültürpark Tenis Kulübü’nde birlikte epey raket sallamışlığımız vardır.
Daha sonra Aydın kendini tenise adadı. Yıllardır bıkmadan usanmadan tenisçi yetiştiriyor. Hobisini işe çeviren şanslılardan. Şimdi tenis üzerine bir de Blog yazıyor. 9 Ocak tarihli yazısında şöyle demiş:
“Duyguların aslında enerji olduğu çok iyi bilinen bir gerçektir. Neşe, sevinç, istek, kendine güven, kararlılık yüksek pozitif enerji; öfke, yüksek negatif enerji; isteksizlik, düşük pozitif enerji; korku ise düşük negatif enerjidir. Yüksek pozitif enerji örneğin kendine güven duygusuyla yapılan bir vuruş mükemmel sonuç verirken, korku yani düşük enerji zayıf vuruşlara, öfke abartılı hareketlere, düşük pozitif enerji durgunluğa sebep olmaktadır. Duygularını yönetmeyi öğrenen bir oyuncunun sahada ve hayatın her alanında büyük bir avantaja sahip olacağı kesindir.”
Genellemeler tehlikelidir, ama gelin isterseniz İzmir’e bir de bu açıdan bakalım:
İlk anda kentte düşük pozitif enerjiye dayalı isteksizlik havası dikkati çekebilir. İzmir yavaştır ya.
Bunun yanında pozitif yüksek enerji işareti olarak kendine güven, neşe, sevinç gözlemlemek mümkündür. Güneş burnunu göstersin yeter.
Negatif enerji işareti derseniz, azıcık öfke, azıcık korku vardır belki ama baskın değildir.  
Bu kentte hakim enerji pozitif enerjidir. İstekliliği biraz arttırırsa İzmir gayet güzel vuruşlar yapacaktır.

Haberin Devamı

İzmir’e hakim enerji

Zahmetli ve değerli toplantılar

KONAK Belediyesi kültürel etkinler konusunda önde gelen belediyelerden...
Katılmak istediğim halde katılamadığım toplantılar oluyor. Geçenlerde son dönemin önemli yazarlarından Hakan Günday geldi mesela. Ofisten çıkmam mümkün değildi.
Toplantı keşke internet üzerinden yayınlansa da izleyebilsem diye aklımdan geçirdim. Günümüzde internet üzerinden naklen yayın çok kolay, gayet de iyi sonuç veriyor.
Naklen yayın olmadı diyelim. O zaman bu etkinliklerin videosu youtube’a ya da belediyenin web sitesine konsa keşke. O zaman toplantı kalıcı hale gelir hem.
Böyle zahmetli ve değerli birliktelikleri toplantı salonunun uzağındaki meraklı binlere ulaştırmak önemli... Zamanın ruhu bu!

Haberin Devamı

Temiz futbolmuş!

GELİR ya da gelmez, o ayrı. Sneijder’in 10 günü bulan transfer hikâyesinde gözüme çarpanlar:
- Bir futbol takımı günümüzde sosyal medyada da nasıl defans yapacağını, ofansa nasıl çıkacağını bilmeli. Yoksa dedikodulara yenilir.
- Kamuoyunu doğru ve zamanında bilgilendirmek için televizyon çok önemli bir araç. Bu on günde GS TV şaşırtıcı derecede iyi reyting yakalayabilirdi. Hazırlıklı olsaydı. Kaçmış fırsattır. 
- “Futbol gazeteciliğinin” gidişi gidiş değil. “Haberi ilk ben vereceğim” telaşı anlaşılabilir bir şey... Ancak, sırf reyting için haber üretenler artık bunu alışkanlık haline getirmiş durumdalar. Kaşıyıcı, kutuplaştırıcı, tahrik edici bir tarzları var. Bir de kalkıp “temiz futboldan” bahsediyorlar!       

Haberin Devamı

Kasaya karşı kazanmak zordur

İDDAA oyunu iyi bir damar yakaladı. Bu ülkede futbolla ilgili fikri olan milyonlar var. Hadi buyurun gelin bu fikrinizi paraya çevirin diyor İddaa.
Bir zamanlar 0-1-2 rakamlarına sıkışıp kalmış olan Spor Toto bu sayede hızla büyüdü. Bu yıl özelleştirilmesinden milyar dolarlar bekleniyor.
İddaa kendi ekonomisini yarattı. Ayrıca kulüplere büyük maddi katkı sağladı. Dünyadaki büyüklüklerle kıyaslarsak daha gidecek epey yolu da var gibi görünüyor.
Gelelim işin insani tarafına. Bu ülkede artık ciddi bir İddaa mesaisi veriliyor. Bültenler, yorumlar, sohbet grupları... İddaa virüsü pek çok kişinin aklına girdi.
Tahmin yapısal olarak zor iştir... Sürprizler ve şansızlıklar hep oradadır! “Bu defa başka” diyerek sürer gider oyun. İnsan hep iyiyi umar. Arada kazanırsınız da. Kazananların hikayelerini duyarsınız.
Kaybedenlerinki anlatılmaz.
İşi eğlence boyutunda bıraktığınız sürece kontrol sizdedir, sorun yoktur. Oyun sizi kontrol etmeye başlarsa sadece para değil, başka şeyler de kaybedersiniz. Kasaya karşı hep kazanmak zordur.
Bu ülke geçmişte pek çok “zede” üretti... Yakında “İddaazedeler” çığlık atmaya başlamaz umarım...

Yazarın Tüm Yazıları