Dibi gördük

Seçmen “normalleşelim lütfen” mesajı verdi.

Çatışmacı üslubunu koruyan Sayın Cumhurbaşkanına Başkanlık yolunu kapattı.

Üzerine AKP’ye bu sefer tek başına olmaz dedi.

Bu arada HDP’ye de şans verdi. Hadi Türkiye partisi olabiliyorsan ol bakalım dedi.

Şimdi bu tabloya bakınca kısa vadeli bir belirsizlik dışında olumsuz bir şey görüyor musunuz?

Allah aşkına istikrar demeyin. 2011’den bu yana tek parti iktidarıyla yaşadığımız “istikrar”ı gördük!

Tepede yaşanan güç zehirlenmesi sonucu dünyadan kopuk bir gündemle yaşıyorduk. Hukuk her gün yeniden zedeleniyordu, komşularla ilişkiler gerginleşmişti. İyi denilen ekonomi zorlanmaya başlamıştı. İnsanlar sinirli, insanlar öfkeliydi.

O yüzden sandıktan çıkan sonuç benim için rahatlatıcı.

Bu tabloda olumsuzluk öngörenler ya çok kısa vadeli düşünüyorlar. Ya da ön yargılılar. Yoksa 6 Haziran’da ülke güllük gülistanlıktı da biz mi farkında değildik?

Üstelik seçmen “ana sorunu” net görmüş ve neşteri oraya vurmuş.

O yüzden Pazartesi sabahı telaşla 2.76’lardan dolar alanları hayretle izledim. Ki kamuoyu araştırmalarının öngörmediği bir sonuç da çıkmamıştı.

“Belirsizlik ekonomi üzerinde baskı yaratabilir” buyuran derecelendirme kuruluşu Fitch’e de şaşırdım.

Evet, kısa vadeli belirsizlik tamam anladık ama orta vadeli normalleşme makro dengeler için her halükarda iyi değil mi?

Hukukla ekonomik performans arasındaki bağın yeniden güçlenmesinden daha olumlu ne olabilir ki?

İnsana sorarlar tek parti iktidarı ekonomi için kayıtsız şartsız iyi midir? Yoksa koalisyonlardan daha kötü tek parti iktidarları olabilir mi? Hele hele enflasyon sonuç mudur, neden midir gibi olmadık tartışmalar falan başlamışsa!

Şimdi ülkenin koalisyon hafızasını tazelemesi gerekecek. Tek parti refleksi törpülenecek. Bu biraz zaman alacak. Eninde sonunda demokrasi ideal hızını yakalayacak.

6 Haziran her açıdan dip noktaydı.

Altına inilse bile bu iç dengelerden çok dış dengelerden dolayı olur.