Yol haritası

İlk def’a Sedat Aloğlu bir TUSİAD oturumunda tavsiye etmişti bunu... “Kendinize siyaset yasağı getirmeyin” demişti... Sırf demokrasi adına.

Aklın yolu bir.

***

Döndük dolaştık, oraya geldik. Hatta, daha da kritik bir noktadayız. 3 Dönem Kuralı yüzünden tekrar milletvekili olamayacak olanlar, başka partilerde ikbal arayışına geçerlerse, yakışıksız bir tablo doğmaz mı?

Hadi onu geçelim.

Fakat, seçilme hakkını engellemek kanunla bile mümkün değilken, tüzükle mümkün olur mu?

***

Zaten şartlar Zamanın ruhu’yla hep paralel değil midir?

Mesela... Abdullah Gül’ün tekrar Cumhurbaşkanı adayı olması sürpriz midir?

Altı ay evvel nerdeydik, bakın şimdi nerdeyiz.?Altı ay sonra kimbilir nerde olacağız.

Demek istiyorum ki:

3 Dönem Kuralı, tüzüğe yazıldığı gün, belki şirin gözüküyordu ama şimdi şartlar değişmiştir.

Konuya devam edeceğiz.

Şarık Tara

“Sınırların ötesinde” olağanüstü başarıları ve ilişkileri, yurtsever bir işadamı’nın, Türkiye’ye en büyük hizmetidir.

Çiğdem Tüzün ve Sühan Muratlı’nın birlikte hazırladıkları bu kitap, herkesin gururunu okşayacak.

Bakın, eski Makedonya Cumhurbaşkanı B. Sirvenkovski, Şarık Tara için ne demiş:

“Herkes Şarık Tara’yı kendi tarafında gördü. Herkes onu kendinden sayıyordu. Milo Cukanovic ve Filip Vuyanoviç’le, hatta Hırvatistan’dan Stjepan Mesiç’le konuştuğum zaman “Bizim Şarık” diyorlardı. Çok sık iktidar değişikliği olduğu için aynı şey Bosna Hersek’te sayısız politikacıyla da başıma geldi:?Hepsi “Bizim Şarık” derdi.

Şarık Tara’yı Türkler de paylaşamaz. Herkesin Şarık abisidir. Ama ne yazık ki Ankara Hükümetleri onun kıymetini bilmez.