Paylaş
Çok geçmeden öldü ve yerine Kardinal Angelo Giuseppe Roncalli “23. Johannes” adını alarak Vatikan’ın başına geçti. Rahmetli annemin rahmetli dayısı Raşit Şaman bana bir mektup yazarak Büyükada karakolunda görevliyken Vatikan’ın Türkiye temsilcisi Başpiskopos Roncalli ile tanıştığını ve elinden likör içtiğini gururla belirttikten sonra, “Türkleri çok sever ve vasat da olsa Türkçe konuşur hatta Türkçe dua ederdi” bilgisini verdi. O dönemde okuduğum Amerikan okuluyla Vatikan’a Papa “23. Johannes”in bizleri kabulüne gittik.
Hepimizi başını okşadığını ve aslında din farkı bulunmadığını yine hepimizin tanrının evlatları olduğumuzu söylediğini hatırlıyorum. Biraz zor hareket ediyor ve de kesik kesik konuşuyordu. Zaten birkaç ay sonra kanser hastalığından öldü. Ama “23. Johannes” 9 yıl Türkiye’de kalmasından ve çok sevilmesinden dolayı “Türk Papa” olarak tanımlandı. İtalyanlar ise onu hep “İyi Kalpli Papa” olarak andı. Mucizesi kanıtlandı ve “Aziz” payesi almaya hak kazandı.
“Demirperde’den gelen Papa” olarak bilinen Polonyalı Kardinal Karol Wojtyla bir tabuyu yıkmış “Papa dediğin İtalyan olur” ezberini bozmuştu. Hakkında çok şey söylendi ve yazıldı. KGB ajanı bile olduğundan şüphe edildi. Uzatmayalım.Aldığı “2.Jean Paul” adıyla ilk resmi gezisini ülkesi Polonya’ya, ikincisini ise Türkiye’ye yaptı. Yıl 1979’du “Milliyet” gazetesinin spor servisinde çalışıyordum. Yeni Papa henüz kimseye röportaj vermemişti. Polonya’da bile. Aklıma Vatikan Konsolosluğu’nda görevli rahmetli Monsenyör Georges Marovitch geldi.
Fikrimi açtım, “Papa asla bu başvuruyu kabul etmez. Ama İstanbul’daki son günün sabah erkenden Polonezköylü Polonyalıları kabul edecek. Aralarına girersen belki olabilir” dedi. Eşime bile söylemeden gece yarısı sevgili foto muhabiri Garbis Özatay ile Harbiye’ye gittik, Monsenyörü bulduk.
Bizi özür dileyerek bahçede yağmur altında bekletti. “Şimdi dua ediyor. Şapelden çıkınca sizi içeriye alacağım. Yanına gidersiniz gerisi sana kalmış” dedi. Garbis Özatay benden daha heyecanlıydı. Kapı camından şapelden çıkışını gördük. Monsenyör Marovitch hemen bizi içeriye aldı. Ben Papa’nın yanına gittim. Kendimi tanıttım ve spor dünyası için bir demeç rica ettim. Birden “Oooo” diye sesini yüksek çıkartarak, “Ben eskiden boks yaptım şimdi gardını al!” dedi ve benim omzuma hafifçe vurdu.
Garbis’te bu tarihi enstantaneyi ölümsüzleştirdi. Papa o demeci yazılı olarak Polonezköylüleri kabulünden sonra bana ulaştırdı. Gazeteye gittim kimseye Papa’nın bana gard aldığına inandıramadım. Ama resimler banyodan çıktıktan sonra birden dünyada üne kavuştum. “Papa’ya gard aldıran muhabir” oldum. O gece eve gittiğimde henüz yürümeyen oğlum Rehacan eşim kapıyı açınca bana doğru koşarak geldi bacaklarıma sarıldı. İki mucize yaratan ve “Aziz” mertebesine çıkacak “2. Jean Paul” galiba mucizelerinin ilk provasını İstanbul’da gerçekleşmişti.
Tanıdığım iki Papa 27 Nisan’da yine iki Papa, Emerit Papa 16. Benedikt ve yeni Papa Francesco tarafından “Aziz” ilan edilirken Sen Piyer Meydanında aslında 4 Papa birden yaklaşık bir milyon inançlının önünde olacak.
Paylaş